Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, açılışını gerçekleştirdiği Taksim Camisi’ndeki cuma namazının ardından açıklamalarda bulundu…
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın açıklamalarının satır başları şöyle:
“Bugün bizleri burada bir araya getiren Rabbimize hamdü senalar ediyorum. Heyecanımıza ortak olmak üzere aramızda bulunan misafirlere hoş geldiniz diyorum. Sudan nere, Taksim nere. Bu aşk başka bir aşk.
Taksim Camimizin İstanbul’umuz, ülkemiz ve İslam alemi için hayırlı olmasını diliyorum. Sur Yapı’nın sahipleri başta olmak üzere mimarından sanatçısına, işçisine kadar herkese şükranlarımı sunuyorum.
Taksim Cami bizim dünyamızda farklı bir öneme sahipti. Caminin yerinde mescit bile yok, burada maalesef cami yapımına müsaade yok. Adeta kümes gibi bir yerde, gazeteler üzerinde müminler namazların eda etmeye çalışıyorlardı. 40’lı, 50’li yıllardan bugünlere kimler geldi kimler geçti. Taksim Meydanı, İstiklal Caddesi ve Tarlabaşı Bulvarı’nın kesişim noktasında Kuran nidaları kıyamete kadar eksik olmayacaktır.
Mimarisiyle Beyoğlu’na uyumuyla, mühendisliğiyle sayılı projeler arasında yer alan camimiz İstanbul’un seçtik yapıları arasında yerini almıştır. Taksim Cami İstanbul en önemli kültür-sanat merkezlerinden birisi de olacaktır. Taksim Cami’ni bir süre önce yeniden ibadete açtığımız Ayasofya Cami Kebir’ine verdiğimiz bir selam, İstanbul’un fethinin 568’inci yıldönümüne bir hediye olarak görüyorum. Bu vesileyle şehr-i İstanbul’u medeniyet mirasımıza katan Fatih Sultan Mehmed hanı bir daha yad ediyorum. Aziz şehitlerimizin her birine rahmet diliyorum.
Taksim Cami 1,5 asırlık bir mücadelenin ardından İstanbul’umuza kazandırılmıştır. Bu meydanda bir cami inşa fikri 93 Harbi diye geçen Osmanlı-Rus Harbi yıllarına kadar uzanır. Ülkemizin Kurtuluş Savaşı yıllarında da yeniden gündeme gelmiştir. Bölgedeki pek çok kiliseye karşılık, Ağacami’nin Taksim’e selam verdiğini gören Nazım Hikmet, bu tabloyu dizelere dökmüştür.
Demokrat Parti’nin iktidara gelmesiyle Taksim Cami arayışları hız kazanmıştır. somut adım atılamadan 27 Mayıs darbesi gerçekleşmiştir. 1965 yılında Süleyman Demirel, caminin inşası için arsanın devrini sağlamıştır. Bu tahsis CHP’li belediyenin mahkemeye götürmesiyle durdurulmuştur. Bakanlar Kurulu kararı ise 12 Eylül darbecileri tarafından iptal edilmiştir. Rahmetli Özal’ın başbakanlığı döneminde Elmas ailesi kendisine başvurarak niyetlerini söylemişlerse de şartlar uygun olmadığını netice alamamışlardır.
İBB Başkanlığına seçildiğimde verdiğimiz sözlerden birisi de bu caminin inşasını gerçekleştirmekti. 28 Şubat ve sonrası gelişmeler nedeniyle bu sözümüzü yerine getiremedik. 2013 yılında tekrar harekete geçtiğimizde de karşımızda Gezi olaylarını bulduk. O teröristlerin karşımıza dikildiği zaman.