NATO Askeri Komitesi Genelkurmay Başkanları Konferansı’nın sona ermesinin ardından NATO Askeri Komite Başkanı Petr Pavel ve Genelkurmay Başkanı Hulusi Akar ortak basın toplantısı düzenledi.
İstanbul’da, 11-13 Eylül 2015 tarihleri arasında Türkiye’nin ev sahipliğinde gerçekleşen NATO 2015 Askerî Komite Genelkurmay Başkanları Konferansı sona erdi. Konferansın bitmesinin ardından NATO Askeri Komite Başkanı Petr Pavel ve Genelkurmay Başkanı Hulusi Akar ortak basın toplantısı düzenledi.
İstanbul’da icra edilen NATO 2015 Askerî Komite Genelkurmay Başkanları Konferansı’na, NATO Askerî Komite Başkanı sıfatıyla İttifakın en üst düzey askeri yetkilisi ve sözcüsü olarak Çek Cumhuriyeti Eski Genelkurmay Başkanı Orgeneral Petr Pavel, NATO adına baş katılımcı olarak katıldı. NATO Askeri Komite Genelkurmay Başkanları Konferansı sonrası ortak basın açıklamasında konuşma yapan NATO Askeri Komite Başkanı ve Çek Cumhuriyeti eski Genelkurmay Başkanı Petr Pavel, gerçekleştirilen konferans hakkında bilgiler verdi. Orgeneral Pavel, “Türkiye’den bölgesel güvenlikle ile ilgili bir brifing aldık. Özellikle NATO’nun güney kanadına ilişkin bir odakla ve terör vurgusuyla bu brifingi aldık. Terör biliyorsunuz NATO ülkelerinin güvenliğine doğrudan bir tehdit oluşturmakla birlikte uluslararası istikrarı ve genel anlamda refahı son derece etkileyen bir konudur. İttifakın bu anlamda güvenliği bölünemez durumdadır. Bu anlamda biz teröre karşı dayanışmamızı korumaktayız. İlk oturumda NATO Güvenlik Komutanları eylem planının üzerinde durdu. Bu eylem planı Galler zirvesinde kabul edilmişti. Hazırlık ve eylem planı doğru zamanda ve yolunda ilerlemektedir. Hazırlık eylem planının zamanında önümüzdeki yıl Varşova zirvesi için uygulanacağı konusunda mutabık kaldık. Genelkurmay başkanları aynı zamanda NATO kuvvet ve ekipmanlarının ittifak içerisinde hızlı bir şekilde hareket ettirebileceği ihtiyacının altını çizmiş durumdadır. NATO’nun en büyük sorumluluklarından bir tanesi de, 28 üye ülke olarak ittifakın herhangi bir tehlikeye karşı kurulması ve savunulmasıdır. NATO bu anlamda hem doğu hem de güney kanadında ki tehditlere ve zorluklara karşı kendini uyarlama ve mukabele etme konusunda kararlılığını sürdürecektir” dedi.
“ŞUANDA BAŞKA NATO ÜSSÜ AÇMA PLANIMIZ YOK”
Bir gazetecinin, “Kuzey Irak’ta PKK’ya karşı bir kara harekatı düşünüyor musunuz?” sorusuna Orgeneral Akar, “Yine tekrar etmek istiyorum. Biz terör örgütleriyle mücadelemizi devam ettireceğiz. Ülkemizin ve milletimizin korunması amacıyla bu mücadelemizi sürdüreceğiz ve şartlar çerçevesinde gerekli tedbirleri alacağız. Ülkemiz için güvenlik tedbirlerini almak amacıyla gerekli tedbirleri alacağız” dedi. Bir gazetecinin, “Türkiye İncirlik Hava Üssünü NATO kuvvetlerine açtı. Acaba gelecekte daha fazla üssünü açacak mı?” sorusuna ise Orgeneral Akar, “Şuan da öyle bir şey yok” diye konuştu.
