Irak Kürt Bölgesel Yönetimi (IKBY) Başkanı Mesut Barzani, “Referandum yolu ilk Kürt halkının kendi kaderini tayin etme fırsatı mevcuttur. Referandumun yapılması direk bir devlet ilanı anlamı taşımıyor ancak Kürdistan halkının kaderi hakkındaki fikri ve iradesini ortaya koyacaktır” ifadesini kullandı.
Barzani’nin ofisinden yapılan yazılı açıklamada, bazı iç siyasi çevrelerin ve bölgesel devletlerin Kürtlerin en doğal hakkı olan “bağımsızlık referandumu” konusunda doğru ve insaflı olmayan açıklamalarda bulunduğu belirtilerek, Kürlerin kendi kaderini tayin etmesine karşı çıkıldığı vurgulandı.
Açıklamada görüşlerine yer verilen Barzani, her şeyden önce Ortadoğu’da Kürt halkı adında bir ulusun olmasının bir gerçeklik olduğu ve tüm uluslar gibi Kürtlerin de kendi temel haklarını elde edip bundan faydalanabileceğini belirtti.
Barzani, söz konusu hakların doğal haklar olup Allah tarafından verildiğine değinerek, “Hiç bir şekilde veya bahaneyle bu engellenmeye yada inkar edilmeye çalışılamaz. Bu inkar devam ettiği sürece sorunlar da olmaya devam edecektir. Ancak Kürdistan halkının gerçekliği ve hakları itiraf edilirse, elbette sorunlar azalıp, bölgede barış ve istikrar güçlenecektir” görüşüne yer verdi.
“Kürtler kaderini tayin etme hakkına sahiptir”
“Eğer Kürt halkı başkaları tarafından haklarının verilmesi beklerse hiç bir zaman bağımsızlığını elde edemeyecektir” görüşünü savunan Barzani, şöyle devam etti:
“Bu yüzden derin sorunlar, 100 yıllık savaş, inkar ve istikrarsızlık meydana geldi. Bu parçalanmaya sebep olanlar nasıl büyük bir hatanın içerisine girdiklerinin çok iyi farkındalar. Nitekim söz konusu taraflar yüz yıllık yanlış siyasetlerini itiraf etmeye yanaşmıyor. Başkalarını razı etmek ve bazılarının siyasi çıkarları için Kürdistan halkının haklarının verilmemesi hiç de reva değildir. Peki onlar başkalarının gelip onların haklarının önünde engel oluşturulmasına izin veriliyorlar mı? Kürdistan kendine has tüm insani, tarihi ve coğrafi özelliklere ev sahipliği yapıyor. Nasıl İskoçya, Katalonya ve Quebec’in kendi kaderini tayin etme hakkı varsa, Kürdistan da aynı haklara sahiptir ve tartışmaya gerek yoktur.”
Referandum için bir altyapıya gerek yok
Barzani, Kürt halkının haklarının inkar edip, referandumun ertelenmesini isteyenler hakkında, “Söz konusu kişiler uygun altyapının oluşmasından bahsediyor. Kürdistan halkının düşüncesini öğrenmek için yapılacak referandum doğal bir haktır. Bunun için hiç bir altyapıya gerek yoktur. Referandumun yapılmasını istememek veya kararsız olmak Kürdistan halkının haklarına karşı inançsızlığı gösteriyor. Bazı iç kesimlerin referandumun gerçekleşmesinin altın bir fırsat olarak elde olduğunun farkında ve bu yüzden engel olmaya çalışıyorlar. Daha sonra söz konusu kesimler bir altın fırsatın meydana geldiğini ve Kürdistan’daki siyasi başkanlığın bunu yapmadığını iddia edecekler” ifadesini kullandı.
Referandum devlet ilanı manası taşımıyor
Mesut Barzani, referandum yolu ile Kürt halkının kendi kaderini tayin etme fırsatının mevcut olduğuna işaret ederek, şu değerlendirmelerde bulundu:
“Bu referandum direk olarak bir devlet ilanı manası taşımıyor ancak Kürdistan halkının kaderi hakkındaki fikir ve iradeyi ortaya koyacaktır. Kürdistan’daki siyasi başkanlık ise bu iradeyi uygun bir zamanda yürürlüğe koyacaktır. Referandum modern ve barışçıl yöntemlerle sonuçlanacaktır. Bölgenin istikrarı ve barışı için hakların geri iadesi adına yapılacaktır. Şiddetten uzak ve anlaşmazlık içermeyen diyalog yolu ile gerçekleşecektir. Aynı zamanda hiç bir ülke ve taraf üzerinde de tehlike anlamı taşımayacaktır. Kürdistan halkının doğal haklarına vicdansızca bakanlar aslında bölgede barış ve istikrarı istemeyenlerdir. Bu yüzden bu kişilerin fikirlerinin hiç bir önemi yoktur.”
Bölgenin bir çok felaket yaşadığına vurgu yapan Barzani, şunları kaydetti:
“Değişimler kapıda ancak Kürdistan halkı bu değişim ve felaketlerin nedeni değildir. Her zaman kurban olmuştur ve başka bölgelerdeki halklar bu felaketleri ve çatışmaları yaşatmıştır. Bunca bedelden sonra Kürdistan halkı kendi kaderini tayin edebilmeli. Kürdistan’daki tüm yurtseverlerin üzerine düşen bu tarihi görevi yerine getirmeleri gerekiyor. Halkın isteklerinin arkasında durun.”