Olay 2 sene evvel Yunuseli Mahallesi’nde meydana geldi.
İddiaya göre, gezdikleri otomobille spenn atıp gürültü yaptıkları gerekçesiyle Şefik (27), Ferit (25) ve Emrah Ece (26) kardeşleri öldürdükleri öne sürülen market işletmecisi U.Ç. (31) ile babası H.Ç. (62), Bursa 6. Ağır Ceza Mahkemesi’nde son kez hakim önüne çıktı. Sanık avukatları müvekkillerinin kavga esnasında kendilerini savunduklarını belirterek tahliyelerini talep etti.
Şefik, Ferit ve Emrah Ece kardeşlerin babası Fedai Ece (65) ile anneleri Elmas Ece (52) gözyaşları içinde çocuklarını öldüren baba oğula en ağır cezanın verilmesini istedi.
Anne Elmas Ece, “Ben çocuklarımın kokusuyla yaşıyorum, onlar benim güllerimdi. Hayatlarının baharında güllerimi soldurdular. Ben onlarla uyuyordum. Şimdi giydikleri elbiselerin kokularıyla avunuyorum” dedi. Olayda 3 çocuğunu kaybeden baba Fedai Ece, sanıklarla aralarında hiçbir husumet olmadığını ifade ederek, “Gece yarısı oğlum Şefik Ece eve geldi. Bunun üzerine uyandım. Baba, ‘Emrah’ı vurmuşlar. Ben polisi arayacağım, sen de ambulansı ara” dedikten sonra evden çıktı. Evden bıçak aldığını görmedim. Olay yerine gittiğimde her 3 oğlumun vurulduğunu görünce fenalaşıp bayılmışım. Sanıklardan şikayetçiyim. Çocuklarımın rahatsız edici davranışlarda bulunduğunu düşünmüyorum. Çocuklarım alkol de kullanmazdı. Sabah işe gideceklerdi” dedi.
Mahkemede son savunmasını veren U.Ç, “Olay gecesi gençler otomobille patinaj yaptı. Babam gençlerle konuştu ve gürültü yapmamaları konusunda uyardı. Oğlum neden yapıyorsunuz, müşteriler rahatsız oluyor” dedi.
Ölen gençlerden Şefik Ece de, “Yaparsak ne olur, rahatsız oluyorsan iş yerini kapat” diye cevap verdi. Bunun üzerine tartışma başladı. Elimi kaldırarak, babam ile doğru konuşmalarını söyledim. Bu sırada biri elime vurunca kavga başladı. Ben yere düştüm. Bana ve babama vurmaya başladılar. Belimdeki silahlardan biri yere düştü. Biri silahı alıp bana doğrulttu ancak ateş edemedi. Ben belimdeki silahı çıkartıp silah doğrultan kişiye doğru ateş ettim. Kaç el ateş ettiğimi bilmiyorum. Biz kendimizi savunduk, olaydan sonra arabaya bindik. Polislere teslim olmaya giderken yolda ekipler bizi yakaladı” dedi.
Baba H.Ç. ise, oğlunun üzerinde silah olup olmadığını bilmediğini öne sürerek, “Ölen gençlerle aramızda hiçbir husumet yok. Ben hiç silah kullanmadım. Suçsuzum. Benim oğlumu azmettirmem ya da ona yardım etmem söz konusu değil. Tahliyemi istiyorum” dedi.
Karar için bir süre ara veren mahkeme heyeti, U.Ç’ye bir ağırlaştırılmış mühebbet ve 36 yıl hapis, ruhsatsız silah kullandığı için ise 2 yıl hapis cezası verdi. Baba H.Ç’ye de kasten adam öldürmek suçuna yardımcı olduğu gerekçesiyle önce üç ayrı mühebbet cezası verildi. Daha sonra mahkeme heyeti hafif tahrik indirimi uygulayarak, babaya toplam 24 yıl ve ruhsatsız silah bulundurmak suçundan 1 yıl 6 ay hapis cezası verdi.