“TÜRKİYE ÇOK GÜÇLÜ VE KARARLI BİR İTTİFAK ÜYESİDİR”
İkinci oturumda NATO’nun gelecekte yüzü ve uzun dönemli stratejisine odaklandıklarını belirten Orgeneral Pavel, “Herhangi bir şekilde NATO’nun komuta yapısının çevik, gelecekteki tehlike ve zorluklara cevap verecek nitelikte tutturulması gerekmektedir. Bu anlamda NATO kuvvetlerinin hazırlıkları seviyesinde yeterli bir şekilde devam ettirilmesi ve gerekli tutarlılığın gösterilmesi gerekmektedir ki bu şekilde tüm misyonlarda NATO kuvvetleri konuşlandırılabilsin. Aynı zamanda herhangi bir NATO ittifakı müttefikine karşı bir ihtilaf olması durumunda caydırıcılığın da devam ettirilmesi ve NATO topraklarının korunması gerekmektedir. Aynı zamanda kararlı destek misyonu söz konusun olduğunda bizde kararlı destek misyonu içerisinde bu bizim en büyük misyonumuzdur. Halen daha Afganlarla birlikte elde ettiğimiz kazanımların üzerinden geçtik. NATO’nun buradaki karara destek misyonu sonrasındaki mevcudiyetini kararlaştırmıştık. Destek misyonundan geçişin sivil odaklı bir mevcudiyetle koşullara bağlı kalmasını gerektiğinin altını çizdik. Aynı zamanda NATO’nun stratejik olarak önemli bölgede, nasıl ortaklıklarını daha da genişletebilmelerini ve güçlendirilmelerinin yollarını birlikte tartıştık. Aynı zaman da da cufor mevcudiyeti yoluyla bölgesel istikrarı verdiğimiz taahhüdün altını bu işbirliği ve Atlantik entegrasyonunda altını çizmiş bulunduk. Ayrıca Uluslararası Askeri Karargah Genel Direktörlüğüne Jean Brooks seçildi. Verimli bir toplantı geçirdik. NATO toplantısını İstanbul’da düzenlediği için Orgeneral Hulusi Akar’a teşekkür ederim. Türkiye çok güçlü ve kararlı bir ittifak üyesidir. Sizin de personelinizle birlikte son derece cömert bir ev sahipliğinde bu toplantıyı gerçekleştirdik” ifadelerini kullandı.
“NATO’NUN TÜRKİYE’NİN TERÖRLE MÜCADELESİNE DESTEĞİ VURGULANDI”
Genelkurmay Başkanı Orgeneral Hulusi Akar ise, “Hepinizin bildiği gibi terörle mücadelemiz güvenlik kuvvetlerimiz tarafından yurtiçinde ve yurtdışında omuz omuza kararlı bir şekilde sürdürülmektedir. Mehmetçikten en kıdemli mensubuna kadar TSK, gece ve gündüz demeden her türlü hava ve arazi koşullarında kendisine verilen görevleri geçmişte olduğu gibi bundan sonra kahramanlık, azim ve gayretle sürdürecektir. Bu vesileyle terörle mücadelede, şehit düşen asker, polis ve korucu tüm şehitlerimizi onlarla birlikte hayatını kaybeden masum vatandaşlarımıza Allah’tan rahmet kahraman gazilerimize de, acil şifalar diliyorum. Her yıl bir NATO ülkesinde gerçekleştirilen askeri komite konferansı bu yılda önden planlandığı şekilde ülkemizde izah edilmektedir. Bu konferans sırasında da NATO’nun, Türkiye’nin terörle mücadelesine olan desteği bir kez daha vurgulanmıştır” dedi.
“DAEŞ, PKK VE PYD TERÖR ÖRGÜTLERİ GÜVENLİK İÇİN ÖNEMLİ BİR TEHDİTTİR”
Akar, “Müttefiklerimizin bizim terörle mücadelemize verdiği tam destek ve gösterdiği dayanışmayı memnuniyetle karşılıyoruz. Bugün ki yararlı tartışmalarımız gösteriyor ki, NATO yeni risk ve tehditlerle mücadele etmede kendini uyarlamaya adamış durumdadır. Bugün NATO güneyinden ve doğu kanadından gelen önemli zorluklarla karşı karşıyadır. Doğu kanadında, Ukrayna’da ki istikrarsızlığın bölgesel ve küresel güvenliğe olumsuz etkileri olduğunu biliyoruz. Irak ve Suriye’deki durumda gerçekten de karmakarışık bir hal almış durumdadır. Türkiye 2 milyondan Suriye ve Iraklıya ev sahibi yapmakta ve 6 milyon dolardan fazla para harcamış durumdadır. Mülteci sorunu sürekli olarak tırmanmakta ve sadece bölge için değil tüm dünya için olumsuz sonuçlar doğurmaktadır. Dahası da DAEŞ ve PKK, PYD terör örgütleri bölgedeki güvenlik için önemli bir tehdit olarak karşımıza çıkmaktadır. NATO’nun doğu ve güney kanadındaki bu yeni ortaya çıkmakta olan tehditler, müttefiklerin şu zamana kadar hiç olmadığı kadar kararlı ve dayanışma ruhu içerisinde olmasını gerektirmektedir. Bugün önümüzdeki zorlukları ve fırsatları tartıştık ve bunlar neticesinde bu zorlukları ve fırsatları daha iyi anladık” ifadelerini kullandı.
