Kuran’da adı geçen şifalı yiyecekler ve faydaları…
113
HURMA: Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed’in en sevdiği meyvelerden biri olan Hurma, insan vücudunda pankreas bezinde insülinin düzenli olarak sağlanmasına yardımcı olur ve böylece kanda bulunan şeker miktarını dengeler. Ayrıca hamile kadınlarda doğumun gerçekleşmesine yardımcı olur. Bu durum Kuranda Meryem Suresinde şöyle belirtilmiştir;
Derken doğum sancısı onu bir hurma dalına sürükledi. Dedi ki: “Keşke bundan önce ölseydim de, hafızalardan silinip unutuluverseydim.” Altından (bir ses) ona seslendi: “Hüzne kapılma, Rabbin senin alt (yan)ında bir ark kılmıştır.” Hurma dalını kendine doğru salla, üzerine henüz oluşmuş-taze hurma dökülüversin.” Artık, ye, iç, gözün aydın olsun… (Meryem Suresi, 23-26)
213
ZEYTİN: Kuran-ı Kerim’de zeytin için; “Yine sizin için Tur-i Sina’da yetişen bir ağaç meydana getirdik ki bu ağaç hem yağ (zeytinyağı) hem de yiyenlerin ekmeğine katık edecekleri (zeytin) verir” (Müminun Suresi, 20. ayet) şeklinde bizlere öğütlenmiştir.
Peygamberimiz de “Sizlere zeytinyağı tavsiye ederim. Hem yiyiniz hem de onunla yağlanınız. Zira zeytinyağı basur hastalığı için şifadır” (C. Sağir, 2/54, K. Ummal, 10/28295.) şeklinde bizlere zeytin ve zeytin yağının önemini belirtmiştir.
Zeytin ve zeytinyağı, kalp dostudur. Zeytinyağı kalp damarlarını korur ve onları besler. Meme kanserinin oluşumunun önlenmesine yardımcı olur. Kötü kolesterolü düşürür ve damarların daralmasını önleyen bir takviyedir. Ayrıca antioksidan özelliği bulunmaktadır.. Damar sertleşmesini engelleyen polifenol içerir; özellikle bu madde ilk sızma zeytinyağında vardır. Mide kanserine yakalanma oranını düşürür. Ayrıca anne sütünün artmasına da yardımcı olur.
313
ÜZÜM: Kuran-ı Kerim’de adı en çok geçen yiyeceklerden biri de üzümdür. Üzümün, Kuran-ı Kerimde tam on bir yerde adı geçmektedir. Üzüm, bağırsakların çalışmasına yardımcı olur, hazım sorunlarının giderilmesine yardımcı olur ve kabızlığı önler. Hemoroit hastalığına, böbrek taşlarının düşürülmesine ve eklemsel ağrılara faydalıdır.
Peygamber Efendimiz, üzüm için “Kuru üzüm ne güzel gıdadır. Sinirleri kuvvetlendirir, yorgunluğu giderir, ağız kokusunu güzelleştirir, gönlü hoş eder, üzüntü ve kederi giderir” (C. Sağrir 2/53’ı F. Kadir 4/340.) buyurmuşlardır.
Karaciğer, dalak, mide ve bağırsakları güçlendiren üzümün sabahları aç karnına yenmesi tavsiye edilir. Zihni açıcı ve hafızayı kuvvetlendirici özelliği bulunmaktadır.
413
ÇÖREK OTU: Çörek otu; Dizanteri, sinüzit, kanser, saç dökülmesi, kabızlık, tüm ağrı türleri, bronşit, öksürük, tansiyon, uykusuzluk, psikolojik rahatsızlıklar, eklem hastalıkları, ateşli hastalıklar, amfizem gibi ve daha birçok saymakla bitmeyen hastalıkların tedavisinde büyük fayda sağlayan bir nimettir. Peygamber Efendimizin çörek otuyla ilgili “Çörek otu yarım baş ağrısına, yüz ve ağız bölgesinin felçlerine, uyku hastalığına, unutkanlığa, baş dönmesine ve nefes darlığına karşı faydalıdır.” (Buhari Tıp 7/14; İ. Mâce, Tıp H.3448)
“Sizlere şu çörek otunu tavsiye ederim. Zira bunda ölümden başka birçok hastalık için şifa vardır.” (C.Sağir,2/53; F.Kadir, 4/338.)
513
BAL:
“Rabb’in, bal arısına ‘dağlarda, ağaçlarda ve hazırlanmış kovanlarda yavru yap, sonra her çeşit bitkiden ye, sonra da -bal yapman için- Rabb’inin gösterdiği yollardan boyun eğerek yürü!’ diye öğretti. Onların karınlarından renkleri çeşit çeşit bir içecek çıkar ki onda insanlar için şifa vardır. Düşünen bir millet için bunda ibretler vardır”( Nahl Suresi, 69. Ayet)
Peygamber Efendimiz buyuruyor: “– Üç şeyde şifa vardır: Bal şerbeti içmekte, kan aldırmakta ve dağlama yaptırmakta, fakat ben dağlamayı sevmem. Bal, bütün hastalıklara şifadır. Çünkü yetmiş peygamber onun şifası ve bereketine dua etmişlerdir.”
Yine Efendimiz -sallallahu aleyhi ve sellem- buyuruyor: “Her ayın üç günü sabah bal yiyen kimseye büyük bir hastalık gelmez, felçten uzak kalır.”
Balın; karaciğer, dalak, mide, bağırsak gibi organ rahatsızlıklarında, koruyucu ve temizleyici özelliği bulunmaktadır. Altını ıslatan çocukların ve ishali bulunan kişilerin tedavilerinde, Ruhsal ve psikolojik sağlığın düzenlenmesinde, kanın temizlenmesinde, zihinsel sorunlarda vb. gibi birçok durumda kullanılması özellikle tavsiye edilir.
