PAGEV açıklamasına göre, AB ve Dünya Ticaret Örgütü’ne (DTÖ) üye ülkelerin 2014 yılında başlattığı, çevresel ürün ticaretine uluslararası serbestlik kazandıracak “Çevresel Ürünler Anlaşması-EGA” görüşmelerinde ülkeler hızla yol alıyor.
Türk plastik sektörünün, uzun yıllardır plastiklerin en çevreci ürünler olduğunu vurguladığı, ancak tartışmaların hiç son bulmadığı belirtilen açıklamada, “Ancak plastiğin ‘çevreci’ olduğu AB ve Dünya Ticaret Örgütü’ne üye ülkelerce teyit edildi. Çevreci ürünlerin gümrük vergisiz ticaretine olanak sağlayacak anlaşma kapsamına başta geri dönüşümlü olmak üzere birçok plastik ürünü alınacak” ifadelerine yer verildi.
AB, ABD, Avustralya, Kanada, Çin, Kosta Rika, Hong Kong, Japonya, Güney Kore, Yeni Zelanda, Norveç, Singapur, İsviçre ve Türkiye’nin dahil olacağı anlaşma çerçevesinde oluşturulacak listeye, geri dönüştürülebilir özelliğiyle anlaşma kriterlerine uyum sağlayan “plastik” ürünler de dahil edilecek.
Çevresel ürün, DTÖ, OECD ve diğer ilgili uluslararası kuruluşlarca “üretim sürecinin ne kadar çevresel olduğuna bakılmaksızın bir nihai ürünün çevrenin korunmasını sağlaması”, “nihai ürünün fonksiyonuna bakılmaksızın bir ürünün üretim süreçlerinin çevreye zarar vermeyecek yöntemlere dayanması”, “karbon ve eşdeğeri emisyonlarını azaltması”, “enerji verimliliğini ve yenilenebilir enerji kaynaklarının kullanımını kolaylaştırması” olarak tanımlanıyor.
“Geri dönüşümlü plastik hammaddesi ithalatının önündeki engeller kalkacak”
Açıklamada görüşlerine yer verilen PAGEV Yönetim Kurulu Başkanı Yavuz Eroğlu, Türk plastik sektörü olarak ürünler konusunda kamuoyunda oluşturulmaya çalışılan olumsuz algıyla sürekli mücadele ettiklerini vurguladı.
Türkiye’nin de aralarında bulunduğu AB ve DTÖ üyesi ülkeler tarafından yürütülen EGA anlaşması çalışmalarında, plastik geri dönüşüm ve atık malzemelerin vergisinin sıfırlanması yönünde bir öneri yer aldığını belirten Eroğlu, şöyle devam etti:
“Böylece sürekli dile getirdiğimiz, plastiğin geri dönüşüm özelliği sayesinde yüzyılımızın en çevreci maddesi olduğu tezimiz bu anlaşmayla bir kez daha doğrulanmış oldu. EGA anlaşması, plastik sektörüyle birlikte çevreci ürünlere sahip olan diğer birçok sektörü de yakından ilgilendiriyor. Sektörlerimiz uluslararası ticaretlerini DTÖ kurallarına uygun olarak yapıyor. EGA anlaşmasıyla ilgili müzakerelerin tamamlanması elbette belli bir süreç alacak. Ancak gelinen nokta sektörümüz açısından oldukça önemli.”
Eroğlu, uzun yıllardır geri dönüşümlü hammaddenin ithalatı konusunda tereddütlerin söz konusu olduğunu belirterek, anlaşma imzalandığında sektör temsilcilerinin rahatlıkla anlaşmanın taraf ülkelerinden geri dönüşümlü hammadde ve çevreci plastik mamulleri gümrük vergisiz ithal edebileceğini aktardı.
Aynı şekilde plastik sektörü olarak bu tür ürünleri yine gümrüksüz olarak taraf ülkelere ihraç edebileceklerine dikkati çeken Eroğlu, şunları kaydetti:
“Böylece uluslararası ticaretimiz önemli bir ivme kazanacaktır. Ayrıca bir noktaya daha değinmek istiyorum. Gümrük vergisiz ticaretin gerçekleştirilebileceği yeni ürünler konusunda da Ekonomi Bakanlığımız ile çalışıyoruz. Plastikler bir bütün olarak karbon emisyonunu azaltan çevreci ürünler olması sebebi ile kapsam çok daha genişletilebilir. Türkiye için biyoteknolojinin önemi de düşünüldüğünde bu anlaşmaya taraf olmamız ve bu tür ürünlerin ticaretini liberalleştirmemiz de çok önemli. Süreçlerin hızla ilerleyerek anlaşmanın bir an önce uygulamaya konulması sektör olarak en büyük temennimiz.”