Malkoç, İskenderun Teknik Üniversitesi (İSTE) Yazıcı Kültür Merkezi’nde “Yeni Anayasa ve 2023 Vizyonu” konulu konferansta, kamuoyu araştırmalarında, 1982 Anayasası’nın değişmesi ve yeni anayasa yazılması konusunda toplumun yüzde 90’ının aynı görüşte olduğunu söyledi.
Bazı vatandaşların “Başkanlık Sistemi” kavramından hoşlanmadığını, kendisinin ise buna “Cumhurbaşkanlığı Sistemi” dediğini belirten Malkoç, “Biz 2023 yılında cumhuriyetimizin 100. yılında dünyadaki ilk 10 ülke arasına girmeyi hedefledik. Bunu Cumhurbaşkanımız ve devletin yetkilileri de ifade etti. Bilimden teknolojiye, sağlıktan eğitime, iş güvenliğinden savunma sanayisine kadar aklınıza ne geliyorsa bunu 78 milyonun önüne koyduk ve inşallah başaracağız” diye konuştu.
Malkoç, üniversite mezunlarının iş bulabilmesi için ülke üretiminin artması, üretimin artması için de anayasanın mutlaka yenilenmesi gerektiğinin dile getirerek, şöyle konuştu:
“Amerikalılar ‘Başkanlık Sistemi’ diyor. Fransızlar da ‘Yarı Başkanlık Sistemi’ diyor. Biz ‘Cumhurbaşkanlığı Sistemi’ diyeceğiz. Bu sistem yerli ve milli olacak. Fransa bunalımdan çıkışını ‘Yarı Başkanlık’ sisteminde buldu. Şimdi yerli milli anayasa derken biz bizim yaşadığımız sıkıntıları Amerikalılar, Almanlar ya da Fransızlar yaşamamış. Biz kendimiz yaşadık. Kendimizin yaşadığı bu sıkıntılara çözüm bulurken bu çözümden de yerli ve milli anayasa bulacağız. ‘Başkanlık Sistemi’ diyince Amerika modeli mi olacak? Meksika modeli mi olacak? diyorlar biz sistemimizi kurarken dünyada insanlığın bütün tecrübelerinden elbette faydalanacağız. Bu anlamdaki uluslararası hukuk ve metinlerinden faydalanacağız. Ne Amerikan modeli, ne de Meksika modeli. Allah aşkına Amerika Kıtası ne zaman bulundu? 16. yüzyılda değil mi? Peki bu bahsettiğimiz Amerika Devleti, Arjantin, Meksika bunların tarihi ne kadar? En kabadayısı Amerika Birleşik Devletleri herhalde 200 yılı yeni geçti. Onların devlet olarak ortaya çıkışı daha 200 yıl. Bizim Osmanlı’nın gerilemesi, çözülmesi 300 yıl sürdü.”
Eşitlik ve adaletin önemine değinen Malkoç, “İnsanlar arasında en önemli şey: din, dil, ırk ayrımı yapmadan yaşamaktır. Bunun için Fransalara, İngilterelere gitmeye gerek var mı? Bizim 800 yıl önce Yunus Emremiz söylemiş, çok da yalın söylemiş, herkesin anlayacağı şekilde ‘Biz yaradılanı severiz, yaradandan ötürü’ bunu anayasanın girişine yazacaksın” ifadelerini kullandı.