HDP Grup Başkanvekili Pervin Buldan, çözüm süreci ve hükümetle yaptıkları ortak açıklama ile sonrasında tartışılan İç Güvenlik Paketi hakkında gazetecilere açıklamalarda bulundu.
Hükümetle ortak açıklama yapan HDP heyetindeki Buldan, görüşmede gündeme getirdikleri İç Güvenlik Paketi’nde bazı değişikliklerin yapılacağını ve parti olarak itiraz ettikleri haliyle paketin çıkmayacağını söyledi. Buldan, ‘Bakalım verilen sözler tutulacak mı, adımlar atılacak mı, o 10 madde üzerinde bir mutabakat sağlanabilecek mi? 10 madde üzerinde bir mutabakat sağlanabilirse PKK kongresini toplayacak, silah bırakacak. Ondan sonra belki yeni bir Türkiye’den bahsedebiliriz’ dedi.
Buldan ayrıca, “İlk defa devlet ve hükümet temsilcileri ile Öcalan’ın temsiliyetini sağlayan HDP heyeti ortak görüntü verdi. Bunun anlamlı olduğunu düşünüyorum. Yeni bir yol haritası çizildi diyebiliriz. Çünkü, bundan sonra yapılacak olanlar yeni bir Türkiye’yi görüp görmeyeceğimiz anlamına gelecektir” diye konuştu.
“İMRALI’YA KOMİSYON GÖNDERİLMELİ”
Pervin Buldan, hükümet ve kendilerinin el birliği ile bu konuda bir an önce çalışma başlatmaları gerektiğini belirterek, şunları kaydetti: ‘Hükümet komisyonlarını kurmalı, adaya göndermeli, adada bunlar taahhüt altına alınmalı yani bunların artık bir belgeye dönüşmesi lazım. Sonuçta bir seçim sürecine giriyoruz ve seçim sürecinde belki genel kurul kapanmadan paketler çıkarmak mümkün olmayabilir. Dolayısıyla bir çok şey seçim sonrasına kalacak ama seçimden önce yapılması gereken çok şey var. Bütün bu 10 madde üzerinde belgeler ve imzalar olmalı. Sayın Öcalan’da bunun altını önemli çiziyor ve seçimden önce bu 10 maddenin mutlaka tartışılıp belgelere kavuşması gerektiğini ifade ediyor. Bununla ilgili adımlar atılırsa o zaman yeni Türkiye’den bahsedebiliriz.’
‘İÇ GÜVENLİK PAKETİ DEĞİŞECEK’
Ortak açıklamadan sonra gündeme gelen İç Güvenlik paketinin de hükümet ile yapılan görüşmede konuşulduğunu söyleyen Buldan, konuşmasını şöyle sürdürdü: ‘İç güvenlik paketinde bazı değişiklikler yapılacaktır. Bizim hukuk komisyonumuz önceki gün itibariyle hızla çalışmaya başladı. Özellikle bizim itiraz ettiğimiz ve karşı çıktığımız bazı maddeler var biliyorsunuz. Bununla ilgili öneriler hazırlıyorlar ve biz bu önerileri AKP’ye vereceğiz. Yasa görüşülmeye devam edecek fakat, geçen maddeler tekrar ele alınıp tekrar değiştirilebilinecek. Böyle bir şeyi biz önceki gün hükümetle konuştuk. Bu konuda bir yumuşama olacak. Yasa bu haliyle çıkmayacak. Bizim itiraz ettiğimiz haliyle çıkmayacak. Arkadaşlarımız şu anda çalışmalarını başlattılar, yeni önergeler, yeni öneriler yapacağız ve bunu tekrar genel kurulda değiştirme yöntemiyle değiştireceğiz.’
KANDİL’E GİDİLECEK Mİ?
Pervin Buldan, bu aşamada Kandil’e gitmeleri konusunda net bir programları olmadığını ancak geciktirilmeden İmralı Adası’na gitmeleri gerektiğini söyledi. Adaya gitmeden Kamu Güvenliği Müsteşarı ile de bir görüşme yapabileceklerini anlatan Pervin Buldan, ‘Sonuçta izleme kurulu ile ilgili de bir tartışma yürütmemiz gerekiyor. Bütün bunları tamamlayıp hızla adaya gidilmesi gerekiyor ama şu anda tarih yok önümüzde’ diye konuştu.
