Olay Gazetesi Bursa

Otelcilerden mahkemeye ‘Booking’ başvurusu

TÜROB'dan yapılan açıklamada "TÜROB, ihtiyati tedbir kararının kaldırılması için mahkemeye başvuruda bulundu. Başvuru bugün TÜROB adına Hukuk Müşavirliği tarafından yapıldı." denildi.

Türkiye Otelciler Birliği (TÜROB), Booking.com aleyhine Türkiye Seyahat Acentaları Birliği (TÜRSAB) tarafından açılan davada mahkemenin aldığı ihtiyati tedbir kararını durdurmak için bugün mahkemeye başvuruda bulunduğunu duyurdu.

 

TÜROB’dan yapılan açıklamada, TÜROB’un, TÜRSAB tarafından açılan davada İstanbul 5. Asliye Ticaret Mahkemesi’nce Booking.com’a erişimin durdurulmasına yönelik alınan ihtiyati tedbir kararının kaldırılması için harekete geçtiği belirtilerek, “TÜROB, ihtiyati tedbir kararının kaldırılması için mahkemeye başvuruda bulundu. Başvuru bugün TÜROB adına Hukuk Müşavirliği tarafından yapıldı.” ifadeleri kullanıldı.

 

“Konaklama sektörü zor durumda”

 

Açıklamada, TÜROB’un, Booking.com’un Türkiye otellerinin satışının durdurulması kararının, halihazırda çok zor bir dönem geçiren konaklama sektörünü daha da zor bir durumda bıraktığı kaydedildi.

 

Türkiye genelinde konaklama sektörünün tamamının olumsuz etkilenmesinin yanında, bu kararla birlikte özellikle pazar paylarının büyük bir kısmını Booking’den sağlayan Anadolu’da yer alan oteller ile Türkiye sathındaki küçük otellerin bir anda tüm kaynaklarının kesildiği belirtilen açıklamada, şu ifadelere yer verildi:

 

“Hukukun üstünlüğü şüphesizdir ve Booking.com’un yasalara aykırılığı tespit edilmesi halinde yanlış-haksız rekabete yol açan uygulamalarını düzeltilmesi sağlanmalıdır. Ancak yargılama sürecinin devam etmesine karşın Booking.com’un faaliyetinin durdurulması, Booking.com’dan ziyade sektörü ve vatandaşı cezalandırır nitelikte olmuştur. Ayrıca bu karar, uluslararası alanda ülkemize yönelik olumsuz algının oluşmasına sebebiyet vermektedir. Hukukun üstünlüğünü her zaman ön planda tutan Birliğimiz, yasalara aykırı uygulamalarının giderilmesi aşamasında, sektörün tüm paydaşlarının çıkarlarının korunması gerektiğini ana ilke olarak kabul etmektedir.”