Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, partisinin TBMM Grup Toplantısı’nda konuştu.
Erdoğan’ın açıklamalarından satır başları şöyle:
”Sulh dini olan İslamın her türlü kötülüğü yasakladığı, iyiliği, yardımlaşmayı teşvik ettiği ramazan ayını hakkıyla değerlendirebilirsek ne mutlu bizlere. Yakın akrabalarımızdan arkadaşlarımızdan başlayarak küskün dargın kırgın olduğumuz tek bir kişi varsa ramazanı gerçek anlamda idrak edemedik demektir. Müslüman kanı döken İsrail gibi Esed rejimi gibi katil yapılara kalbimizle buz edemiyorsak ramazanımız boşa geçiyor demektir.
Rabbim Türkiye ortak paydası altında hep birlikte toplanmayı nasip etsin diyorum, Suriye’de ülkemize kurulan tuzakları hala göremeyen gözlerin önündeki perdeyi kaldırsın diyorum. Rabbimiz bize defalarca zorluklarla beraber kolaylıkların da olduğunu müjdeliyor. Kutlu dava yolunda bizimle birlikte olan her bir kardeşimize şükranlarımı sunuyorum.
YEREL SEÇİMLER
Türkiye önemli bir seçimi daha geride bıraktı. 50 günlük resmi seçim kampanyamız boyunca Sivas’tan başlayıp Uşak’ta sona eren 59 il mitingi yaptık. Emeğimizin karşılığını da aldık. Toplam oylarda yüzde 51,4 belediye başkanlığı sayısına göre de yüzde 54,2 düzeyinde başarı kazandık. Milletimiz bize 1389 belediyenin 758’inin sorumluluğunu vermiştir. Seçim bitti ama tartışmaları henüz bitmedi.
Bu seçimi önce yaklaşık 20-25 bin arasında bir farkla AK Parti’nin kaybettiği ilan edildi. Biz milli iradeye teslimiyetimiz sebebiyle bu durumu saygıyla karşılamaya hazırdık. İlerleyen saatlerde ve günlerde arkadaşlarımızın yaptığı sandık sonuç tutanaklarıyla geçersiz oylarla itirazlar netleştikçe karşımıza bambaşka bir manzara çıktı. AK Parti’ye oy veren yaklaşık 15 bin seçmenin iradesi alenen gasbedilmiştir. Hatalar yanlışlar diğer partilerde aynı oranlarda yapılmamış sadece AK Parti’nin oylarında belirgin farklılık ortaya çıkmıştır.
”BU YAPILANLARIN HESABINI MİLLİ İRADE HIRSIZLARINDAN SORMAZSAK, MİLLETİMİZ BİZDEN HESAP SORAR”
Aradaki fark neredeyse yarı yarıya azalmamış olsaydı mesele buralara kadar zaten gelmezdi. Hukuksuzluğu bir irade gasbını görmezden gelemeyiz. Gözümüzün önünde tüm çıplaklığıyla duran usulsüzlüğü, daha vahimi bir irade gaspını görmezden gelemeyiz. Seçim gecesinden bugüne kadar yaşanan bu sürecin sebebi işte budur. Biz bu yapılanların hesabını milli irade hırsızlarından sormazsak, milletimiz bizden hesap sorar. Sadece iptal oylarının sayımıyla böylesine büyük bir oy sayısının ortaya çıkması dahi içimize kurt düşürmeye yetmiştir. İstanbul’daki 62 bin sandık görevlisinden 21 bine yakınının kamu görevlileri arasından değil de banka ve özel okul çalışanları arasından seçilmiş olması şüphelerimizi daha da artırdı. İstanbul seçimlerinde organize bir yolsuzluk, tam kanunsuzluk ve usulsüzlük hali olduğuna samimi olarak inanıyoruz. AK Parti’nin sandıktan çıkan sonucu kabullenmemek, hakkı olmayan bir seçimi kazanmış gözükmek gibi bir derdi asla yoktur, olamaz. Biz sadece gasbedilen haklarımızı düzeltmenin peşindeyiz.
”YSK TAM TERSİ YÖNDE KARAR VERMİŞ OLSAYDI BİZ YİNE BUNA UYACAKTIK”
YSK hem bizim hem diğer partilerin temsilcilerini dinlemiş ve kararını ortaya koymuştur. İBB Başkanlığı seçimleri 23 Haziran 2019 Pazar günü yenilenecektir. Kararın ülkemize, milletimize ve İstanbul’umuza hayırlı olmasını diliyoruz. Bu kararı, siyasetçiler olarak sorunlarımızı demokrasi ve hukuk içinde çözme irademizi güçlendirecek, hakemliği milli iradeye bırakacak en doğru adım olarak görüyoruz. YSK tam tersi yönde karar vermiş olsaydı biz yine buna uyacaktık. İstanbul seçimlerinin üzerindeki gölgenin kalkmasını sağlayacak bu kararı, demokrasimizi güçlendirecek önemli bir adım olarak görüyoruz.
”BAZI İŞADAMLARI GRUPLARI BAKTIK Kİ GARİP GARİP AÇIKLAMALAR YAPIYORLAR”
Bazı işadamları grupları baktık ki garip garip açıklamalar yapıyorlar. Bundan sonra da tabii ki bizden bu tavırlarınızla ülkemizin geleceğine yönelik bir normalleşmeyi konuştuğumuz dönemde sizler burada seçim hukukunun işletildiği bir yerde böyle bir açıkmayı yaparsanız bunlar normalleşmeyi getirmez anormalleşmeyi getirir. Yanlış yapıyorsunuz. Önce herkes haddini bilecek. Herkes işini yapacak. İşadamı mı mısın? Sen işini yap sana düşeni sandığında git kullan. Bizim de size bakışımız değişecektir ona göre.”