İki takımın da savunmalarıyla ön plana çıktığı maçın başında dış atışlardan istediği isabetleri bulamayan Darüşşafaka, dördüncü dakikayı 6-4 geride geçti.
Ardından Wilbekin, Sant-Ross ve Muhammed Baygül ile üst üste 3 sayılık basketler bulan ve öne geçen Darüşşafaka, 7. dakika içinde skoru 13-9’a getirdi.
Kalan bölümde boyalı alandan bulduğu sayılarla farkı azaltmaya çalışan Lokomotiv Kuban’a Kidd, Cummings, Johnson ve Wilbekin ile cevap veren Darüşşafaka, ilk periyodu 21-17 önde tamamladı.
Darüşşafaka, ikinci çeyreğin ilk bölümünde Wilbekin’in hem hücum hem de savunmada sergilediği etkili performansla 15. dakika içinde farkı 6 sayıya çıkardı: 27-21.
Boyalı alandan skor üretemeyen ve dış atışlara kalan Darüşşafaka karşısında pota altını Qvale ile iyi kullanan Lokomotiv Kuban, çeyreğin bitimine 46 saniye kala beraberliği sağladı: 33-33. Ardından Wilbekin ve Kartal Özmızrak ile 3 sayı çizgisinin gerisinden peş peşe basketler bulan Darüşşafaka, soyunma odasına 39-33 önde gitti.
İkinci yarının başında iki takım da skor üretmekte zorlandı. Etkili savunmasıyla rakibinin kolay sayı bulmasına izin vermeyen Darüşşafaka, 8-0’lık seri yakalayarak 27. dakikada farkı 12 sayıya çıkardı: 49-37. Lokomotiv Kuban, Ragland’ın üst üste kaydettiği 7 sayıyla 29. dakikada farkı 5’e indirdi: 49-44. Kalan bölümde Wilbekin ile serbest atış çizgisinden arka arkaya sayılar bulan Darüşşafaka, final periyoduna 10 sayılık avantajla (55-45) girdi.
Son çeyreğin ilk 5 dakikasında iki takım da sadece 3’er sayı bulurken, 35. dakika Darüşşafaka’nın 58-48 üstünlüğüyle geçildi.
Babb, Ragland ve Qvale’nin sayılarıyla 6-0’lık seri yapan Lokomotiv Kuban, 38. dakikada farkı 4’e düşürdü: 58-54. Son 2 dakikaya Wilbekin’ın 3 sayılık basketiyle 61-54 önde giren Darüşşafaka, son anlarda hata yapmadı ve karşılaşmayı 67-59 kazandı.
Darüşşafaka, bu sonuçla tarihinde ilk kez Avrupa kupasını müzesine götürdü.