İstanbul’un Fatih ilçesinde, geçen yıl ramazan ayında sigara içtiği gerekçesiyle Gökay Çetin’e yumruk attığı ve şuurunun kaybolmasına neden olduğu iddiasıyla yargılanan Ufuk T. “kasten yaralama” suçundan 2 yıl 2 ay 20 gün hapis cezasına çarptırıldı.
İstanbul 47. Asliye Ceza Mahkemesindeki üçüncü duruşmaya tutuksuz sanık Ufuk T. katıldı. Müdahil Gökay Çetin’i ise avukatı temsil etti.
Duruşmada, dava konusu olayla ilgili güvenlik kamerası görüntüleri izlendi. Ses olmayan görüntülere göre, “bir araca yaslanarak bekleyen ve sigara içen Gökay Çetin’e, motosikletiyle aynı yere gelen, yanında eşi olan sanık Ufuk T.’nin, motosikletini park edip bir süre konuştuktan sonra yumrukla saldırdığı, Çetin’in yumruğun etkisiyle bayılıp yere düştüğü, sanık Ufuk T.’in saldırdığı kişiye daha sonra ilk yardım müdahalesinde bulunduğunun görüldüğü” belirtilerek, görüntü çözümü tutanağa geçirildi.
Beyanı sorulan müdahil avukatı Efkan Bolaç, görüntülerin açık olduğunu anlatarak, “Sanık savunmasında müvekkilinin yüzüne sigara üflediğinden bahsetmiştir oysa görüntülerde böyle bir durum yok” dedi.
“ÖLDÜRME KASTIM OLSA YARDIM ETMEZDİM”
Söz alan sanık Ufuk T. ise, “Görüntülerde yer alan kişi benim, arkamda oturan kişi de eşimdir. Görüntülerde sigara dumanının yüzüme geldiği açık şekilde görülüyor. Bana yakın olan müdahilin sigara dumanı ve kokusunu çok net hissettim. Tütün içtiği için kokusu daha rahatsız ediciydi. Bu nedenle kendisini uyardım. Küfürle karşılık verince bir anlık sinirle bir sefer vurdum” şeklinde savunma yaptı.
Müdahil avukatı Bolaç, “sanığın poliste oruçlu olduğunu ve bu nedenle rahatsız olduğunu’ beyan ettiğini ve kasten öldürme amacıyla müvekkiline vurduğunu” beyan ettti.
Tekrar söz alan sanık Ufuk T. ise, “Ben müdahile sırf ramazan günü sigara içtiği için vurmadım. Bu nedenle üzerime atılı ‘inanç, düşünce ve kanaat hürriyetinin kullanılmasını engelleme’ suçunu kabul etmiyorum. Böyle bir suç işlemiş olsaydım, o gün kim sigara içmişse hepsine vurmam lazımdı. Öldürme kastım yoktur. Öyle olsa, ilk yardım eden kişi olmazdım. Kasten yaralama suçunu kabul ediyorum ancak bunu da müdahilin bana hakaret etmesi nedeniyle, haksız tahrik altında yaptım.
“DAVANIN KONUSU İNANÇ ÖZGÜRLÜĞÜ”
Sanığın avukatı Ümit Öcal da müvekkilinin “kasten yaralama” suçunu ağır tahrik altında işlediğini belirterek, beraatine veya hakkında verilecek hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmesini talep etti. Öcal, “Müvekkilim bir anlık infiale gelip vurmuştur. İddianamede yer alan ‘inanç özgürlüğünü engelleme’ dava konusu değildir” dedi.
Hakim Bekir Nabi Çelen ise, “Davanın basbayağı konusu bu. Medya özellikle bunu takip ediyor” diye konuştu.
Davaya ilişkin kararını açıklayan mahkeme, sanık Ufuk T.’nin, “mağdurun yaşamını tehlikeye sokacak şekilde kasten yaralama” suçundan 4 yıl hapisle cezalandırılmasına hükmederken, müdahilin haksız tahrik oluşturan sözlerinin meydana getirdiği hiddetin etkisini dikkate alarak bu cezayı 1/3 indirimle 2 yıl 8 ay hapse çevirdi.
Sanık Ufuk T.’in sabıkasızlığı, samimi beyanları, yardımcı olması, pişmanlığını yansıtan savunması ve fiilden sonraki davranışlarını da göz önüne alan mahkeme, 1/6 indirimle sanığın 2 yıl 2 ay 20 gün hapisle cezalandırılmasını kararlaştırdı.
“İNANÇ HÜRRİYETİNİ ENGELLEME” SUÇUNDAN BERAAT
Mahkeme sanığın, üzerine atılı, “inanç, düşünce ve kanaat hürriyetinin kullanılmasını engelleme” suçundan ise, unsurları oluşmadığı gerekçesiyle beraat hükmü kurdu.
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan iddianamede, Fatih’te geçen yıl ramazan ayında sokakta sigara içen müşteki Gökay Çetin’e yumruk atıp şuurunun kaybolmasına neden olan sanık Ufuk T’nin “hayati tehlike geçirtecek şekilde kasten yaralama” ve ”İnanç, düşünce ve kanaat hürriyetinin kullanılmasını engelleme” suçlarından cezalandırılması talep ediliyordu.