Davutoğlu, TES-İŞ Genel Merkezi Toplantı Salonu’nda düzenlenen Türkiye Emekliler Derneği Genel Kurulu’nda yaptığı konuşmada, tüm siyasi partilerin yapacağı faaliyetlerin güvenliğinin hükümet teminatı altında olduğunu söyledi.
Her tedbirin alınacağını ifade eden Davutoğlu, “Ankara saldırısı da başka planlandığı iddia edilen saldırılar da herhangi bir siyasi partiye değil, Türkiye’nin bütünlüğünedir. Hepimizin bu saldırılar karşısında açık, net tutum almamız gerekir. Yoksa bu saldırıları bir siyasi malzeme olarak değerlendirip, hükümeti ve siyasi partileri ilzam edecek şekilde yorumlarda bulunmak da doğru değil” dedi.
“Suriye halkının kabul etmeyeceği bir süreci biz de kabul etmeyiz”
Davutoğlu, Suriye’deki geçiş sürecine ilişkin kapalı kapılar ardında neyin konuşulduğu önemli olmadığını bildirdi.
Suriye halkının, ülkeye barış geldiği inancına sahip olacağı bir geçiş döneminin temin edilmesinin önem taşıdığına dikkati çeken Davutoğlu, şöyle konuştu:
“Herkes anlaşsa ve bir formülü önerse dahi, eğer 2 milyon 200 bini Türkiye’ye olmak üzere göç etmiş toplam 5 milyon aşkın Suriyeli mülteci, ‘benim ülkeme barış geliyor’ deyip ülkesine geri dönmeye meyil etmediği sürece o barışın, o geçiş sürecinin gerçek anlamda geçiş süreci olması mümkün değil. Dolayısıyla Suriye halkının kabul etmeyeceği bir süreci biz de kabul etmeyiz. Bizim diplomatik bir çözüm olarak Cenevre 1 ve 2 görüşmelerinde savunduğumuz şey açıktır. O da Suriye’de, Esad’lı bir geçiş değil, Esad’ın gidişini sağlayacak bir geçiş olması lazım. Esad’ın gidiş formülleri üzerinde durmak lazım.”
Davutoğlu, Suriye Devlet Başkanı Beşşar Esad’ın, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile Moskova’da gerçekleştirdiği görüşmeye ilişkin, “Esad’ın Moskova’ya gitmiş olmasıyla yaptığı müdahale ile Rusya, bu rejime verdiği desteği açık bir şekilde ortaya koymuş oluyor. Ne diyeyim, keşke Moskova’da daha uzun süre kalsa da Suriye halkı biraz rahat etse. Hatta daimi olarak kalsa da geçiş süreci böyle başlasa” dedi.
“Faili meçhulleri AK Parti bitirdi”
AK Parti Van mitingindeki konuşmasının herkes tarafından dikkatli okunması gerektiğini vurgulayan Davutoğlu, şunları kaydetti:
“Benim oradaki ifademi herkes dikkatli okusun. Hiçbir şekilde AK Parti’nin alternatifi olarak ortaya koymuş değilim. Sadece 90’lı yıllarda teröre açık destek veren çevreler, ‘AK Parti 90’lı yıllara geri dönmek istiyor’ diye iddialarda bulundular. Bu sözle hedefim, o ithamlara karşı bir cevap mahiyetindedir. Yani 90’lı yılların bölgedeki sembollerinden biridir beyaz toros, faili meçhullerle anılır. Demeye çalıştığım husus şu; faili meçhulleri bu ülkede AK Parti bitirdi. Beyaz torosların ya da terörün egemenliğine ve belli nüfuz alanları oluşturmasına AK Parti son verdi. Demokratik hukuk devletini güçlendirmiş bir partinin genel başkanı olarak hitap ediyorum. Hiç kimseyi tehdit etmedim ama şunu söyledim: Birileri, savaş baronları, terör baronları ve bu terör baronlarının varlığından destek alan, 90’lı yıllardaki beyaz toros sembolü ile anılan çevreler, aslında birbirini neredeyse destekleyen çevreler… Birinin varlığı diğerine zemin teşkil ediyor.”