“HALİHAZIRDA GENEL ANLAMDA BİR NATO PLANI YOK”
Bir gazetecinin “Türkiye Suriye sınırındaki 109 kilometrelik güvenlik hattı kurabilmek adına NATO’dan destek bekliyor mu?” sorusuna Orgeneral Akar, “En başından bu yana çok yakın işbirliği ve koordinasyon halinde NATO makamlarıyla çalışmaktayız. Zaten NATO hep bu desteğini gösterdi. Türkiye olarak terör örgütlerine karşı savaşırken ve sınır güvenliğini tesis etme çabalarımızı NATO desteğini de gösterdi. Askeri komite tartışmalarında da bu konu zaten ele alınmıştı. Yine benzer niyetleri olduğunu gördük. Halihazırda genel anlamda bir NATO planı yok” şeklinde konuştu.
“RUSYA’NIN SOMUT NİYETİNİ ANLAYIP İZLEMEK İÇİN BEKLEMEDEYİZ”
Diğer bir gazetecinin, “Rusya’ya karşı Suriye ve Ukrayna ile ilgili bir eylem planı var mı?” sorusuna Orgeneral Petr Pavel, “Rusya’nın şuanda Suriye ile bağlantılı içinde bulunduğu durum bilgimiz dahilindedir. Sizin bildiğiniz gibi Ukrayna ile ilgili gelişmeler Galler zirvesinde ele alındı. Burada güvence ihtiyacı özellikle Doğu Avrupa ülkesi olan NATO ittifak üyeleri açısından gerekli olduğu kendi sınırlarına yakın olduğu bu gelişmeler çerçevesinde NATO’nun güvencesine artırılmış ihtiyaç duydukları tespit edilince ilave güvence tedbirler alındı. Bunların amacı da orada yaşayan ittifak üyelerinin amacının ihtiyaç duydukları desteği almalarıydı. Diğer taraftan bazı adaptasyon ve uyarlama tedbirleri alındı. Bu da yeni güvenlik ortamına göre gerekli uyarmaların yapılması için farklı tedbirler alındı. Sizin de bildiğiniz gibi Suriye’deki yeni konuşlandırmalar konusunda NATO, Rusya’nın bu girişimlerini yakından takip etmektedir. Bu çerçevede IŞİD’e karşı koaliasyon da NATO, kendi kimliği içerisinde yer almadığı için şuan da Rusya’nın bölgedeki somut niyetini anlayıp, izlemek üzere beklemedeyiz” dedi.
“DAEŞ’İN KİMYASAL SİLAH KULLANDIĞI YÖNÜNDE RAPORLAR VAR”
Gazetecinin, “DAEŞ’in kimyasal silah kullandığı yönünde iddialar var” soruna Orgeneral Pavel, “IŞİD’in kimyasal silah kullandığına dair bazı raporlar mevcuttur. Farklı kaynaklardan hatta medyadan bazı açık kaynaklardan, insani örgütlerden gelen bazı teyit edilmemiş bilgiler kimyasal kullanıldığını belirtiyor. Şu aşamada herhangi bir tedbir alamıyoruz. Bölgedeki diğer olayları da düşündüğümüz de, durumu izliyoruz ve takibimiz altındadır. Bu konuda kimyasal, biyolojik silahlarla ilgili mükemmeliyet merkezimiz bu çerçevede çalışmaları değerlendiriyor. Böylesine bir kullanım teyit edildiği taktirde kullanım etkilerini bileceği konusunda ve bunun neticesinde ne gibi çözümler üretebileceğimiz konusunda çalışmalara başlamış durumdalar” ifadelerini kullandı.
“MÜTTEFİK ÜLKELER PATRİOT DESTEKLERİNİN GELECEKTE DE SÜRDÜRECEKLER”
Bir gazetecinin, “IŞİD’in gidişatı konusunda neler söylemek istersiniz? Özellikle savunma amaçlı getirilen patriotların tekrar geri gelmesi söz konusu mu?” sorusuna Orgeneral Akar, “En baştan bu yana her türlü terör örgütüyle kararlı bir şekilde mücadele ediyoruz. Kim olduklarına ve ne yaptıklarına bağımsız olarak aynı şeyi DAİŞ içinde yapıyoruz. Şu ana kadar yaptık, konsey kararları çerçevesinde gerekenleri yaptık. Koalisyon kuvvetleri çerçevesinde de yaptık. Hava sahamızı ve hava üslerimizi bu çerçevede kullanıma açtık. Mücadelemizde bir değişiklik olmadan Türkiye’nin temel politikası olarak her türlü terör örgütüne karşı mücadelemizi sürdüreceğiz. Sizin de bildiğiniz gibi bize
Katkı ve destek vermiş, bunun yanında dayanışmalarını göstermiş ülkeler NATO kapsamında önümüzdeki ayda bazı değişiklik programlarını bildirdiler. Ancak kendileriyle ve diğer ittifak ülkeleriyle irtibatımızı devam ettiriyoruz. Müzakerelerimizi ve temaslarımızı sürdürüyoruz. Hava ve füze savunması alanında bize gelecekte de desteklerini devam ettirecekler” şeklinde konuştu.