Başbakan Yardımcısı Mehmet Şimşek, OHAL kararı sonrası ekonomik özgürlükler konusunda maksimum hassasiyeti göstereceklerini kaydetti.
Şimşek, NTV’de gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Fetullahçı Terör Örgütü’nün (FETÖ) darbe girişiminin tek hedefinin demokrasi ve milli irade olduğunu vurgulayan Şimşek, milli iradenin ve demokrasinin sekteye uğratılması girişimine milletin topyekun karşı durduğununu söyledi.
Türkiye’nin temellerinin sağlam olduğunu belirten Şimşek, yatırımcılarla gerekli diyaloglar kurulduğu için darbe girişiminin piyasalara yansımasının nispeten sınırlı kaldığını ancak bazı artçı şoklar yaşandığını ifade etti.
Olağanüstü hal (OHAL) kararını da değerlendiren Şimşek, ”OHAL ilanının bir tek hedefi, amacı var, o da paralel ihanet şebekesinin devletin bütün kurumlarından köklü biçimde temizlenmesi. Yani Türkiye’nin, demokrasinin karşı karşıya olduğu uzun vadeli risklerinin minimize edilmesidir. Hedef çok açık ve net, normal vatandaşlarımız müsterih olsunlar. Normal vatandaşlarımız açısından en ufak bir kaygıya gerek yok. Ekonominin normal işleyişi, iş alemi, ticaret, yatırımlar, tüketim, finansal piyasaların işlemesi açısından en ufak farklı bir düşünce, planlama yok” dedi. OHAL’den normal vatandaşların etkilenmemesi için gereken her türlü şeyin yapılacağına işaret eden Şimşek, ”Dün vatandaşlarımız, iş alemimiz işini nasıl yapıyorsa bugün devam edecek. Sayın Cumhurbaşkanımız açıkladı. Ekonomik özgürlükler, piyasaların işleyişi, genel yatırımların devamı anlamında maksimum hassasiyeti göstereceğiz” diye konuştu.
DIŞ BORCU RAHATÇA ÇEVİRDİ
Türkiye’nin yakın tarihte çok büyük zorluklar ve büyük sıkıntılara rağmen dış borcunu rahat şekilde çevirmiş bir ülke olduğuna dikkat çeken Şimşek, ”Küresel finans krizi yaşandı. Avrupa’da borç krizi yaşandı. Yanı başımızda Arap Baharı sonrası büyük bir kargaşa yaşandı. Terör tehdidiyle yaşayan bir ülkeyiz. Bütün bu sıkıntılara rağmen, Türkiye dış borcunu çok rahat şekilde çevirmiştir” dedi.
Önümüzdeki 12 aylık dönemde yaklaşık 170 milyar dolarlık vadesi dolabilecek borcun söz konusu olduğunu belirten Şimşek, bunun önemli bir kısmının da ticaretin finansmanına ilişkin olduğunun altını çizdi.
TÜRKİYE’NİN TEMELLERİ SAĞLAM
Türkiye’de hane halkının çok ciddi düzeyde döviz fazlası olduğunu hatırlatan Şimşek, şunları kaydetti:
”Sonuçta, çok açık ve net olarak Türkiye’nin dış borç çevirmesinde sorun yaşanmayacağına inanıyorum. Çünkü Türkiye’nin temelleri sağlam. Çünkü biz yanlış bir şey yapmayacağız. Politika çerçevesini değiştirmeyeceğiz. Tam aksine… Sayın Cumhurbaşkanımızın açıklamasının satır aralarına bakın, ‘Tasarrufları artırıcı reformları önceliklendireceğiz’ dedi. Bu, bundan sonraki dönemde yapacağımız reformlarla yurt dışı tasarruflarına bağımlılığı azaltacağız demek. Bunu da idari kararlarla değil, zaten gündemimizde olan reformlarla yapacağız. Bu millet, darbeye nasıl güçlü bir şekilde karşı durduysa, dışarıdan ahkam kesenlere karşı, doğru düzgün analiz yapmadan, bizimle istişare edilmeden karar verenlere karşı da bir ve beraber olacak.”
PİYASALAR DİRENÇ GÖSTERİYOR
Uluslararası kredi ve derecelendirme kuruluşu Standard&Poors’un (S&P) Türkiye’nin kredi notunu düşürmesine ilişkin de konuşan Başbakan Yardımcısı Şimşek, söz konusu kararın aceleci olduğunu vurguladı. Mehmet Şİmşek, S&P tarafından yapılan Türkiye’ye ilişkin değerlendirmelerin yanlış olduğunu ifade ederek, söz konusu karar alınmadan önce kendileriyle diyalog kurulmadığını ve istişare yapılmadığını söyledi. Şimşek, diğer bir derecelendirme kuruluşu Moody’s’in ise kredi komitesini toplamadan önce kendilerine haber verdiğini ve istişare ettiklerini belirterek, S&P’nin bu konudaki tutumunu eleştirdi. S&P’nin söz konusu kararının diğer kuruluşlar üzerinde baskı oluşturabileceğine değinen Şimşek, içinde bulunulan duruma oranla Türkiye ekonomisinin ve piyasaların inanılmaz bir direnç gösterdiğinin altını çizdi.
SPEKÜLASYONLARA İNANILMASIN
Mehmet Şimşek, G20 Bakanlar ve Merkez Bankası Başkanları Toplantısı’na katılmak için Çin’e hareket edeceğini söyledi. Toplantının ardından da Avrupa, Asya ve Amerika’ya gidip görüşmeler yapacaklarını ifade eden Şimşek, ”Darbe girişimi büyük bir olay, önemli bir risk. Ben analizleri ve tedirginliği saygıyla karşılıyorum, anlıyorum ama oturup doğru kararlar verilmesini sağlamak üzere bir diyalog kuracağız. Piyasa kurallarının dışına çıkmayacağız. Piyasa bütün kurumlarıyla en iyi güçlü işleyecek. Spekülasyonlara inanılmasın. Bir kaygı varsa bizi arasınlar. Biz her zaman diyaloğa açığız, görüşüz. Piyasa eskiden olduğu gibi dünyanın en iyi uygulamalarını baz alarak işlemeye devam edecek” diye konuştu.
BİRAZ ÖNÜMÜZÜ AÇSINLAR
Değerlendirmelerin ardından gereken adımların atılacağına dikkat çeken Şimşek, yatırım iklimini iyileştireceklerini ve reformları hızlandıracaklarını belirtti.
Şimşek, ”Zor bir dönemden geçiyoruz. Nasıl ki darbeye karşı dik durulduysa ekonomideki darbeye karşıda işbirliği, dayanışma sergilenmeli. Bu samimi bir çağrı çünkü bu reformlar var, hazır. Bunları kanun hükmünde kararname ile değil birlikte yapmak istiyoruz. Mecliste bu hususlarda biraz önümüzü açsınlar, yardımcı olsunlar. İnanıyorum ki vatandaşımız, milletimiz bu dönemde muhalefetin bu tavrını çok takdir edecektir. Varsa katkılarını dikkate almaya hazırız. Birlikte bu konuları çalışmaya hazırız” dedi.