Kürkçü, Meclis’te düzenlediği basın toplantısında, Almanya, AB Merkez Bankası ve IMF’nin Yunanistan’ın değil, paranın çıkarını korumak için Syriza hükümetini baskı altına aldığını söyledi.
Bu yaklaşımın AB’nin ilkelerine ters olduğunu ifade eden Kürkçü, “Avrupa’nın Yunanistan’ın yardımına koşması ve Avrupa’yı kurtarması gerekir. Yunanistan’ın batmasıyla Avro ve Avrupa Birliği büyük çatlakla karşı karşıya kalacaktır” diye konuştu.
Kürkçü, hükümeti Yunanistan’ın yanında yer almaya davet ettiklerini belirterek, şöyle konuştu:
“Yunanistan’ın ödemesi gereken 1,6 milyar Avroluk borcu Türkiye üstlenebilir. Zor zamanda komşusuna yapılabilecek en büyük yardım budur. Bunun karşılığında Yunan halkının dostluğunu, Ege Denizi’nin barış denizine dönme imkanı elde edecektir. Türkiye’nin 2013’te uluslararası kurumlara yaptığı insani yardım tutarı 1,9 milyar dolardır. Türkiye’nin kaynakları Yunanistan’a bu yardımı yapmaya kafidir. Sıfır faizli borç olarak da bu desteği Yunanistan’a sunabilir.”
“Entrikayla başkan seçilirse entrikacı başkanımız olur”
Gazetecilerin sorularını da yanıtlayan Kürkçü, geçtiğimiz günlerde gittiği Atina’da kendisine Syriza hükümetinden böyle bir talep iletilip iletilmediğinin sorulması üzerine, “Syriza’nın bizden istediği bir şey yok. Aynı amaçları güden iki partiyiz. Onların bir şey istemesine gerek kalmadan bunu yapmak bizim görevimiz” dedi.
Kürkçü, Meclis Başkanlığı seçiminde CHP’nin adayı Deniz Baykal’ın seçilmesini istemeyen AK Parti’lilerin HDP’nin adayı Dengir Mir Mehmet Fırat’ı destekleyeceğine ilişkin iddiaların hatırlatılması üzerine, “Bu entrikayla Meclis Başkanı seçilirse, daha baştan entrikacı Meclis Başkanımız olacak demektir ki bunu hak etmiyoruz” ifadesini kullandı.
Kürkçü, ilk iki turda TBMM Başkanı seçilememesi halinde HDP’nin hangi adayı destekleyeceğine ilişkin soruyu yanıtlarken, önce birinci tur sonuçlarını görmek istediklerini söyledi. Önceden yapılmış bir hesapları olmadığını ifade eden Kürkçü, “Nasıl AKP ile hükümet kurmuyorsak, AKP’li başkan da seçmek istemeyiz. Son tura bizim adayımız dışında iki aday kalırsa bizim gözeteceğimiz hakkaniyet, demokrasiye, insan haklarına, hukuk devletine bağlılık gibi ilkeler bakımından hangisi daha az kötüyse onu seçmemiz gerekir” diye konuştu.