Kırşehir Belediyesi, Kırşehir Kent Konseyi ve Ahiler Kalkınma Ajansının yaptığı ortak çalışmayla yapılan başvuru, UNESCO Türkiye Milli Komisyonu’ndan onay aldı. Kısa süre önce alınan onay mektubuyla UNESCO’nun Paris’teki merkezine müracaat yapıldı.
“Bozkırın tezenesi” Neşet Ertaş’ın, UNESCO tarafından Somut Olmayan Kültürel Mirasın Korunması Sözleşmesi kapsamında Yaşayan İnsan Hazineleri Türkiye Ulusal Envanteri’ne alınması ve “davulun efsanesi” Adem Göçer’in de Kültür ve Turizm Bakanlığınca envantere dahil edilmesinin teklif edilmesinin ardından Kırşehir, bir kez daha müziği ile UNESCO gündeminde yer alacak.
Yapılan çalışmayla ilgili AA muhabirine bilgi veren Kırşehir Belediye Başkanı Selahattin Ekicioğlu, Kırşehir Kent Konseyi ve Ahiler Kalkınma Ajansı ile ortak çalışma yürüterek UNESCO Türkiye Milli Komisyonuna başvuruda bulunduklarını, onay mektubunu alarak ikinci aşamaya geçtiklerini söyledi.
Ekicioğlu, onay mektubunun alınmasıyla, Pir Sultan Abdal ve Yunus Emre’den gelen, Aşık Mahsuni Şerif, Muharrem Ertaş, Çekiç Ali, Hacı Taşan ve Şemsi Yastıman’la devam eden ve en son Neşet Ertaş’la dünyaya yayılan müzik kültürünün Yaratıcı Şehirler Ağı’na alınması için UNESCO’ya başvuru yapıldığını ifade etti.
Kırşehir’in 5 bin yıllık tarihi olduğunu vurgulayan Ekicioğlu, müzik kültürünün de bir o kadar eskilere dayandığına işaret ederek, şu değerlendirmede bulundu:
“5 bin yıllık tarihimiz ve müzik kültürümüz var. Bu müzik kültürünü tescil ettirmek için üç kurum bu çalışmayı yaptık. Kırşehir’in 5 bin yıllık müzik kültürü ile UNESCO’da kabul göreceğini tahmin ediyoruz. Bu ilk aşama. İkinci aşamada kendimize güveniyoruz. Bu tarihi kentin müzik kültürünün ve Abdal geleneğinin halen yaşaması bizim için önemli. Bunu gelecek kuşaklara aktaracak bir tescil yapmamız gerekiyordu. Atalarımızdan kalan müzik mirası için UNESCO’ya başvurduk. Kabul edileceğine ve başaracağımıza inanıyoruz.”
Bu kültürün yaşatılarak gelecek kuşaklara aktarılması için Avrupa Birliği (AB) projesi de hazırladıklarını dile getiren Ekicioğlu, “Birinci hedefimiz bu müzik kültürünün koruma altına aldırılması. İkincisi de, AB fonlarından dünya ozanlarının araştırılması ve Kırşehir’de bu kapsamda bilimsel çalışmalar yapılması. İnşallah bu da kabul edilirse Abdal geleneğinin yaşatılması ve gelecek kuşaklara aktarılması sağlanacak. Ozan kültürünün devam ettirilmesi için eğitimler, seminerler düzenleyeceğiz. UNESCO’ya yaptığımız başvuru ile AB’ye verdiğimiz proje aslında birbirini destekleyen projeler.” dedi.
Ahiler Kalkınma Ajansı yetkililerinden alınan bilgiye göre, başvurunun UNESCO Yaratıcı Şehirler Ağı Kültür Birimince de onaylanması durumunda, Kırşehir söz konusu ağa müzik alanında Türkiye’den kabul edilen ilk şehir olma özelliğini taşıyacak.
Kırşehir’in sahip olduğu müzik kültürü, şehrin sosyoekonomik ve kültürel dokusuna işlenerek sürdürülebilir kentsel gelişiminde önemli bir rol oynayacak. Ayrıca bu üyelik sonucunda dünyadaki diğer müzik şehirleri ile de ortak faaliyetler yürütülecek ve şehrin müzik kültürünün uluslararası ölçekte bilinirliği artacak.