İstanbul 7. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmaya, tutuklu sanıklar Aram Hovhannisyan, Artur Ayvazyan ve Serge Mikaelyan ile tutuksuz 6 sanık katıldı. Davanın müdahili Seta Ayda Demirci’yi, avukat Mehmet Oral temsil etti.
Duruşmada, cumhuriyet savcısının bir önceki celsede verdiği mütalaaya karşı diyecekleri sorulan müdahil avukatı Oral, sanıkların ayrı ayrı, “yağma”, “adam öldürme” ve diğer suçlardan, tutuksuz sanıkların da “iştirak” suçundan cezalandırılmasını istedi.
“Amacımız hırsızlıktı”
Tercüman aracılığıyla beyanları sorulan tutuklu sanıklardan Artur Ayvazyan, suç işleme kastının olmadığını, sadece hırsızlık yapmak için kimse olduğunu bilmeden eve gittiklerini belirterek, “Bizim amacımız oradaki kişileri öldürmek değildi. Onlara hiçbir eziyet etmedik, vurmadık. Mütalaayı kabul etmiyorum. Eylemlerimin hırsızlık kapsamında değerlendirilmesi gerekir.” dedi.
Sanık Aram Hovhanisyan ise “Biz herhangi birini öldürmek istemedik, öldürmek isteseydik zaten öldürürdük. Sadece hırsızlık için gitmiştik. Ayrıca bizim maskemiz yoktu. Maktulün eşini bağladım ancak herhangi bir şiddet ve darbe uygulamadık.” ifadesini kullandı.
Tutuklu sanıkların avukatları da müvekkillerinin sadece hırsızlık suçundan cezalandırılmasını talep etti.
Davanın bitirileceği belirtilerek son sözleri sorulan tutuklu sanıklar, maktul öldüğü için çok üzgün ve pişman olduklarını söyledi. Tutuksuz sanıklar da beraatlerine karar verilmesini istedi.
Mahkemenin kararı
Davaya ilişkin kararını açıklayan mahkeme heyeti, tutuklu sanıklar Aram Hovhanisyan, Artur Ayvazyan ve Serge Mikaelyan’ı, Hagop Demirci’yi kasten öldürdükleri gerekçesiyle müebbet hapisle cezalandırırken, bu sanıkların müdahil Seta Ayda Demirci’ye yönelik, “kasten öldürmeye teşebbüs” suçundan 15 yıl, “silahlı yağma” suçundan 10 yıl ve “mala zarar vermek” suçundan da 3 ay 10 gün olmak üzere toplam 25 yıl 3 ay onar gün hapis cezasına çarptırılmasına hükmetti.
Tutuklu sanıklarla ilgili “konut dokunulmazlığını ihlal” suçundan ise “yağma” suçu kapsamında değerlendirdiği için herhangi bir karar vermeye yer olmadığına hükmeden heyet, tutuksuz sanıklardan 3’ünün, “yağmaya yardım etmek”, 6’sının ise “suçluyu kayırma, suç delillerini yok etme, gizleme veya değiştirme” suçlarından, inandırıcı ve kesin delil elde edilemediği gerekçesiyle beraatlerini kararlaştırdı.
İddianameden
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan iddianamede, Hagop Demirci ile eşi Seta Ayda Demirci’nin Şişli’de ikamet ettikleri belirtilerek, olayın asli failleri Aram Hovhannisyan, Artur Ayvazyan, Serge Mikaelyan ile olaydan sonra kaçan sanık Hmayak Hovhannisyan arasında sıkı arkadaşlık ilişkileri bulunduğu, maktulün evinde temizlikçilik yapan sanıklar Arevhat Stephanyan ve Amalya Sukıasyan’dan maktul ve eşinin yüklü miktarda parasıyla ziynet eşyası olduğunu öğrenip hırsızlık yapmaya karar verdikleri ve 6 Şubat 2016’da saat 04.00 sıralarında sanık Hmayak Hovhannisyan’ın kullandığı kiralık araçla olay mahalline geldikleri aktarıldı.
Uyanan Hagop Demirci’nin kapıyı açması üzerine sanıkların içeriye girdiği ve maktulün ağzını bantlayıp el ve ayaklarını “domuz bağı” diye tabir edilen biçimde bağladığı bilgisi verilen iddianamede, kasayı açmak üzere yatak odasına geçen sanıkların, bu sırada Seta Ayda Demirci’nin de uyanması üzerine onu da “domuz bağı” yöntemiyle bağladığı bildirildi.
Sanıkların kasadaki yaklaşık 200 bin dolar ile toplam değeri 258 bin lira olan ziynet eşyasını alarak binayı terk ettikleri belirtilen iddianamede, olay yerine gelen ekiplerin mağdur Seta Ayda Demirci’nin bilincini açık halde, maktul Hagop Demirci’nin ise baş kısmını morarmış halde bulduğu anlatılarak, Hagop Demirci’nin kaldırıldığı hastanede hayatını kaybettiği kaydedildi.