Geçen 65 yıl boyunca da ortalama yaşam süremizi 20 yıl uzatmışız. Bunların büyük bir bölümü, bilimde gerçekleşen gelişmeler sayesinde oldu.
İnanılmaz kısa bir sürede bu noktaya geldiğimizi düşünürsek, 1.000 yıl sonra nasıl görüneceğiz acaba?
AsapSCIENCE isimli Youtube bilim kanalının bu bölümünde sunucular, günümüzde türümüzü geleceğe taşımak adına gerçekleşen ve heyecan verici olan bilimsel gelişmelerden bazılarını ele almışlar.
Öncelikle, insanlar olarak bu kadar kendini beğenmiş olmamızın altında yatan sebepler var; en ileri bilgisayar sistemleri bile, beynimizin işleyişine henüz yakınlaşmış değil.
Japonya’daki araştırmacılar, 2014 yılında insan beyninin faaliyetlerini taklit edebilmek amacıyla, dünyadaki en güçlü bilgisayarlardan biri olan K bilgisayarını kullanmışlar ve bu bilgisayarın, beynin 1 saniyede işlediği veri miktarının aynısını işleyebilmesi için 705.024 çekirdekli işlemci, 1.4 milyon GB RAM ile 40 dakika gerekmiş.
Fakat, kendi icat ettiğimiz makinalara karşı her zaman üstün olamayabiliriz.
Bilim insanları gelecekte, bilgisayarların insan beyninin işlem hızına yetişeceğini ve konuşabilen, etkileşimde bulunabilen, dinleyebilen ve hatırlayabilen yapay zekâlar üretebileceğimizi düşünüyorlar. Yapay zekâların, sahip oldukları bütün bilgileri bize karşı kullanmamalarını ümit edelim.
Ayrıca bilgisayarlar zamanla insanlardan daha fazla geliştikçe, insanlar da robotlarla daha bütünleşmiş bir hale gelebilirmiş.
Bilim insanları, gelecekte vücudumuzda yüzen ve doğal yeteneklerimizi arttırabilecek olan, nanobot isimli, çok minik robotlar üretilebileceğini tahmin ediyorlar. Transhümanizm olarak adlandırılan bu alan, yeteneklerimizin, biyolojinin başarabilecekleri ile sınırlı olmadığını ve imkânların da ne kadar inanılmaz olduğunu söylüyor.
Ayrıca teknolojinin tamamen değiştirebileceği şeyler arasında insan vücudundan daha fazlası da bulunuyor.
Videoda da belirtildiği gibi; mikroskobik boyuttaki robotların oluşturduğu ‘yardımcı bulutlar’, kolayca bir araya gelerek bütün bir bina oluşturup, yine aynı kolaylıkta kendilerini sökebiliyorlarmış.
AsapSCIENCE, “Sabahları siz evden çıktıktan sonra evinizin dağılıp, başka bir şeyde kullanılması için yer açıldığını düşünün” diyor.
Önümüzdeki 1.000 yıl boyunca, dünya üzerinde konuşulan dillerin sayısı ciddi bir şekilde azalacakmış ve koyu bir tene sahip olmanızı sağlayan UV ışını ile fazla sıcaklar, bazı insanlara evrimsel bir avantaj sağlayacakmış.
Kısacası; eğer hayatta kalmak istiyorsak, daha uzun ve daha zayıf olmamız gerekiyor gibi.
Neden? AsapSCIENCE’ın bu soruya verdiği cevabı içeren videoya, yukarıdan bakabilirsiniz; fakat şimdilik, küresel ısınmanın, görünüşümüz üzerinde düşündüğümüzden daha büyük bir etki bırakacağını söyleyelim. (Altyazı seçeneklerinden Türkçe dil seçeneğini seçmeyi unutmayın.)