Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Brüksel’de yapılan Türkiye-AB Yüksek Düzeyli Siyasi Diyalog Toplantısı’nın ardından düzenlenen basın toplantısında, “Gazeteci kimliğine sahip olmak her türlü suçu işlemeyi meşru göstermez veya başka bir meslek de olabilir. Hain darbe girişiminin içinde bulunan ve bu darbe girişimine aktif destek veren kim olursa olsun, ister gazeteci ister asker ister polis ister siyasetçi fark etmez, hepsi aynı, birini diğerinden ayıramayız. O yüzden gerçek demokratik muhalefetle teröre destek verenler ayırımını bilmezsek o zaman sorun orada başlar. Bunu çok iyi bir şekilde tespit edip ayırt etmek lazım. Bu konularda her türlü bilgiyi biz AB’ye vermeye, bilgiyi paylaşmaya hazırız, bugüne kadar yaptığımız gibi bundan sonraki süreçte de yapacağız.” dedi.
Çavuşoğlu, “Terör örgütleri ile mücadele ediyoruz. Elbette bir darbe girişimine maruz kaldık. AB’den de yeterince destek görmedik. Bir yıl sonra yeterince destek görmeye başladık; o da açıklamalarla. Bunlarla mücadele ediyoruz. Bunlarla mücadele yaparken attığınız adımlar, alınan tedbirleri hukuk içinde yapmaya çalıştık varsa bir hata bunu da düzeltiyoruz. Olağanüstü hal de Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’ne uygun bir şekilde gerçekleştirildi. Yani olağanüstü hal kararı tıpkı Fransa’nın yaptığı gibi.” dedi.
Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu, “Bu örgütün (Uluslararası Af Örgütü) başındaki Taner Kılıç, FETÖ’nün, yani bizdeki darbe girişiminde bulunan FETÖ’nün, FETÖ üyelerinin kullandığı Bylock programını kullanmış telefonda ve buradan da FETÖ’nün yurt dışındaki üyeleriyle, üst düzey yöneticileriyle görüşme yapmış. Bunun tutuklanması, Türkiye’nin Uluslararası Af Örgütüne karşı olduğu anlamına gelmez, şahısla ilgilidir.” dedi.