Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, “Hem kendi şahsım, bir Bakan olarak hem de hükümetimizin Başbakanı Davutoğlu’nu yıpratacak, kamuoyunda yıpranmasına yol açabilecek her türlü tehlikeye karşı savunurum” dedi.
Başbakan Yardımcısı Arınç, Hacı Bayram Veli Konferans Salonu’nda Yeni Dünya Vakfı tarafından düzenlenen ‘İslam Dünyası Seminerleri’ne katıldı. Arınç, Konferans Salonu çıkışında gazetecilerin sorularını cevapladı.
Arınç, hükümet ile Cumhurbaşkanı arasında çözüm süreci konusunda ayrılık olduğu iddialarına karşılık, “Benim dünkü konuşmalarımın iyi niyetli, yapıcı olduğunu düşünüyorum. Bundan kimsenin memnuniyetsizlik duyması mümkün değil” ifadelerini kullandı.
Hükümet üyeleri ile temas edip etmediğinin sorulması üzerine ise Arınç, şöyle cevap verdi:
“Biz her zaman görüşüyoruz. Yani gazetelerimizin, basınımızın ‘bir ayrılık mı var, bir farklılık mı var’ sormasını garip karşılamam. Olup biteler her şey herkesin gözü önünde oluyor. Ben bir hükümet üyesiyim, benim bir Başbakanım var. Hükümet yedi aydan beri ülkeyi yönetiyor. İnşallah iki ay sonra seçimlere gideceğiz. 7 Haziran’dan sonra da Sayın Davutoğlu liderliğindeki hükümetimizi görevine devam edecek. Hem kendi şahsım, bir Bakan olarak hem de hükümetimizin Başbakanı Davutoğlu’nu yıpratacak, kamuoyunda yıpranmasına yol açabilecek her türlü tehlikeye karşı savunurum.”
Arınç, şöyle devam etti:
“Hükümetimiz, partimiz seçime giriyor. Seçime girerken güçlü bir görüntü, güçlü bir karar mekanizmasını halkımız arzu eder ve bilir. Esasen buna gölge düşürmeye kimsenin hakkı yoktur. Muhalefetin ekmeğine yağ sürecek davranışta hiç birimizi bulunmamalıyız. Bizim Sayın Cumhurbaşkanı’na saygımız da, sevgimiz de hiçbir zaman eksilmedi. 12 yıl Başbakanlığımızı yaptı. Çok başarılı bir seçimle de halkımızın seçtiği Cumhurbaşkanı oldu. Hükümetimizin sorumluluğu vardır. Hükümetimizin hem Meclis içindeki denetime karşı hem de halkımıza karşı sorumluluğu vardır. Ülkeyi yöneten hükümetse, hükümetin alacağı kararlarda, yaptığı icraatlarda çok güçlü olması ve bu gücün millet tarafından bilinmesi gerekir.
Sayın Cumhurbaşkanımızın ikazlarına, irşatlarına, önerilerine, tekliflerine yeri geldiği zaman eleştirilerine ihtiyacımız var. Eleştiri mekanizmasının gazetecilere karşı, ekran önünde itham edercesine veya hükümeti güçsüz göstermek gibi şeklinde anlayabilecek de düşünüldüğünde bir kısım insanlar tarafından, yanlış anlaşılmalara yol açmaması lazım. Dünkü konuşmalarının iyi niyetli bir çaba olarak görülmesini istiyorum. Dün hükümetimizle Sayın Cumhurbaşkanı arasında iyi ilişkilerin en iyi düzeyde devam edeceği konusunda bir örnek oldu. Herkes çok mutlu olsun. Cumhurbaşkanımızı seviyoruz, onun gücünü biliyoruz. Ama bu ülkede bir hükümet var. Bu hükümet seçime gidecek. İnşallah 7 Haziran’dan sonra daha güçlü şekilde yoluna devam edecek. Bu gücümüzün herkes tarafından bilinmesinde yarar var”