Aydın, yıl başından bu yana kredilerde geçen yıla nispetle bir artış yaşandığını, bu artışın geçen yılın son çeyreğinde başladığını söyledi. Buna iki yönlü olumlu bakılması gerektiğini ifade eden Aydın, bunlardan ilkinin reel sektörün kredi talebinin devam etmesi, ikincisinin ise bankaların kredi verme iştahının sürmesi olduğunu belirtti. Aydın, geçen yılın ilk çeyreğinde yaşanan yıllık bazda 120 milyar liralık miktarsal artışa karşın, bu yıl yıllık bazda 175 milyar liralık kredi büyümesi sağlandığına dikkati çekti.
ASLİ FAALİYETİNİ YAPIYOR
Küresel anlamda hala sıkıntıların yaşandığı bir dönemde ve yerel konjonktürel sıkıntılara rağmen bankacılık sektörünün bilançosunun her geçen gün daha fazla bölümünü kredilerden oluşturduğunu vurgulayan Aydın şöyle devam etti: ”Bilançoda kredilerin payı yüzde 68. Bu zaten sektörün ülkeye olan güvenini gösteriyor. Bizim devlete verdiğimiz borç azaldığı için ek likidite yaratma imkanımız da arttı. 2000’li yılların başında bilançonun yaklaşık yüzde 20’si kredilerden oluşurdu. Bilançosunun yaklaşık yüzde 70’ini reel sektöre kredi olarak kullandırmış bankacılık sektörünün reel sektöre ve ülkeye bakışı pozitiftir. 2000’li yıllarda devletin aşırı borçlanma ihtiyacı nedeniyle devlete borç vermek daha kolay ve geri dönüşü daha garanti idi. Sektörün sermayesi sınırlı idi. Bu gibi nedenlerden dolayı bilançonun yüzde 20’si kredilerden oluşuyordu. Şimdi hem sermaye yeterliliğimiz hem reel sektörün kredi talebi güçlü, bankalar asli faaliyetini yapıyor.”
ÜMİDİ OLAN HER FİRMAYA DESTEK
Hüseyin Aydın, belli edimlerini yerine getirememiş kişilere kredi verildiğinde kredi kalitesinin bozulacağı gerekçesiyle eleştiriler aldıklarını söyledi. Hükümetlerin belli dönemler için geçmiş performans bilgilerinin dikkate alınıp alınmamasıyla ilgili düzenlemeler yaptığını vurgulayan Aydın, bankacıların yapılan bütün düzenlemelere uymak zorunda olduğunu ifade etti. Bazı kişilerin farklı kredibilite sorunu olduğu için kredi alamadığının altını çizen Aydın şöyle devam etti: ”Sektörümüz, ayakta kalabilme ümidi olan her firmaya destek olmaktadır. Bireysel olarak ufak tefek sorunlarımız olsa da genel anlamda ekonomik çarkların dönmesi gayreti içindeyiz… Türk bankacılık sisteminin, sermaye piyasalarının, sigortacılık sisteminin gidecek çok yolu var, önümüz açık. Bunları gördükçe geleceği pozitif satın alıyoruz.”