Olay Gazetesi Bursa

Özgür Özel CHP’nin yeni yol haritasını açıkladı

Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı Özgür Özel, CHP’nin cumhurbaşkanı adayını belirlemek için yol haritasını açıkladı. Partinin adayını, parti üyelerinin belirleyeceğini söyleyen Özel, “Ekrem başkan ve Mansur başkanla konuştuk, değerlendirdik. Artık bir yeni başlangıca, yeni bir sürecin tarifine hep birlikte hazır olma konusunda mutabakatımız tamdır.” diye konuştu. Bu sürece dahil olmak isteyenlere partiye üye olmaları konusunda çağrı yapan Özel, “Önümüzdeki süreç içinde şubat, mart ve nisan aylarında tüm hazırlıklarımızı tamamlayacağız.” ifadelerini kullandı.

Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı Özgür Özel, CHP’nin cumhurbaşkanı adayını belirlemek için yol haritasını açıkladı.

Bugün yeni bir sürecin başlangıcı olduğunu anlatan Özel, “İstanbul’da bir dizi toplantı yaptık. O toplantıda Ekrem başkanla, Mansur başkanla konuştuk değerlendirdik. Artık bir yeni başlangıca, yeni bir sürecin tarifine hep birlikte hazır olma konusunda mutabakatımız tamdır.” dedi.

CHP lideri, CHP’nin cumhurbaşkanı adayını, parti üyelerinin belirleyeceğini belirterek, bu sürece katılmak isteyenlere partiye üye olma çağrısında bulundu.

KARTALKAYA’DAKİ YANGIN FELAKETİ

Bolu’daki Grand Kartal Otel’de yaşanan yangın felaketinde kimin ne sorumluluğu varsa hesabını vermesi gerektiğini söyledi.

Bolu Belediyesi’nin felaketin yaşandığı otele dokuz kriterden, sekizini karşılamadığı gerekçesiyle yangın uygunluk raporu vermediğini söyleyen Özel, bilirkişi raporu üzerinden devam eden tartışmalara değinerek, “Suçlu olmayanlara suç atmaya çalışıyorlar.” dedi.

AYŞE BARIM’IN TUTUKLANMASI

Özel konuşmasında menajer Ayşe Barım’ın tutuklanması üzerinden Gezi Parkı eylemlerine ilişkin yürütülen soruşturmalara da değindi. CHP lideri, “Gezicilerin o günkü tavrı değil, bugünkü tavrı sorgulanıyor. Size teslim olan sizden beter olsun.” dedi.

Zafer Partisi Genel Başkanı Ümit Özdağ’ın tutuklamasıyla ilgili olarak, “Ümit Özdağ’a yapılanı kendime yapılmış sayıyorum.” diyen Özel, “Kılıçlarını çekip bu vatana bağlılık yemini içen teğmenlere de, Gezi yüzünden bin gündür içeride yatanlara da, sırf partisi ‘seni başkan yaptırmayacağız’ dedi diye içeri tıktığın genel başkana da, İstanbul Barosu’na da, sanatçılara da CHP olarak sahip çıkacağız.” ifadelerini kullandı.

Özel’in açıklamalarından satır başları şöyle:

“Yaşanan bütün sıkıntılara, yaşatılan baskılara, yargı tacizlerine karşı dimdik bir duruşu göstermek üzere geçen hafta bu saatlerde ‘haydi başlıyoruz’ diyerek, grup toplantımızı bütün baskıların yaşandığı İstanbul’a taşıyarak bir yeni başlangıca hep birlikte motiveydik. Ancak o sabah hepimiz yüreğimizi dağlayan ilk önce 3 kayıp diye başlayan bir süreçte biz ne partiye katılım düşünebilirdik, ne grup toplantısı yapmayı ne yeni bir başlangıcı anlatmayı.

Toplantımızı iptal ettik. Grubumuzu uzmanlıklarına göre hızlı bir şekilde Bolu’ya yönlendirdik. Resmen açıklanmasa da ailelere sahip çıkmak üzere Ankara, İstanbul, Bursa’da olması gerekenleri ilgili yerlere yönlendirdik.