613
“Gerçekten süt veren hayvanlarda da size bir ibret vardır. Size işkembelerindeki yem artıklarıyla kandan meydana gelen, içenlere içimi kolay halis bir süt içirmekteyiz.” (Nahl Suresi 16. Ayet)
Peygamber Efendimiz, süt için “İyi, güzel gıda” (E. Muaymvr- 127 b., 130 a.) demiştir. Ayrıca “İnek sütü ile tedavi olunuz! Çünkü ben yüce Allah’ın bunda şifa yarattığı kanaatindeyim. Zira inek her çeşit ottan otlamaktadır” (K. Ummal, 10/28280; Edeviyye, s. 35.) şeklinde öğüt vermiştir.
Sütün bilinen pek çok faydası bulunmaktadır.. Evham, vesvese, keder gibi ve lüzumsuz hayal gibi hastalıklara karşı fayda sağlar. Süt, balla karıştırılarak içilirse iç organları temizleme özelliğine sahiptir. Şekerle birlikte içilirse cildi güzelleştirir. Bağırsakların çalışmasını kuvvetlendirir. Zekâyı kuvvetlendirici özelliği vardır. Süt ve süt ürünleri kilo alımına yardımcı olur. Nekahet dönemindeki emzikli kadınlara tavsiye edilir. Bitkinlik, halsizlik ve yorgunluk durumlarında çok iyi bir destekleyici besin olarak fayda sağlar.
713
İNCİR: Kuran-ı Kerim’de adı geçen yiyeceklerden biride incirdir. Bu ayet şu şekildedir. “İncire, zeytine, (Musa’nın, Rabbine münacatta bulunduğu) Sina dağına, bu güvenli şehre (Mekke’ye) andolsun ki, biz, gerçekten insanı en güzel bir biçimde yarattık.” (Tin Suresi 1,2,3,4. Ayetler)
“İdrarını yapamayanlar ve öksürüğü olanlar için oldukça etkili tedavi edici özelliği vardır. Böbrek taşlarını ve idrar kesesini temizler. Hemoroit hastalığında, eklem ağrılarında faydalıdır.” (Bağdadi, s. 79-80, K. Ummal 10/28280.)
Vücutta biriken toksinlere karşı temizleyici görevi vardır. Bağırsakların düzenli çalışmasında önemli rol oynar, kabızlık tedavisinde etkilidir. Karaciğer ve dalağı temizler. Midede biriken balgam karışımını ortadan kaldırır. İncir, adale ve eklem özellikle gut hastalığından kaynaklanan ağrılarında fayda sağlamaktadır.
813
SOĞAN: (BAKARA, 61)
Soğanın içerisinde bol miktarda C vitamini, B6, biyotin, krom, kalsiyum ve lif gibi insan sağlığı açısından oldukça faydalı maddeler bulunmaktadır. Ufak bir ayrıntı olarak, soğanın içerisinde bulunan alisin isminde bir madde, kesildiğinde gözlerinizin yaşarmasına neden olmaktadır.
913
SARIMSAK: (BAKARA, 61)
Herkes sarımsağın güçlü bir antibiyotik olduğunu bilmektedir. Sarımsağın içerisinde bulunan dialil sülfit bileşikleri, campylobacter bakterileri yok olmasını sağlayarak bağışıklık sistemimizin daha güçlü olmasına neden olmaktadır.
1013
NAR: (55:68) “(Bu iki cennetin) içlerinde (görülmedik) meyve, hurma ve nar vardır.”
Nar, çekirdeklerinden tanesine, kabuğundan suyuna kadar birçok hastalığa devadır. Aynı zamanda vücudu hastalıklara karşı da bir kalkan gibi korur. Kolesterol ve şekeri dengeleyen nar, kanser hücrelerinin gelişmesine engel olur ve kalp sağlığının korunmasına da yardımcıdır.
1113
MUZ: (56:28-34) “(Onlar, cennette) dikensiz Arabistan kiraz ağacı, meyveleri kat kat dizilmiş muz ağaç(lar)ı, (kesintisiz) uzayan gölgeler,[1] çağlayan su(lar), kesil(ip bit)meyen ve yasak da edilmeyen birçok meyveler arasında ve yüksek döşekler (üstün)de (hûrilerle)dirler.”
Muzun da sağlığımıza bir çok faydası vardır. Örneğin; böbreklere iyi gelir, bağırsaklara faydalıdır, kanserle mücadelede metabolizmaya yardımcı olur, sindirime yardımcı olur, ülsere faydalıdır, cilt sağlığına ciddi anlamda katkıda bulunur. Bunun yanında içerdiği zengin vitamin ve elementlerle birçok hastalığa karşı bünyeyi güçlendirir.
1213
KİRAZ: (VAKIA, 28-33)
Kiraz çok güçlü bir antioksidan kaynağıdır. Bol miktarda A vitamini içerir ve baş ağrılarında 15-20 tane yenmesi anında ağrıyı yok eder. Ayrıca kiraz, potasyum, demir ve magnezyum açısından da zenginidir.
1313
MERCİMEK: MERCİMEK (BAKARA, 61)
Discovery Health dergisine göre, mercimek tüketmek vücutta inflamasyonu azaltmaya yardımcı olması nedeniyle romatoid rahatsızlıkla iyi gelir. Yüksek oranda lif içermesi nedeniyle diyabet, insülin direnci ya da hipoglisemi gibi durumlar için oldukça faydalıdır. Hem kan şekeri seviyelerini dengede tutmakta hem de sürekli bir enerji kaynağı olabilmektedir.