Deprem, tsunami, heyelan gibi doğal felaketlerin tehlike analizlerini son teknolojilerle yapan ve risk azaltımı için Avrupa Birliği’nin 5.9 milyon Euro’luk fonuyla Boğaziçi Üniversitesi koordinesinde hayata geçirilen “Marmara Süpersite (MARSİte) Projesi” tamamlandı. 45 ay süren çalışmalar ve elde edilen bulgular, önceki gün Boğaziçi Üniversitesi Kandilli Rasathanesi ve Deprem Araştırma Enstitüsü’nde yapılan bir toplantıyla açıklandı.
Araştırma çerçevesinde Tekirdağ Şarköy’de kurulan Derin Kuyu Sistemi, yerin 150 metre altındaki fayın içine doğrudan yerleştirilerek, anlık yer hareketleri takip edildi.
21 KURUM, 3.5 YIL İNCELEDİ
Proje Koordinatörü Prof. Nurcan Meral Özel, Marmara Bölgesi’nin AB nezdinde öncelikli olarak izlenmesi gereken 3 bölgeden biri olarak tanımlandığını belirterek, araştırma sonuçları şöyle açıkladı: “Avrupa’dan 21 enstitü Marmara’yı inceledi. 3.5 yıl veri topladık. Bu süre içinde 33 bilimsel yayın çıktı. Marmara’yı yerden, uzay ve denizden inceledik. 72 farklı termal kaynak, soğuk göl ve kaynaklardan 120 örnek toplandı. 500 analitik tanımlama yapıldı. Gazların çıkışları izlendi. Kabuk deformasyonları Marmara’daki fayın gerilmeleri sürekli izlendi. İstanbul’u etkileyen yeryüzü değişimleri sorgulandı. Neticede Marmara’daki fayın tek segmentten oluşmadığı ve her değişik segmentin farklı etkili farklı depremler üretebileceği sonucuna ulaştık. Bu da tek segmentin oluşturacağından daha düşük enerjili deprem demek.”
EN FAZLA 7 BÜYÜKLÜĞÜNDE
Prof. Nurcan Meral Özel, şöyle devam etti: “Marmara’da dalga yükseklikleri maksimum 2 metre civarına çıkabilir. İlk dalga varış zamanı 15 dakikadan az. Tsunami erken uyarı sisteminin deprem uyarı sistemine entegre olması ve yurttaşların bilinçlendirilmeleri gerekiyor. Bununla beraber Avcılar’da heyelan izleme altyapısı kuruldu. Burada ve Beylikdüzü’ndeki kaymanın önemsenmesi gerekiyor. Adalar civarında 4 ayrı fay segmentinde bulduğumuz 2.5-3.7’ye kadar çıkan yer değiştirmelerin en fazla 7 büyüklüğünde depremler üretebileceğini gösteriyor.”