“SORUMLULAR KİM OLURSA OLSUN CEZALANDIRILSIN”

Bir partinin kongresinin, bir memleketin yasının önüne geçebildiğini kimimiz kızarak söylenerek, kimimiz ağlayarak ama hepimizin içini yaralayarak öğrendik. Bundan saatler sonra vardığım Kartalkaya’da güneş batarken, bir başka otelin içinde göz gözü görmezken, bakanlara ‘geçmiş olsun’ dedik, bilgi aldık.

Millet canıyla uğraşırken, yasın acının en büyüğü ve kokuların en kötüsü genizleri yakarken, suçluluk telaşıyla bir bakanın çıkıp daha analar babalar ortada koşuşurken, yalanla hedef göstermesini doğru bulmadığımı söyledim. Bir telaş vardı. CHP olarak biz sorumlular kim olursa olsun, görevi ne olursa olsun, kimin nesi olursa olsun, şeffaf bir soruşturma yürütülerek cezalandırılmasına tarafız.

Bize kapalı zarf içinde mahcup ifadelerle savunmalar yollayan genel müdürlere şunları söylemek istiyorum; dünyanın hiçbir yerinde kamu yayıncılığı bir siyasi partinin aparatına dönüştürülemez. Bu ayıbın altında kalırsınız.

“GERÇEK, BOLU BELEDİYESİ’NİN UYGUNLUK VERMEMESİ”

Gerçek, Bolu Belediyesi’nin bir ay önce dokuz kriterden sekizini tutturmayan otele uygunluk belgesi vermemesidir. Gerçek 2007 yılında AK Partili belediyenin verdiği uygunluk belgesiyle 2019’a kadar kanunda yazmadığı için AK Parti belediyesinin 12 yıl o oteli denetlememiş olmasıdır.

Gerçek, söz konusu alanın milli park olması, milli park alanına belediye tarafından yangın söndürmeye gitmenin izne tabi olması, oraya girişin bile yasak olması, söz konusu bölgenin turizm bölgesi olması, iş yeri açma ve çalışma ruhsatını Bolu Valiliği’ne bağlı İl Özel İdaresi’nin, turizm işletme belgesini Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın vermesidir.

BİLİRKİŞİ RAPORU TARTIŞMASI

‘2009 tarihinden sonra ruhsat ve yapı kullanma izin belgesi vermeye yetkili kurum olan Bolu İl Özel İdaresi, söz konusu otel işletmesine turizm işletmesi belgesi işletmesi düzenleyen kurum Kültür ve Turizm Bakanlığı.’

Bolu’da mahkemeye ışık tutsun diyecek heyet bunu yazdı verdi, alamayız dediler. ‘Bakanlığı sil’, ‘Bolu Belediyesi’ni ekle’ dediler. ‘Görevden el çektiririz’ dediler. O aşamada bunu paylaştık. Ardından iki bakanı hızla aradım.

Ardından cumhurbaşkanı yardımcısına ulaştım. Bildiğim her şeyi anlattım. Ucu nereye giderse gidecekti, bakana gitti diye durduruyorlar. Suçlu olmayanlara suç atmaya çalışıyorlar. Kendisi dinledi, gerekeni yapacağını söyledi. O bilgiyi cumhurbaşkanı yardımcısının insafına emanet ettim. O sırada gördük ki telefonlara çıkmayan bakan, rapora ‘korsan rapor’ demeye kalktı.

GEZİ PARKI SORUŞTURMASI

12 yıl sonra Gezi’ye gidenlerden hesap soruyorlar. ‘Demek ki hiç bu işlere girmemek lazım. Susmak sinmek lazım. Sokaklara dökülünce 12 yıl sonra kapıya gelebiliyorlar’ hissini yaratmak için yapılan organize meselenin hepimiz farkındayız. Gezicilerin o günkü tavrı değil, bugünkü tavrı sorgulanıyor. Size teslim olan sizden beter olsun.

