Hiç unutmuyoruz… Yıldırım Belediye Başkanı olduğu dönemde Zeki Eke bir sohbetimizde şunu söylemişti:
“Bursa’ya hep Uludağ’dan bakıyoruz. Oysa Katırlı Dağları’ndan bakıp ovayı ona göre planlamalıyız.”
1993 yılında söylenen bu sözlerin anlamı şimdilerde daha iyi anlaşılıyor. Çünkü, bir yandan kent baskısını fazlasıyla hisseden Bursa Ovası, bir yandan da yaygınlaşan sanayi baskısı altında tarımsal topraklarını hızla kaybetti.
Nitekim…
Kısa adı BUMİAD olan Bursa Mühendis ve Mimar İşinsanları Derneği bünyesinde; Y. Mimar Eser Ceyhan başkanlığındaki Y. Mimar Filiz Güzel Şen, Mimar Aziz Akıncıtürk, Y. Mimar Çağıl Cesur Türkmen, Mimar Derya Kangal, Çevre Müh. Doç. Dr. Efsun Dindar, Çevre Müh. Ender Karaelli, Ziraat Müh. Hüseyin Gürkan, Y. Mimar Seyfi Ertan’dan oluşan komisyonun hazırlayıp Büyükşehir Belediyesi’ne teslim ettiği raporda ovanın kaybedilen toprakları için çok kritik tespitler var.
1/100.000 ölçekli Çevre Düzeni Planı için öneri olarak hazırlanan raporda önce şu bilgi anımsatılıyor:
“Bursa Ovası 1930’larda Uludağ’la Katırlı Dağları arasında 39 milyon 200 bin hektar araziydi ve önemli bir kısmındaki bataklıkları kurutmak için Ana Kanal, Alman Kanalı ve Cenup Kanalı olarak 3 kanal açılıp ova verimli hale getirildi.”
Durum tespiti şu: