ESKİŞEHİR (İHA) – Eskişehir Emek ve Demokrasi Güçleri adına bir açıklama yapan Av. Ayşegül Kumaş, haksız gözaltıların, baskınların, tutuklama ve davaların, infazların takipçisi olduklarını belirtti. Eskişehir’de Yaşam Bellek ve Kültür Derneği’nde, Emek ve Demokrasi Güçleri adına açıklama yapan Av. Ayşegül Kumaş, Eskişehir’de 26 Temmuz günü Adalar Caddesi’ndeki eylemde 16 kişinin, 1 Ağustos sabahı ise ev baskınları ile 12 kişinin gözaltına alındığını hatırlattı. “Her iki grubun da sistematik olarak yavaş yürütülen soruşturmalar ile iki günden uzun süre gözaltında kaldıktan sonra serbest bırakıldığını” ifade eden Kumaş, “26 Temmuz’da müvekkillerini görmek isteyen avukatların görev yapmaları engellendi, avukatlar karakol girişinden içeri iki saat boyunca alınmadılar ve polisler tarafından tartaklandılar” dedi. “HUKUK BİR BASKI ARACI OLARAK KULLANILMAKTADIR” Gözaltına alınanların bir kısmının sadece sırf o anda evde misafir oldukları için gözaltına alındığını iddia eden Kumaş, şöyle devam etti: “Eskişehir’de de 1 Ağustos günü evleri basılanlar, bir kısım medyanın iddia ettiği gibi ’örgüt üyesi’ olmakla değil, örgüt propagandası yapmakla suçlanmıştır. Fakat öyle ki gözaltına alınanların bir kısmı yalnızca o an baskın yapılan evlerde misafir oldukları için gözaltına alınmıştır. Hatta öyle ki, gözaltına alınmak istenen kişi sırf o gece arkadaşının evinde kaldığı için ev sahiplerinin de evi aranmış ve gözaltına alınmıştır. Yeniden 90’lı yıllardaki refleksine dönen emniyet teşkilatı, delile ulaşmadan kişiden delile ulaşmaya çalışmakta, yargısız infazlar yapmaktadır. Özgürlüklerin kısıtlanması ve günlerce gözaltında hiçbir delil yokken kişilerin tutulması açıktır ki yalnızca bir algı çalışması ve toplumu sindirme girişimidir. Hukuk, bir baskı aracı olarak kullanılmaktadır. 1980’lerde kapalı spor salonları dolusu gözaltılar yapıldığı hafızalardadır, bugün ise AVM büyüklüğündeki karakollar sayesinde spor salonlarını kullanmıyor olsalar da hala aynı mantık, usul ve insan haklarına aykırı hareket edildiği ortadadır.”