AYŞEGÜL GÜRAL AKTÜRK
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez, Türkiye’nin bölgede enerjinin ticaret merkezi olma yolunda hızla ilerlediğini söyledi.
Dönmez, dün Merinos Atatürk Kongre Kültür Merkezi’nde düzenlenen toplantıda enerji sektörü ve iş dünyası temsilcileriyle bir araya geldi. Buradaki konuşmasında Türkiye’nin son yıllarda enerji konusunda çok yatırım yaptığını hatırlatan Dönmez, ayrıca özel yatırımlar ve girişimlerin de olduğunu belirtti.
Enerjide Türkiye’nin kurulu gücünü 3 kat artırdığına işaret eden Dönmez, nüfus, ticaret ve sanayinin büyüdüğünü kaydetti. Enerji alanında yatırımların devam edeceğini vurgulayan Dönmez, elektrik üretiminde arz açığının kapatılması için de ciddi reformlar yaptıklarının altını çizdi.
Bakan Dönmez, ‘’Kamu 2003’ten bu yana zorunlu olmadıkça eskiden başlamış yatırımlar hariç arz tarafında yeni bir yatırım yapmıyor. Bugüne kadar 32 bin megavattan 90 bin megavata kadar olan yatırımların büyük kısmını özel sektör yaptı” dedi.
SORUNUMUZ KALMADI
Sadece elektrik üretim tarafına yatırımın yeterli olmayacağını dile getiren Dönmez şöyle devam etti: ‘’Elektriği ürettiniz ama müşteriye, piyasaya taşıyamıyorsanız bunun bir anlamı yok. İletim yatırımlarının yapılması gerekiyor. Şehir içinde bunu dağıtmanız lazım.
Özellikle Bursa gibi son dönemde iç göçe maruz kalmış, normal ülke büyümesinin üzerinde gelişim gösteren şehirlerde rutin ölçeklerde yatırımla hizmetin karşılanamaz. Onun için daha fazla yatırım ihtiyacı oluyor. Ama bugün arz tarafında da iletim tarafında da sorunumuz kalmadı. Yarın belki elektrikli otomobiller çıktığında biz farklı parametrelerle karşı karşıya kalacağız. Yeniden bu şebekelerde hesap kitap yapmamız gerekecek.”
140 BİN KİLOMETRELİK DAĞITIM ŞEBEKESİ
Bakan Dönmez, doğalgazla ilgili çalışmalara yönelik de bilgi verdi. Türkiye’de 2000’li yıllara kadar aralarında Bursa’nın da bulunduğu sadece 5 büyükşehirde doğalgaz kullanıldığını kaydeden Fatih Dönmez, ‘’Merkezde birkaç semtimiz, bir iki ilçemiz doğalgaz kullanırken bugün 4 ilçemiz hariç hemen her ilçemizde, tabii kırsal alanları dışarıda tutarak söylüyorum, Bursa doğalgaz kullanıyor” diye konuştu.
Türkiye’de 2000’li yılların başında 100 bin doğalgaz abonesi bulunduğuna dikkati çeken Dönmez, bugün ise bu rakamın 1 milyona dayandığını ifade etti. Dönmez, ‘’Bugün 81 ilimizin tamamına doğalgazı ulaştırmış durumdayız. 2000’li yılların başında sadece 50 ilçemiz büyükşehirlerde doğalgaz kullanırken, bugün 500 yerleşim birimimiz doğalgaz kullanıyor. Neredeyse 50 milyon vatandaşımız doğalgaz kullanır hale geldi. Yüzde 60’tan bahsediyoruz. Bu şebeke ağını yapmak kolay bir şey değil. 140 bin kilometre bir dağıtım şebekemiz var” dedi.
ÖNEMLİ MESAFE KATETTİK
-Doğalgaz konusunda keşifler sürüyor. Kömür konusunda da keşifler var.
-Maalesef yerli kömürde termik santral gücümüz yeteri kadar yok.
-2 bin megavat civarında bir kurulu gücümüz var. Bunu artırmamız lazım.
-Yerli ve yenilenebilir kaynaklardan elektrik üretimi yüzde 60’a çıktı.
-Nükleer santral projemiz hızla ilerliyor. Yıl sonunda Türk Akım’ın bitecek.
-Kaynak çeşitliliği için rota ve güzergah çeşitliliğine büyük önem veriyoruz. -Türkiye bölgede enerjinin ticaret merkezi olma yolunda hızla ilerliyor.
-Altyapıyı büyük oranda tamamladık. Piyasa işletmeciliğinde mesafe katettik.
BURSA MARKA KENT
Enerji Bakanı Dönmez, Bursa programına Valilik ziyareti ile başladı. Dönmez burada yaptığı konuşmada, Bursa’nın marka şehirlerden biri olduğunu söyledi. Kentin bölgede hem sanayisiyle hem turizmiyle hem tarımıyla öne çıktığını dile getiren Dönmez, ”Gelişen kentlerin enerji alt yapılarıyla ilgili ihtiyaçları bulunuyor.
Artık Bursa’da enerji altyapısıyla ilgili ciddi bir sorunumuz kalmadı. Çok değil bundan 10-15 sene önce sadece merkezde doğalgaz kullanılırken, birçok ilçemizde doğalgaza geçmiş durumdayız. 4 ilçemizde 2020 yılına kadar tamamlayacağız. Bursa büyük oranda doğazgazı hem konutlarda hem sanayide kullanır hale gelmiş olacak” dedi.
Dönmez, Yeni Zelanda’da iki camide yaşanan katliama ilişkin da değerlendirmelerde bulundu. Dönmez, söz konusu terör saldırısını nefretle kınadıklarını belirterek, özellikle son yıllarda Batıda gelişen İslamofobi konusunun üzerinde hassasiyetle durulması gerektiğinin altını çizdi.