Gülinay Selçuk
BİR EROL SAYAN BİYOGRAFİSİ
‘Kadehinde Zehir Olsa’, ‘Kalbe Dolan O İlk Bakış’, ‘Açılır Gonca Gül Yâr’ gibi Türk Sanat Müziği’ne gönül veren pek çok dinleyicinin unutamayacağı eserlerin altında Erol Sayan’ın imzası var. Murat Derin’e göre Erol Sayan TSM’nin yaşayan en kıymetli değerlerinden biri. Derin, bu nedenle TSM dinleyicilerinin kulaklarının pasını silen ve yıllardır dillerden düşmeyen eserleri besteleyen Erol Sayan’a vefa borcunu, onu anlatan bir kitap yazarak ödüyor; bir diğer deyişle Türkiye’nin vefa borcunu…
Okuyucunun, Pan Yayınlarından çıkan ilk kitabı ‘İnci Çayırlı’nın Anıları’ isimli kitabıyla tanıdığı Murat Derin aslında Bursa’da doğup büyüyen bir doktor. Tıp öğrenimiyle birlikte konservatuar eğitimini tamamlayan Derin, uzun yıllar doğduğu andan itibaren ilgi duyduğu TSM eserlerini, üflediği neyle icra etti. Bursa Tabip Odası Korosu’nu kurdu ve 20 yılı aşkın bir süredir de koro şefliğini yapmaya devam ediyor.
MİLYONLAR ONU DİNLEDİ…
Türk Müziğinin en önemli solistlerinden biri olan İnci Çayırlı’nın yaşam boyu sahne perdelerinin ardına saklanan an ve anılarını kaleme almayı başaran Derin, aynı özen ve hassasiyetle bu kez Erol Sayan’ın analitik dünyasını kağıda dökmeyi başardı. Derin kitabını; arşiv çalışması yaparak araştırmacı-tarihçi uslûbuyla değil, Erol Sayan’dan öğrendiklerini ondan ve ona dokunanlardan dinleyerek nefes alıp vermeye devam eden bir biyografi yazmayı tercih etti. Erol Sayan’ın Derin’i en çok etkileyen yönü besteleri ve matematiksel düşünme gücü. Dr. Murat Derin kitabının kahramanını şu sözlerle anlatıyor: ‘Erol Sayan’ı çok önemli yapan şey besteleri. Bunu seçebilmek, algılayabilmek için ise bir müzik altyapısına ya da entelektüel olmaya gerek yok. Çünkü besteleri çok geniş kitlelere mal olmuş, öğrenilmiş, sevilmiş… Kendisi 60’lı yıllardan itibaren Ankara Radyosu gibi TSM’yi milim milim inşa eden sanatçıların toplandığı bir ortamda beste yapıyor. Ve yaptığı besteler birkaç gün sonra tüm Türkiye’nin, milyonların diline düşüyor. Tabii bu süreci bilinçli yaşamış, farkında ve bu bir gerçek. Bugün Erol Sayan besteleri Türk müziğinde bir ekoldür. Onun kitabının yazılmasını gerektiren en önemli sebep bu.’
BESTE Mİ? BESTECİ Mİ?
‘Beste yapan çok insan var ama Sayan ne yapıyor da bu kadar farklı şeyler ortaya çıkıyor?’ sorusu üzerinden hareketle yola çıkan Derin kitabının bir bölümünde de bu konuyu irdeliyor. Müziğin çok saf bir sanat dalı olduğuna vurgu yapan Derin, Erol Sayan’ın orijinalliğini hatırlatarak eserlerindeki ezgilerin sanatsal estetiğine vurgu yapıyor.
3 YIL BOYUNCA HER CUMARTESİ..
Murat Derin, Erol Sayan ile birlikte çalışarak yazdığı kitabı için üç yıl boyunca her cumartesi sanatçının Kartal’daki evine gitmiş. Her detayı, her anı ve her olayı sanatçının bakışaçısından kaleme dökebilmek için saatlerce çalışmış. Bu çalışmalarda Erol Sayan’ın eşi Zeynep Hanım da en az Erol Sayan ve Murat Derin kadar büyük bir heyecanla her hafta hazırlanmış. Derin, kitabında Zeynep Hanım için de bir bölüm olduğunu ancak daha sonra bu bölümü çıkarttıklarını şu sözlerle anlattı: ‘Kitapta bir bölüm eksik aslında. Çünkü eşi Zeynep Hanım’ı anlattığım bir bölümü çıkardık. Çok ısrar etmeme rağmen ‘Erol Sayan’ın kitabında benim yerim yok’ dedi. Bu zihnimden ve gönlümden silinmeyecek bir detaydır. Ve Zeynep Hanım’ın nezaket dolu ev sahipliği ve ikramlarını unutmam mümkün değil. Hala sohbet için kapılarını çalıyorum ve o konuklarını hep aynı duygu ve samimiyetle ağırlamaya devam ediyor.’
MURAT BARDAKÇI’NIN DESTEĞİ…
Kitabın basıma hazırlanmasında pek çok kişinin emek verdiğine dikkat çeken Murat Derin röportajın sonunda bunlardan birinin de Gazeteci Murat Bardakçı olduğunu hatırlattı ve ekledi: ‘Bana Erol Sayan ile ilgili arşiv ve fotoğrafları bulmamda en çok yardım eden kişi Gazeteci Murat Bardakçı oldu. Gençliğinden beri Sayan’ın yanında olan bir isim. Pek çok bilgiyi ve anektodu topladı ve düzeltti. Beraber geçirdikleri dönemlerle ilgili olarak her konuda ondan fikir aldım.’
