Edinilen bilgiye göre İstanbul’da garsonluk yaparak geçimini sağlamaya çalışan Hakan Avcı (43), 2006 yılında işlerinin bozulması üzerine karısı Zehra ve küçük çocukları Kübra ve Ferhat’ı da alarak memleketi olan Bursa’ya taşınmaya karar verdi. Terminalden ayrılırken kimliğini düşürdüğünü fark eden Avcı, Bursa’ya gelip bir fabrikada işçi olarak çalışmaya başladı. Yeni kimliğini 6 ay sonra parasını denkleyip alabilen Avcı, bir yıl sonra evine gelen tebligat ile şoke oldu. Kimliğinin kullanılarak adına 4 ayrı şirket kurulduğunu ve piyasaya kesilen karşılıksız çek ve senetler sebebiyle binlerce liralık borcu olduğunu öğrenen Hakan Avcı, şaşkına döndü. Avcı, gittiği her mahkemede bu tür olaylarla hiçbir ilgisinin olmadığını anlatmaya çalıştı. Maddi durumu el vermediği için İstanbul’daki birçok duruşmaya da gidemeyen Avcı, avukat da tutamadığı için mağduriyeti daha da katlandı. Yaşadıklarından dolayı psikolojisi ve sağlığı bozulan Avcı işinden de oldu.
Vergi Denetim Kurulu’nun şikayeti üzerine hakkında dava açılan Hakan Avcı’yı, Bakırköy 10. Ceza Mahkemesi, “Sahte defter düzenlemek, 213 sayılı Vergi Usul Kanunu’na muhalefet ederek vergi kaçakçılığı” suçundan 18 ay hapis ve 18 ay da denetim cezasına çarptırdı. Hakkındaki hapis cezasını eve gelen tebligatı okuyunca öğrenen Avcı, yıkıldı. 2 yıldır kirasını ödeyemediği 35 metrekarelik evde, hayat mücadelesi veren Avcı, dayanacak gücünün kalmadığını söyledi.
2 BİN LİRA İÇİN CUMHURBAŞKANI VE BAŞBAKANA SESLENDİ
Hapis cezasının ardından Bursa Adliyesi’ne giderek durumunu anlatmaya çalışan Avcı’nın imdadına yardım severler koştu. Sağlık sorunları sebebiyle cezası ertelenen Avcı’nın 7 bin lirayı yatırması istendi. Paranın 5 bin lirasını yardımseverler yatırdı. Kalan 2 bin lirayı bu ay içinde ödemesi istenen Avcı, parayı bulamadı. Günlük 5 lira yevmiye ile topallayarak bir çay ocağında çalışan Avcı, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Başbakan Ahmet Davutoğlu’na seslendi.
AVCI AİLESİNİN İÇLER ACISI DURUMU YÜREK BURKTU
Merkez Yıldırım ilçesi Yeni Mahalle Çimen Sokak üzerinde yıkılmak üzere olan ahşap bir evde oturan Avcı ailesinin durumu ise yürek burktu. İki çocuğun tek göz odada ders yapmaya çalıştığı evin çökmek üzere olması dikkatlerden kaçmadı. 6 sınıf öğrencisi 12 yaşındaki Kübra Avcı, hayatlarının babasının kimliğini kaybetmesi üzerine kabusa döndüğünü ifade ederek, babasının hapse girmesini istemediğini söyledi. Anne Zehra Avcı (45) ise çok kötü günler geçirdiklerini kaydederek, “Aşevinden aldığımız yemeklerle karnımızı doyuruyoruz. Yıllardır kira ödemediğimiz için ev sahibi, bayrama kadar evden çıkmamızı istiyor. Eşimin hiçbir suçu yok. Yetkililere sesleniyor, eşimin hapse girmemesi için yardım istiyoruz” dedi.
KİMLİĞİ KAYBOLAN ADAM HAYATININ NASIL KABUSA DÖNDÜĞÜNÜ ANLATTI
İstanbul’da 2006 yılında kimliğini düşürdüğünü söyleyen Hakan Avcı, bundan sonra gelişen kabus dolu günlerini anlattı. Bir yıl sonra Vergi Dairesi görevlilerin polislerle birlikte Bursa’ya gelerek kendisini İstanbul’a götürdüğünü anlatan Avcı, “Bana adıma kurulan şirketleri gösterdiler. Bende afalladım. Benim bu tür şirketlerle hiçbir bağlantımın olmadığını söyledim. ‘Senin yapmadığını biliyoruz ama gerçek suçluları yakalamaya çalışıyoruz’ dediler. Bursa’ya geri döndüm. Belli süre sonra 18 ayı denetim 18 ay da hapis cezasına çarptırıldığıma dair eve bir kağıt geldi. Savcı, sağlık sorunlarım sebebiyle bu para 1 yıl ertelenip, 7 bin lira paraya çevrildi. Bunun 5 bin lirasını hayırseverlerin yardımlarıyla ödedik. 2 bin lirayı da bu ay içinde ödememiz gerekiyor. 28 aydır işsizim. Ne yapacağım diye kara kara düşünüyorum. Kira ile elektrik ve su faturalarımı ödeyemiyorum. Ev sahibi de bu ay sonuna kadar mühlet verdi. Yetkililerden bana yardımcı olmalarını istiyorum. Cumhurbaşkanından, başbakandan bana yardımcı olmalarını temenni ediyorum” dedi.
“HAPİS CEZASINI ÖĞRENİNCE PSİKOLOJİM BOZULDU”
Hapis cezasını öğrendikten sonra psikolojisinin bozulduğunu söyleyen Avcı, “Ben hapse girersem çoluk çocuğum ne yapar? Ailemizden bize yardımcı olacak kimse de yok. Yetkililerden anlayış bekliyorum. Gerçek suçlular belli değil. Onlar bulunsa benim suçsuzluğum da ortaya çıkacak” dedi.
YARDIMA KOŞARKEN SAKAT KALMIŞ
Ailesiyle birlikte yaşadığı Avustralya’da, 16 yaşındayken bir kişiyi kurtarmak isterken kendisinin aracın altında kalarak kalçasının kırıldığını söyleyen Avcı, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Tedavi için Bursa’ya geldik. Ama korkudan ve imkansızlıklardan ameliyat olamadım. Bursa’da bir fabrikayla girdik, orada da gözlerim bozuldu. 20 ay kadar çalıştım. Kalpte ritm bozukluğu çıktı. Belimde fıtık başlangıcı çıktı. Beni bezdirmek için ellerinden geleni yaptılar. Bende işten tazminatsız çıkmak zorunda kaldım”.
GÜNLÜK 5 LİRA İÇİN ÇALIŞIYOR
Öte yandan, sadece ailesinin karnını doyurabilmek için bir çay ocağında günlük 5 lira yevmiye ile çalışan Avcı, artık kimsenin kendilerine borç para veremediğini, çünkü bu şartlarda kimseye borcunu ödeyemediğini anlattı.