Olay Gazetesi Bursa

Gençlerin isyanı

Birleşik Krallık'ın AB'den ayrılma kararına İngiliz gençler isyan etti. 'Geleceğimizi yaşlılar çiziyor' diyerek teki gösteren bu gençler şimdi çareyi ikinci bir referandumun talep edildiği imza kampanyasında arıyor.

Birleşik Krallık’ın Avrupa Birliği’nden (AB) ayrılma kararı protestoları da beraberinde getirdi.

Ülke geleceğinin en çok kendilerini ilgilendirdiğini söyleyen 16-17 yaşlarındaki gençler, referandumda kendilerine söz hakkı tanınmadığı için öfkeli. Gençler’AB’ye hayır’ oyu veren yaşlıları sosyal medyada ‘Baby Boom döneminden kalma emeklilerin çoğu Brexit’e oy verdi … artık ortada olmayan kolay paraya alışkınlar’diyerek topa tuttu.’Baby Boomer’ kuşağı 2.Dünya Savaşı sonrası, 1946-1964 yılları arasında ‘nüfus patlaması’ döneminde doğan bu kuşak için kullanılan ifade, sonraki jenerasyonlara kıyasla sosyal refah devletinin yarattığı fırsatlardan daha çok yararlanan kuşağı kapsıyor.

BİR MİLYONU AŞTI

Geleceklerinin elinden alındığını savunan gençler şimdi ikinci bir referandum talep ediyor. William Oliver Healey tarafından başlatılan kampanyada, referandumda seçeneklerden birinin yüzde 60’ın üzerinde oy toplayamaması ve katılımın yüzde 75’in altında kalması halinde yeni bir referandumun düzenlenmesi talep ediliyor.Bu taleple başlatılan imza kampanyasına destek verenlerin sayısı dün 1 milyonu aştı. Konuyu parlamentoya taşımaya çalışan gençler, sosyal medyada da büyük ses getirdi. Bu arada Parlamentonun Salı günü dilekçeyi görüşebileceği bildirildi.

İngiltere’de yapılan referandumda yüzde 52 oy oranıyla ‘AB’den ayrılma’ (Brexit) kararı çıktı ama bu sonuç, ülkede ağırlıklı olarak genç nüfusunun iradesinin dışında bir karardı.

AB: ÇIKIŞI HIZLANDIRIN

Bu arada dün Avrupa Birliği’nin altı kurucu üyesi Almanya, Fransa, İtalya, Belçika, Hollanda ve Lüksemburg dışişleri bakanları, İngiltere’nin AB’den  ayrılma kararı üzerine ortaya çıkan durumu görüşmek üzere, dün  Berlin’de bir araya geldi. Villa Borsig’de gerçekleşen ve 3 saatten fazla süren toplantı sonrasında açıklama yapan Alman Dışişleri Bakanı Frank Walter Steinmeier, İngiltere’ye ‘Çıkışı Hızlandır’ mesajı verdi. Steinmeier, ‘İngiltere’de çıkan kararı anlıyor ve saygı duyuyoruz. İngiltere’nin İngiltere’ye konsantre olmasını anlıyoruz ancak, İngiltere’nin sorumluluğu ülke dışına da taşıyor. Bize AB’nin geleceğine odaklanmamız için fırsat verilmeli. İngiltere’nin birlikten çıkışı 50.madde uyarınca gerçekleştirilmeli. Buradan İngiltere’ye ortak çağrımız: Bu süreç, mümkün olan en kısa sürede başlamalı, zamana yayılmamalı ki, biz AB’nin geleceğiyle meşgul olabilelim’ diye konuştu.

Referandum sonuçların açıklanmasıyla gençler tepkilerini önce sosyal medyada göstermeye başladı, daha sonra da Londra’da parlamento binası Westminster önünde ve Başbakanlık binasında toplanan gençler kararı protesto için gösteriler düzenledi.

 

İSKOÇYA BAĞIMSIZLIK PEŞİNDE

İskoçya, Birleşik Krallık’tan ayrılmak için referanduma gidecek.

Başbakan Nicola Sturgeon, ülkesinde bağımsızlığın oylanacağı yeni bir referandum için hükümetin gereken adımları atmak konusunda anlaştığını söyledi.

İngiltere’nin birlikten ayrılma kararından sonra İskoçya’nın Avrupa Birliği’ndeki yerini korumak için gereken her şeyi yapacaklarını belirten Sturgeon, Brexit’in ardından bir bağımsızlık referandumunun yüksek ihtimal olduğunu belirtti.

Sturgeon, ‘Bugün şunu kesin bir netlikle belirtmek isterim ki İskoçya halkının tercih ettiği yönde atılabilecek tüm adımları atmayı ve tüm seçenekleri incelemeyi amaçlıyorum; yani bir diğer deyişle AB’deki ve ortak pazardaki yerimizi korumayı hedefliyorum’ diye konuştu.

SLOVAKYA’DA SLOVEXIT GİRİŞİMİ

 

Slovakya’da da aşırı sağcı Bizim Slovakya Halk Partisi referandum talebiyle bir imza kampanyası başlattı. Slovakya’nın Avrupa Birliği’nden ayrılmasının oylanacağı referandumun yürürlüğe konması için şimdiye kadar yaklaşık 350 bin kişi imza attı.

Partinin internet sayfasından yapılan açıklamada ‘Büyük Britanya vatandaşları Brüksel’in diktesini reddetmeye karar verdi. Slovakya için de batan Avrupa Titanic gemisini terk etmenin zamanıdır’ denildi.

Mart ayında yapılan seçimlerde yüzde 8’lik oy oranına ulaşan göçmen ve Euro karşıtı Bizim Slovakya Halk Partisi siyasi tarihinde ilk kez parlamentoya girmeyi başarmıştı.