Araştırmacılar tarafından yılda 40 – 50 kilometre alana yayıldığı belirtilen zararlı, 6 yıl aradan sonra Karacabey’in Kurşunlu Mahallesi’ndeki kestane ağaçlarını da tehdit etmeye başladı.
Bu zararlının ilk önce Çin’de ve daha sonra da İtalya’da boy gösterdiğini belirten araştırmacılar, önce Yalova’da daha sonra da Bursa ve Karacabey’deki kestane ağaçlarına darbe vurduğunu belirtti. Söz konusu zararlı arıların Yalova’ya gemilerle yurtdışından kerestelerle geldiği tahmin ediliyor.
KESTANE AĞAÇLARINDA YOK OLMA TEHLİKESİ
Kurşunlu Mahallesi’nden Ziraat Odası Delegesi Gürsel Şükür isimli kestane üreticisi, bu zararlının önüne geçilmediği takdirde kestane ağaçlarının yok olmayla karşı karşıya kaldığını söyledi. Şükür, geçen yıl Kurşunlu’da görülen bu zararlıya karşı ferdi mücadelenin yanı sıra Orman Bölge Müdürlüğü’nden gelen yetkililerce de bir mücadele başlatıldığını anlattı.
“KESTANE ÜRETİMİ BÜYÜK TEHDİT ALTINDA KALIR”
Gürsel Şükür, “Bölge Müdürlüğü, bu zararlıya karşı herhangi bir ilaç olmadığını savundu. Ancak, gal arısına karşı ‘terminatör’ adı altında böcek üretildi. Bu böcekler, zararlının lavlalarını yiyerek üremesini engelliyor. Geçen sezon bu mücadele için sadece 30 adet böceğin çevreye salındığını öğrendik. Ancak bu yetersiz bir sayıdır. Çünkü gal arısının üremesinin önüne geçilemedi. Orman Müdürlüğü, biz kestane üreticilerine bu yıl 10 bin adet söz konusu böcekten salınacağının haberini verdi. Bu zararlının yok edilmesi lazım. Aksi halde Karacabey’de kestane üretimi büyük tehdit altında kalır. Devletimizden bu konuda kararlı bir mücadele bekliyoruz” dedi.
- 5 yıl önce İtalya’dan gemilerle geldiler! Hızla yayılıyorlar
- Bursa’da katil arılar 20 bin ağacı kuruttu
Kurşunlu’da 2007 yılında başlayan kestane ağacı aşılamasında günümüze kadar 40 bin ağacın aşılandığı kaydedildi. Üretici kestane üretiminden memnun olduğunu ancak bu zararlının yok edilmemesi durumunda tehlikenin her geçen gün artacağına işaret ediyor.
İlacı olmayan bir zararlı olan gal arısına karşı tarım ilaçlarıyla tedbir alınmaya çalışılıyor. Ancak bu da hem maddi külfet getiriyor, hem de zararlının önüne geçilemiyor.
