Bangladeş hükümeti tarafından 1971’deki bağımsızlık savaşı sırasında işlenen suçların araştırılması için 2010 yılında kurulan Uluslararası Savaş Suçları Mahkemesi, Mayıs 2013’te 7 suçlamadan 5’inde Kamaruzzaman’ı suçlu bulmuş ve idama mahkum etmişti.
Kamaruzzaman’ın oğlu Hasan İkbal babasının cenazesinin, defnedilmek üzere memleketi Şerpur’a götürülene kadar ailesine teslim edilmeyeceğini öğrendiklerini söyledi. Kısa bir süre önce babasını ziyaret eden İkbal, Bangladeş Cumhurbaşkanı Abdul Hamid’den özür dilemesi karşılığında idam cezasının affedileceği mesajının iletildiği Kamaruzzaman’ın, bu çağrıyı reddettiğini paylaşmıştı. Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Yüksek Komiserliği, Kamaruzzaman’ın idam cezasının durdurulması çağrısında bulunmuş, ancak Kamaruzzaman’ın son temyiz başvurusu da reddedilmişti.
ABD’DEN AÇIKLAMA
ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Marie Harf, Bangladeş’te Uluslararası Savaş Suçları Mahkemesi ve Yüksek Mahkeme’nin, Cemaat-i İslami Partisi Genel Sekreter Yardımcısı Muhammed Kamaruzzaman’ın idam edilmesi kararına ‘büyük saygı’ duyduklarını, ancak mahkemedeki süreçlerde uluslararası yükümlülükler yerine getirilmeden infazların yapılmamasının ‘en uygun’ yaklaşım olacağını bildirdi.
TOPLUMSAL UZLAŞI
Türkiye de Bangladeş’te geçmişin yaralarının sarılması için idam cezası yerine toplumsal uzlaşıyı yansıtan yöntem bulunmasını temenni etti. Dışişleri Bakanlığı yaptığı açıklamada, ‘Kardeş ülke Bangladeş’te geçmişin yaralarının sarılması için idam cezası yerine toplumsal uzlaşıyı yansıtan bir yöntem bulunması en samimi temennimizdir’ ifadesi kullanıldı.