İsrail ise iddiaların tamamen asılsız olduğunu söylüyor.
Wall Street Journal gazetesinin Beyaz Saray kaynaklarına dayandırdığı haberde “İsrail olası bir nükleer anlaşmaya karşı tezini güçlendirmek için casusluk yaptı” deniyor ve “Yetkilileri en çok kızdıran ise müzakerelerden aldıkları bilgileri ABD Kongresi’ne taşımaları oldu” ifadeleri yer alıyor.
Haberde İsrail’in müzakereleri ve görüşmelere katılan ABD’li ve Avrupalı diplomatları 2014’te dinlemeye aldığı da belirtiliyor ve şöyle deniyor:
“ABD istihbarat birimleri İsrail’in gönderdiği mesajları ele geçirince, Beyaz Saray casusluk operasyonunu öğrenmiş oldu. İsrailli yetkililerin paylaştığı bilgiler sadece kapalı kapılar ardında konuşulan şeylerdi.”
Haberde ABD’li yetkilileri asıl rahatsız eden şeyin casusluk faaliyetinin kendisindense ele geçirilen bilgilerin olası bir anlaşma ihtimalini zayıflatmak amacıyla ABD’li yasa yapıcılara sızdırılması olduğu da ifade ediliyor.
‘Müttefiklerimize casusluk yapmayız’
BBC’ye bilgi veren İsrailli bir hükümet yetkilisi ise iddiaların doğru olmadığını söyledi.
Yetkili “İsrail devleti ABD ya da diğer müttefikleri konusunda casusluk faaliyetleri yürütmez. Bu asılsız iddialar açıkça ABD-İsrail ilişkilerine zarar verme çabasıdır” dedi.
Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nin daimi temsilcileri olan ABD, Rusya, Çin, Fransa ve İngiltere’nin yanı sıra Almanya’nın da dahil olduğu ve kısaca P5+1 olarak adlandırılan grup, İran’ın nükleer programının kontrolü için Tahran’la görüşmelere devam ediyor.
Taraflar Mart sonuna kadar olası bir anlaşmanın çerçevesini oluşturmayı hedefliyor.
İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, geçen ay ABD Kongresi’ne seslenirken müzakereleri eleştirmiş ve “Müzakere edilen anlaşma nükleer bomba için İran’ın önünü açacak” demişti.
İran nükleer programının silah üretme amaçlı olduğu iddialarını reddetmeye devam ediyor.