DİLEK ATLI
Uludağ Üniversitesi Fotoğraf Amatörleri Topluluğu (UFAT) tarafından düzenlenen 10. Fotograf Günleri’nde gençlerle bir araya gelen fotoğrafçı Laleper Aytek, gençlerin yolunu açmayı önemsediğini belirterek fotoğraf sanatıyla ilgili görüşlerini paylaştı.
Aytek, kadın fotoğrafçıları daha görünür kılmanın gerekliliğine de vurgu yaparak, “Fotoğrafın cinsiyeti olmaz. Fotoğrafı yapan kişinin kadını erkeği olur ancak. Fotoğrafın çekilen değil yapılan bir şey olduğuna inanıyorum” diye konuştu.
BİREYSEL BİR UĞRAŞ…
Koç Üniversitesi Medya ve Görsel Sanatlar Bölümü’nde fotoğraf üzerine dersler veren Aytek, UFAT’ın gerçekleştirdiği etkinliğin önemine işaret ederek, “Fotoğrafları sergilenen 20 katılımcının 11’inin kadın olması çok önemli” dedi.
Türkiye’deki fotoğrafçılığın yüz yıl geriden geldiğini düşünen Aytek, sözlerine şöyle devam etti:
“Türkiye’de fotoğrafçılık 1980’lerin sonuna doğru oluşmaya başladı. Dijital teknolojiyle gelişti. Fotoğraf geleneğimizin gelişmemesinde fotoğraf yarışmalarının kısırlaştıran etkisi ve kadın fotoğrafçıların görmezden gelinmesi var.”
‘PATİKADAN GİDİYORUM…’
Yaklaşık 25 yıldır fotoğrafçılık yapan ve son dört sergisindeki eserleri kitap haline getiren Aytek, kişisel fotoğrafçılık dilini patikadan gidişe benzeterek şunları aktardı:
“Hiç de kusursuz olmayan hayatı olduğu gibi alıyor, bir anı bir kareye sığdırıyor, üç boyutu iki boyuta taşıyoruz. Buradaki üçüncü boyut artık bizim içselleştirdiğimiz ve o kareye aktardığımız yorumumuz. Yıllardır Kız Kulesi’nin fotoğrafı çekilir. Bunun yerine emek, zaman ve tecrübelerimizden oluşturduğumuz ve kendi yolumuzu bulduğumuz yeni fotoğraf kareleri koymalıyız.’