İTİRAZ EDİLEN O MADDELER
HDP’nin ‘hukuk devleti ile bağdaşmadığı’ ve ‘polis devleti kurulmak istendiği’ iddiasıyla karşı çıktığı İç Güvenlik Paketi maddeleri şunlar:
Polise keyfi arama yetkisi
“Kişinin üstü ve eşyası ile aracı mülki amirin görevlendireceği kolluk amirinin yazılı, acele hallerde sonradan yazıyla teyit edilmek üzere sözlü emriyle yapılabilir. Kolluk amirinin kararı 24 saat içinde görevli hakimin onayına sunulur…”
HDP’nin bu maddeye ilişkin itirazı, “Polisin arama yetkisi artırılırken arama izni konusunda var olan mahkeme ve savcılık yetkileri by- pass ediliyor” şeklinde. HDP’ye göre, polis çarşıda pazarda istediği kişiyi durdurabilir ve özgürlüğünü kısıtlayabilir.
Boyalı su tepkisi
Toplumsal olaylarda polise direnen kişilere karşı boyalı su kullanılmasını öngören düzenlemeye HDP’nin tepkisi şöyle: “Polisin kitlesel gösterilerde kullandığı kimyasal gaz ve boya kullanımı artırılmaktadır. Ancak boyalı su veya ilaçlı su polis tarafından her gün acımasızca kullanıldığı halde bu yasadışıydı. Yapılan düzenlemeyle kitlesel gösterilerde polisin kullandığı kimyasal gaz ve boya kullanımı meşru kılınmaktadır”.
Demir bilye ve sapan suç aleti
Havai fişek, demir bilye ve sapanın suç aleti sayılacak olması, HDP’ye göre çocuk oyuncaklarını bile silah kapsamına alıyor. HDP, “Basit bir çocuk oyuncağının ateşli silah kapsamında değerlendirilmesi dikta rejimlerine özgü mekanizmalardır. Sapan ve bilyenin silah kapsamına alınması elinde bilye ya da sapan olan bir çocuğun öldürülmesi anlamına gelmektedir” görüşünde.
Yüzün kısmen kapatılması yoruma açık
“‘Toplantı ve gösteri yürüyüşüne yüzlerini kısmen bez vesaire unsurlarla örterek katılanlar 2 yıl 6 aydan 4 yıla kadar cezalandırılır” şeklindeki maddeye de HDP’nin tepkisi var. HDP, toplumsal olaylarda yüzün kapatılmasının zaten terör suçu olarak nitelendirildiğini ve yapılan düzenlemeyle mevcut yasalarda yer alan cezanın ağırlaştırıldığı görüşünde. HDP’ye göre bu madde herkesi mağdur konumuna sokabilir. “Yüzün kısmen kapalı olması” ibaresi hemen her göstericiyi bu maddenin potansiyel mağduru konumuna getirdiğini savunan HDP, uygulamada yüzün tamamen veya kısmen kapalı olmasının, tek başına niyetten bağımsız olarak kişinin cezalandırılması için yeterli olmadığını belirtiyor.
Polise orantısız güç kullanma yetkisi
HDP, “Polise motolof vb. patlayıcı silahlarla saldırıda bulunanlara karşı, saldırıyı etkisiz kılmak amacıyla saldırıyı etkisiz kılacak ölçüde silah kullanma yetkisi veren” maddeye de karşı çıkıyor. HDP, polis cinayetlerinin yasal hale getirilmek istendiğini iddia ederek, “Bu madde ile polisin yetkisi sınırsız bir biçimde artarken polis cinayetlerinin hiçbir cezai müeyyide ile karşılaşmamasının garantisi verilmektedir” görüşünü bildirdi.
İdari gözaltı
HDP’nin eleştirdiği düzenlemelerden biri de, “Mülki amirlerce belirlenecek kolluk amirleri tarafından 24 saate kadar şiddet olaylarının yaygınlaşarak kamu düzeninin bozulmasına yol açabilecek toplumsal olaylar sırasında ve toplu işlenen suçlarda kırk sekiz saate kadar gözaltına alınma kararı verilebilir” şeklindeki madde… HDP bu düzenlemeyle kolluk amirlerine toplumsal olaylarda 48 saate kadar gözaltı yetkisi verildiğini ifade etti ve “Vali yargı makamı değildir. Bu tür kararları alma yetkisi hukuken yoktur” eleştirisini dile getirdi.
Vali’ye mini OHAL yetkisi
“Vali lüzumu halinde kolluk amir ve memurlarına gereken acele tedbirlerin alınması hususunda doğrudan emir verebilir,. Şiddet olaylarının yaygınlaşarak kamu düzeninin bozulması durumu ilde vali tarafından tespit edilir, kamu düzenini bozanlar üç aydan bir yıla kadar hapis cezasıyla cezalandırılır” şeklindeki düzenlemeyi de HDP sakıncalı buldu. HDP, “Vali yargı makamı değildir, yürütmenin parçasıdır yapılan düzenleme kuvvetler ayrılığı ilkesine aykırıdır” görüşünde.