Karakan’dan Terör Yorumu

Karakan yaptığı yazılı açıklamada, “Son zamanlarda yaşanan ve hepimizi derinden üzen terör olaylarının bitirilmesi hususunda akılcı bir politika izlenmeli ve kalıcı bir çözüm üretilmelidir. Terörle mücadeleyi sadece silahla ya da dağlara bomba yağdırmakla çözmemiz asla mümkün değildir. Bir hastalığa en iyi tedaviyi uygulayabilmek için teşhis ve tanının doğru konması gerekir ve tedavi uygulanırken yan etkileri de göz önüne alınmalıdır. Hastalığın adı PKK’dır, PKK taşeron bir terör örgütüdür ve kökü kesinlikle dışarıdadır, çıktığı andan itibaren Avrupa ülkeleri tarafından her türlü beslenmiştir, lojistik sağlanmıştır,istihbarat desteği verilmiştir, silah verilmiştir, illegal yollardan ve illegal yöntemlerle büyük bir sermaye yapısına kavuşturulmuş ve küçümsenemeyecek bir ekonomiye ulaşmıştır” dedi. “PKK KÜRT DÜŞMANI BİR ORGANİZASYONDUR” PKK’nın temelde Kürt düşmanı bir organizasyon olduğunu da ileri süren Karakan, olayların ve oluşumların doğru okunması gerektiğini savunarak, “PKK asla Kürtlere herhangi bir hak kazandırma amacı gütmeyip, bilakis Kürtlere zarar vermiş, vermekte ve kökü kazınmazsa vermeye de devam edecektir. Tarih boyunca tüm veriler bunu açık olarak göstermektedir. PKK bölgede yaşayan iyi niyetli, saf Kürt kardeşlerimizin bir kısmını kandırmış, aldatmış ve Türkiye Cumhuriyeti Devletine düşman etme gayretinde olmuştur, bir kısmı da korkusundan bu eğilime ram olmuştur yada olmak zorunda kalmıştır” dedi. “TERÖR İÇİN TOPYEKÜN HAREKET VE KÖKLÜ ÇÖZÜM ŞART” Barış sürecinin doğuracağı sonuçların terör örgütü üyeleri arasında büyük rahatsızlık oluşturduğunun da altını çizen Karakan, yaptığı değerlendirmede şunları söyledi: “On üç yıllık Ak Parti Hükümetleri iyi niyetli olarak bölge ve bölgede yaşayan Kürt kardeşlerimizin rahatsızlık duydukları tüm problemleri çözmüş ve büyük devlet yatırımlarını bölgeye yapmış ve yapmaya devam etmektedir. Bu süreçte ikiyüzlü davranan PKK olayı lehine çevirerek silahlı gücünü artırmış, KCK, devlet yapılanmasını tamamlama noktasına gelmiştir. Sınırlarımızda yaşananlar bu işin tuzu biberi olmuş ve maalesef ülkenin her tarafına sızmışlardır. Bunlara bir de IŞİD militanları eklenmiş ve iş çığırından çıkmıştır. Elbette iş işten geçmemiş ama işimizi zorlaştırmıştır. Çözüm konusunda Türkiye, siyasi, iktisadi, askeri, İstihbarı, mali, diplomatik, hülasa topyekün bir harekat başlatmak zorundadır, sadece askeri tedbirler bu işi asla çözemeyecek ve gelecekte çok canların yanmasını sağlayacaktır, Eğer sağlıklı tedbir alınamaz ise, PKK ve IŞİD özellikle batı illerinde büyük eylemler yapacaklardır. Türkiye yurtiçinde verdiği, vereceği mücadelenin misli misli fazlasını da dışarıda vermek zorundadır, İşin köküne bunları besleyenlere bahsettiğim harekatı başlatmalıdır, bir çok Avrupa ülkesi ile ilişki kurmalı ve öncelikle bu lojistik merkezlerini durdurmalıdır, Kuzey Irak bu süreçte önemli bir bölgedir.” “SUÇ VE SUÇLU ARAMAK YERİNE ÇÖZÜM ODAKLI ÇALIŞMA ZAMANIDIR” Karakan bir an önce çözüm odaklı çalışmaların hızlandırılması gerektiğini savunarak, “Ülkemiz oldukça büyük problemlerle karşı karşıyadır. Tüm problemlerin çözümü mümkündür, bunun için tüm siyasi partiler, Ülke geleceğini ve Ülke menfaatlerini, kendi hırslarının, siyasi yada iktisadi ikballerinin önünde tutmalı, sorumlu davranmalı, çözüm odaklı olmalı, milli davranmalı, hamasi ve popülist söylemlerden ziyade somut ve gerçekçi olmalılar. Zaman suç yada suçlu arama zamanı olmayıp, birlik ve beraberlik zamanıdır. Bu duyarlılığı göstermeyenler Türkiye’nin kaderi ile oynamış olacaklar ve tarih onları affetmeyecektir” dedi.