DEVLET BAHÇELİ’YE YANIT

Bahçeli dün Ekrem başkanıma dört sayfa yazmış. Bugün sayfalarca hakaret, istifa. Ben Bahçeli’nin söylediği her şeyi yırtıp atarım. Ama bugün iki şey söylemiş onu cevapsız bırakmam.

15 Temmuz’dan ders almayanlara sesleniyormuş Bahçeli… ‘15 Temmuz akşamı, ders almayanlara yüreğiniz yetiyorsa yine çıkın sokağa’ diyor. Biz ‘darbecilerin karşısındayız’ dedikten saatler sonra, Bülent Tezcan ‘tankların üstüne çıkmanın zamanıdır, darbeye karşı direnin’ dedikten saatler sonra, Bahçeli bakın hangi açıklamayı yaptı.

İnanmayanlara söylüyorum; MHP’nin internet sitesinde bu bildiri var. Bahçeli ne diyor? ‘Halkın sokağa daveti, Türk askeri ile muhtemel bir çatışma içine girmesi vahim bir tehlike olarak önümüzde durmaktadır.’

Sen mi sokakta hesap sormuşsun? Daha tweeti silmemişler. Kimin kahraman, kimin koltuk değneği olduğunu görsünler.

ÜMİT ÖZDAĞ’IN TUTUKLANMASI

Ümit Özdağ’a yapılanı kendime yapılmış sayıyorum. Kılıçlarını çekip bu vatana bağlılık yemini içen teğmenlere de, Gezi yüzünden bin gündür içeride yatanlara da, sırf partisi ‘seni başkan yaptırmayacağız’ dedi diye içeri tıktığın genel başkana da, İstanbul Barosu’na da, sanatçılara da CHP olarak sahip çıkacağız.

İBB BAŞKANI İMAMOĞLU’NUN İFADEYE ÇAĞRILMASI

Ekrem başkan bu cuma günü ifadeye çağrıldı. İfadeye çağrılan demokrasi ve adalet isteyen, eşitlik isteyen herkestir. Ekrem İmamoğlu, CHP’lilerin hepsidir. İfadeye çağrılan İstanbul’u ‘bunlara karşı muhafaza edeceğim’ diye yola çıkan İmamoğlu’dur. İfadeye çağrılan İstanbul İttifakı’dır.

Bütün hukuksuzlukların bir tek sebebi var. Artık 22 yıldır girdim ve yendim ezberi bozulmuştur. Artık gözlere uyku girmemekte, anketteki memnuniyet ve oradan yükselen umut dalgası birilerini korkutmaktadır. Kimden neden korktuğunu, onu kimin yenebileceğini o da biz de bilmekteyiz.

CUMHURBAŞKANI ADAYI AÇIKLAMASI

İstanbul’da bir dizi toplantı yaptık. O toplantıda Ekrem başkanla, Mansur başkanla konuştuk değerlendirdik. Artık bir yeni başlangıca, yeni bir sürecin tarifine hep birlikte hazır olma konusunda mutabakatımız tamdır. Duyduğum en büyük memnuniyetlerden birisi, iki demokrasi kahramanının da ‘partim görev verirse’ diye başlayarak kurduğu onurlu cümlelere teşekkür ediyorum.

İşte bunun için artık yeni bir takvimi başlatıyoruz. Yeni bir çağrı yapıyoruz. Bugün yeni yürüyüşün ilk günüdür. Bugün başlatacağımız yürüyüşle sandık görevlilerin teker teker tespitinden, partimizin programını bir iktidar programına dönüştürmekten, cumhurbaşkanı adayımızı belirlemeye kadar yeni bir sürecinin ilk günündeyiz. Bugün başlıyoruz. Önümüzdeki süreç içinde şubat, mart ve nisan aylarında tüm hazırlıklarımızı tamamlayacağız.

Adayı bir partinin genel başkanı olarak ben değil, sayıları 1 milyon 600 bine yaklaşan cesur yürekle belirleyeceğiz. Ben cumhurbaşkanı adayımı belirlemek istiyorum diyen herkese söylüyorum.”