Olay Gazetesi Bursa

‘Kürt halkı HDP’den çok bize güveniyor’

Arınç, Newsweek'e verdiği röportajında, "Kürt halkı bize, HDP'ye güvendiğinden daha fazla güveniyor. Kürt nüfusun az olduğu bölgelerde de her zaman lider parti olduk" dedi.

Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, Kürt halkının, AK Parti’ye, HDP’ye güvendiğinden daha fazla güvendiğini belirterek, “Kürt nüfusun az olduğu bölgelerde de her zaman lider parti olduk. Halkımız, icraatlarımızın doğru olduğuna ve Türkiye’nin bu kronik sorununun liderliğimizde çözüleceğine inanıyor. Bu süreç, HDP’ye bakılmaksızın olumlu şekilde sonuçlanacak” ifadesini kullandı.

Arınç’ın Basın Müşavirliğinden yapılan açıklamaya göre, Bülent Arınç, Türkiye’nin G-20 dönem başkanlığı bağlamında Newsweek dergisine röportaj verdi. 

“Bu çelişkiden biz sorumlu değiliz”

Başkanlık sistemine ilişkin “Böyle bir değişimi nasıl algılıyorsunuz” sorusunu Arınç, “Cumhurbaşkanımız o sistemi istiyor ve bunu her vesileyle dile getiriyor. Bu yüzden başka yorum yapmaya lüzum yok. Türk kamuoyu bizim için oy verirse ve partimiz daha fazla sandalye elde ederse sözümüzü yerine getireceğiz: Yeni, çağdaş, sivil ve demokratik bir anayasa” şeklinde yanıtladı. 

“AB’nin kurulmasının asıl gayesi ne”

“Türkiye’nin AK Parti yönetiminde Avrupa değerleri ve ideallerine uygun olmadığını” söyleyen Avrupalı gözlemcilere cevabının sorulması üzerine Arınç, bunun her zaman tartışma konusu olduğunu kaydetti.

Arınç, yeni Türkiye değerlerinin AB ile uyumlu olup olmadığına ilişkin eleştirel soruları sıkça duyduklarını bildirdi. Bunun, Türkiye’nin AB üyeliği hususunda istekli olmayanların iddiası olduğuna dikkati çeken Arınç, şu değerlendirmeyi yaptı:

 

“Bize, ‘Siz Müslümansınız ve bu bir Hristiyan kulübü, öyleyse neden buradasınız’ diyorlar. Biz de şöyle cevap veriyoruz: ‘Demokrasi ve hukukun üstünlüğüne inandığınızı biliyoruz. Farklılıkların bir arada olabileceği ve demokratik değerlerin sürdürülebileceği gerçeğinin farkındasınız. Bu yüzden AB’ye katılmak istiyoruz. Eğer bunlar geçerli değilse AB’nin kurulmasının asıl gayesi neydi? Türkiye’nin AB’ye tam üyeliğine rezerv koyan Almanya, Fransa ve Güney Kıbrıs Rum Yönetimi gibi sadece bir avuç ülke var. Tüm itirazları tamamen siyaset ve iç politikalarla bağlantılı.

“AB adil olmalıdır”

Arınç, 2005’ten bu yana AB ile yürütülen müzakerelerde önlerine sürekli engeller konulduğuna işaret ederek, bunun sonucunda Türkiye’de AB’yi destekleyenlerin sayısının azaldığını anlattı.

 

AB’nin hukuk ve demokrasi standartlarında öncü olduğunu, Türkiye’nin de bu standartları yakalamayı hedeflediğini bildiren Arınç, “Ancak AB adil olmalıdır. Eğer AB bu yaklaşımı göstermezse o zaman Türkiye AB’nin ön yargılı olduğuna hükmedecektir” ifadesine yer verdi.

“Bir gün AB üyesi de olacağız”

“Türkiye’de 2002’den beri uygulanan yönetim modelinin Arap ülkelerindeki sıradan vatandaşın hoşuna gittiğini düşünüyor musunuz? Eğer öyleyse neden bu model taklit edilmedi” şeklindeki soruya Arınç, “Çoğunluğu Müslüman olan nüfusuyla Türkiye’nin, demokratik ve laik bir devlet olduğu kesin ayrıca iyi bir model olduğuna inanıyoruz. Bu model kabul görseydi bundan mutlu olurduk. Bazı ülkeler reformlar yapabilir ve bu tarz bir modeli benimseyebilir. Yine de bunu ihraç etmek gibi bir niyetimiz yok” yanıtını verdi.

“Demirtaş’ın açıklamaları son derece yanlış”

Çözüm süreci ve HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş’ın “AK Parti’ye güvenmedikleri” yönündeki açıklamalarına ilişkin soru üzerine Arınç, şu görüşlerini dile getirdi:

“Demirtaş’ın açıklamaları son derece yanlış ve ben bunları eleştirmiştim. Uzlaşma sürecinde iş birliği yapacaksak birbirimize güvenmeliyiz. Hükümete güvenmediğini söylersen o zaman bu, bizi kandırıyorsun demektir. Ama ben HDP’ye inanmak zorundayım. Bu süreçte iş birliği yapacaksak başka bir seçeneğimiz yok.

İkinci olarak oyların yüzde 50’sini almış bir partiyiz. Bu, iki kişiden biri bize güveniyor demektir ve bize büyük bir sorumluluk yüklemektedir. Türkiye için bu kronik sorunu yalnızca AK Parti çözebilir. 12 yıldır başarılarımız Türkiye için bir mucize gibi olduğundan hem Türk hem Kürt halkı buna inanıyor. Ayrıca terörün kökü kazınırsa Türkiye daha güçlü olacaktır, milli dayanışma ve kardeşlik kuvvetlenecektir.”

Arınç, AK Parti’nin, Kürt nüfusun yoğun olduğu bölgelerde ilk sırada yer aldığını anımsatarak, “AK Parti ve HDP dışında başka başarılı parti yok. CHP ve MHP oralarda oy alamıyor. Kürt halkı bize, HDP’ye güvendiğinden daha fazla güveniyor. Dahası Kürt nüfusun az olduğu bölgelerde de her zaman lider parti olduk. Bu yüzden halkımız, icraatlarımızın doğru olduğuna ve Türkiye’nin bu kronik sorununun bizim liderliğimizde çözüleceğine inanıyor” değerlendirmesine yer verdi.

“Hükümetimiz Kürt halkını ve dilini tanıdı”

Kürt halkının kendilerine güvendiğinin altını çizen Arınç, şu ifadeleri kaydetti:

“Çünkü Hükümetimiz iktidara gelmeden önce Türkiye’de onların varlığı reddediliyordu. Kürtçe dil olarak kabul edilmiyordu. Kürtçe konuşmak veya kitap yazmak, Kürtçe şarkı söylemek veya albüm yapmak yasaktı. Hatta annelerin hapishanede çocuklarıyla Kürtçe konuşması bile yasaktı. Başka örnekler de verebiliriz… Hükümetimiz Kürt halkını ve dilini tanıdı. Bizim dönemimizde kendi dillerinde konuşmaları ve yazmalarına izin verildi. Kürt diline saygı duyuyoruz, televizyon kanalları, kurslar açtık ve Kürtçe eğitime imkan verdik. Anayasa’da belirtilen bütün hakların korunmasını sağladık. Bütün bunları insan hakları kapsamında görüyoruz.”