Diyarbakır 4. Asliye Ceza Mahkemesinde görülen duruşmaya, daha önce hakkında “zorla getirilme” kararı verilen Osman Baydemir katılmazken, avukatı Serdar Çelebi hazır bulundu.
Çelebi, müvekkilinin parti grup sözcüsü olduğunu belirterek, iş yoğunluğunun bulunması dolayısıyla Baydemir’in beyanının alınması için yeniden talimat yazılmasını talep etti.
Talebi değerlendiren mahkeme, avukatının Baydemir’i duruşmada hazır bulunduracağını bildirmesine rağmen, hazır edilmediğini gerekçe göstererek, CMK. 93/3 maddesi gereğince hakkında “yakalama” kararı çıkarılmasına karar vererek, duruşmayı erteledi.
İddianameden
Valilik tarafından yasaklama kararına rağmen, 3 Kasım 2012’de BDP il binası önünde, aralarında o dönemde Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkanı Osman Baydemir’in de bulunduğu 30 kişilik grup araçlarına binerek, Turgut Özal Bulvarı’nda yolu araç trafiğine kapatarak, oturma eylemi gerçekleştirmişti.
Gerekli ikazların yapılması ve kitlenin toplanmasına izin verilmemesi üzerine, oturma eyleminin sonlandırıldığı belirtilen iddianamede, şu ifadelere yer verildi:
“Aynı gün BDP Genel Başkanı ve milletvekillerinin de bulunduğu bir grubun Diyarbakır Valilik binası makam girişine giden kişiler arasında şüpheli Baydemir de yer alıyordu. Gruba milletvekili olan kişiler haricindeki diğer kişilerin bahçe dışına çıkmaları yönünde ikazların yapıldığı, bu ikazlara uymayarak bahçe dışına çıkmayan Baydemir’in, güvenlik güçlerine hitaben ‘Allah belanızı versin, Allah belanızı versin, Allah belanızı versin, faşistler, Allah belanızı versin, Allah sizi yok etsin, şerefsizler, alçaklar, faşistler’ şeklinde sözler söylemek suretiyle orada bulunan kamu görevlilerine görevlerinden dolayı hakaret ettiği tespit edilmiştir.”
İddianamede, şüphelinin milletvekili seçilmeden önce savcılıkta, “O esnada kem sözler sarf ettiğim doğrudur.” şeklinde suçunu ikrar eder mahiyetteki savunması da yer almıştı.
İstenen ceza
İddianamede, HDP Şanlıurfa Milletvekili Baydemir’in “kamu çalışanına karşı görevinden dolayı hakaret” suçundan ceza artırımına gidilerek, 1 yıl 9 aydan, 3 yıl 6 aya kadar hapis cezasına mahkumiyeti halinde Türk Ceza Kanunu’nun ilgili maddesinde öngörülen hak yoksunluklarına hükmedilmesine karar verilmesi talep ediliyor.