GÜRHAN ADANA
Uludağ Üniversitesi’ne bağlı Yenişehir İbrahim Orhan Meslek Yüksekokulu Laborant ve Veteriner Teknikerlik Bölüm Başkanı Yrd. Doç. Dr. Emin Karakaş, bu yöntemin merası olmayan bölgelerdeki küçükbaş hayvan yetiştiricilerinin kendilerine ait kıraç arazilerde uygulanabileceğine dikkat çekti.
Hayvan yetiştiricilerinin en önemli sorunlarının başında yem maliyetlerinin geldiğini ifade eden Karakaş, bu sorunun Avrupa’da örnekleri olan yöntemlerle çözülebileceğini söyledi. Kıraç arazilere sahip köylerde hayvan yetiştiricilerinin buğday ve arpa yerine çim ekebileceğini anlatan Karakaş, ‘Bu çimlerle kaplı arazilerde hayvanlarını besleyebilirler. Bu yöntem bol su gerektiren yem bitkileri yetiştirilemeyen bu bölgeler için son derece ideal. Hayvancıların bu sayede kazancı, buğday ve arpadan elde ettiği kazançtan çok daha fazla olacaktır’ dedi.
DOĞAL DENGEYE KATKI
Hayvancıların kendi arazilerinde oluşturabileceği meraların, hayvancılık maliyetlerini düşürmesinin yanı sıra doğanın dengesine de katkı sağlayacağını ifade eden Karakaş, ‘Böylece yağış rejimi bile olumlu etkilenir. Ne kadar ağaç, ot varsa, o kadar çok yağmur yağar. Topraktaki erozyon da önlenmiş olur’ diye konuştu.
Kırsal alanlarda susuzluk nedeniyle herhangi bir ürün yetiştirilemeyen arazilerin de mera oluşturmak için kullanılabileceğini vurgulayan Karakaş, bunun için çiftçiye teşvik düzenlemesi getirilmesi gerektiğini söyledi. Karakaş, ‘Yonca, fiğ ve mısır gibi ürünlere hayvan yemi olarak kullanıldığında devlet desteği veriliyor. Bu ürünleri yetiştiremeyen hayvan yetiştiricilerinin kendi tarlalarında mera oluşturma çalışmaları için devlet çim tohumu desteği sağlayabilir’ ifadelerine yer verdi.
Şehirlerin planlandığı gibi hayvancılık altyapısının da planlanabileceğini dile getiren Karakaş sözlerini şöyle tamamladı: ‘Her bölgede örnek teşkil edebilecek meralar oluşturulabilir. Hayvan yetiştiricileri örneğini göreceği projeyi daha kolay benimseyecektir.’