Yüksekdağ ve Demirtaş’ın yaptığı ortak yazılı açıklamada, adalet, eşitlik ve demokrasi adına kemer sıkmaya karşı verdikleri mücadelede Yunanistan halkı ve hükümetiyle birlikte oldukları ifade edildi.
Yunan halkının mücadelesinin, başka bir Avrupa’nın mümkün olduğunu gösterdiğinin ileri sürüldüğü açıklamada, Yunanistan’a 2010 ve 2012’de dayattıkları kemer sıkma politikalarına rağmen, Avrupa Komisyonu, Avrupa Merkez Bankası ve IMF’nin hala çözümsüzlüğe yol açan politikalarda ısrar ettiği, Yunanistan halkının demokratik tercihine bakmaksızın,Yunanistan hükümetinin önerilerine katı bir olumsuzlukla yaklaşmaya devam ettiği savunuldu.
Yunanistan ile yapılan görüşmelerin, ekonomik olduğu kadar güçlü, sosyal ve siyasi yansımalarının bulunduğunun herkesçe bilinmesi gerektiğinin öne sürüldüğü açıklamada, şu ifadelere yer verildi:
“Avrupa halklarına kemer sıkma politikalarının dayatılması dışında, taraflar arasında kabul edilebilir daha makul anlaşmaların olabileceğine inanıyoruz. Yunanistan hükümetinin karşılıklı bir uzlaşmaya varmak için gösterdiği çabalara diğer tarafların da olumlu bir cevap vermelerini ummaktayız. Yunanistan hükümeti tıkanan görüşmeler neticesinde, 25 Haziran’daki Eurogroup toplantısında Avrupa Komisyonu, Avrupa Merkez Bankası ve IMF tarafından önerilen anlaşmanın kabul edilip edilmemesine dair karar vermesi içinYunanistan halkına bir referandum seçeneği sundu. Yunanistan Parlamentosu, 5 Temmuz 2015’te referandum yapılması kararını hükümetin oylarıyla kabul etti. Bu zor zamanlarda Yunanistan halkı ve hükümetlerine olan desteğimizi yineliyoruz. Dayanışma temelinde birleşmiş ülkelerin Avrupa’sı adına Yunanistan halkını, Yunanistan hükümetini ve Syriza’yı destekliyoruz. Bu vesileyle, eşitlikçi, adil ve özgürlükçü bir dünyanın her zamankinden daha yakın olduğuna dair inancımızı yineliyoruz.”