Olay Gazetesi Bursa

Bursaspor ya tarih yazacak ya da tarih olacak!

Bursaspor'da galibiyet özlemi ve sıkıntılı günler devam ediyor... Olay Yazarları Erdal Akçay, Emre Kurtbay ve Ertan Erkuvvet dünkü Bucaspor mağlubiyetini ve yeşil beyazlı takımın son durumunu değerlendirdi...

Akçay, yazısında şu ifadeleri kullandı:

Bursaspor ne yazık ki kurtuluşun fitilini yakma adına çok kritik öneme sahip maçta dün Bucaspor 1928’e 2 golle teslim oldu.

Son 16 maçta 12 yenilgi, 4 beraberlik alan ve ligde kalma umudu pamuk ipliğine bağlı yeşil beyazlı takımın işi daha da zora girdi.

Yüzüncü Yıl Atatürk Stadı’na koşan yeşil beyazlı renklere gönül vermiş taraftarın desteğiyle maça başlayan Bursaspor, 2.Lig’in üzerinde kadroya sahip Bucaspor 1928 karşısında bulduğu net fırsatları gole çeviremezken, yaşlı kurtların cezayı kesmesine de engel olamadı.

Bugünkü tablonun faturasını elbette bu gencecik çocuklara kesecek değiliz. Ancak Furkan Emre, Çağatay, Ertuğrul, Berat, Deniz ve Bilal gibi ağabeyi pozisyonundaki isimler tüm takımı önlerindeki 5 maça odaklamalı.

Çarşamba günü Adıyaman FK deplasmanı ile başlayacak, gelecek pazar yine Bursa’da Serik Belediye maçı ile devam edecek, ardından, Kırşehir FSK(D), Kırklarelispor (İ) ve Zonguldak Kömür (D) karşılaşmalarından 5’te 5 ile ayrılmaktan başka çare kalmadı. Ancak bu gerçekleşirse kalan 5 maçta kurtuluş umudu doğabilir.

Olay Yazarı Erdal Akçay’ın yazısının tamamı için tıklayın…

 

Kurtbay, yazısında şu ifadeleri kullandı:

Lige tutunma umutlarını mucizelere bırakan Bursaspor, 15 maçlık galibiyet hasretine dün de son veremedi. Yeşil beyazlılar, TFF 2. Lig Beyaz Grup 28. hafta maçında sahasında ağırladığı güçlü rakibi Bucaspor 1928’e 2-0 mağlup olarak haftayı 13 puanla yine son sırada tamamladı.

Açık konuşayım; Bucaspor karşısında galibiyet için çok beklentim yoktu. Erken gelen gol sonrası takımın diğer maçlardaki gibi oyundan düşeceğini düşünmüştüm. Lakin Bursasporlu futbolcular, iyi bir reaksiyon verdi. Yakalanan net pozisyonlar var. Belki biri gol olsa maçın gidişatı daha farklı olabilirdi.

Mücadele anlamında rakipten geri kalmadı yeşil beyazlı oyuncular. Dünkü maç özelinde farkı tecrübeli oyuncuların getirdiğini net bir şekilde söyleyebilirim. Ama maçın geneline bakarsak Bursaspor’un en azından 1 puanı kesinlikle hak ettiğini düşünüyorum.

Geride kalan maçlarda pozisyon bulma zorluğundan bahsediyorduk. Dünkü mücadelede bunu zaman zaman çok iyi yaptı takım lakin bu kez de sonuçlandırmada sıkıntı büyük olunca mağlubiyet kaçınılmaz oldu.

Puan farkı 14 oldu düşme hattının üzerindeki takımlarla. Buradan geri dönüş olur mu, pek zannetmiyorum.

Zira 16 maçtır kazanamayan bir takımdan bahsediyoruz. Umudumuz iyice tükeniyor, kendimizi malum sona hazırlıyoruz. Çarşamba günü deplasmanda oynanacak Adıyaman FK maçı da kazanılmazsa artık iyice havlu atarız.

Olay Yazarı Emre Kutbay’ın yazısının tamamı için tıklayın…

 

Erkuvvet, yazısında şu ifadeleri kullandı:

Bursaspor puan kaybına tahammülü olmadığı bir maça çıktı dün. Karşısındaki Bucaspor 1928 birçoğu Süper Lig tecrübesi yaşamış isimlerden oluşan bir 11’le çıktı sahaya.

Böylesi zorlu bir rakip karşısında aslında maça hiç de fena başlamadı Bursaspor’un gençleri. Ancak 11. dakikada savunma derinliğinin bir anlık kayboluşuyla topu kalesinde görmekten de kurtulamadı yeşil beyazlı takım.

Bu sonuçtan sonra Bursaspor’un 14 puan farkı, 10 haftada kapatıp lige tutunabileceğini düşünmek fazlasıyla ütopik olur.

Bu tabloda herkesin payı var belki ancak en azı herhalde mevcut yönetimindir.

Şimdi gerçekten iyi niyetle çalıştığını gördüğümüz Sinan Bür yönetiminin mayısta yapılacak kongreye kadar gelecek sezon için neler yapılması gerektiğini çok iyi bir şekilde analiz ederek, kurtuluşun reçetesini genel kurul üyelerine ve aday olacaklara sunması gerek.

Çünkü 3. Lig’e 1,5 milyar liraya yakın bir borçla düşmüş, kadrosu 3. Lig için bile son derece yetersiz olan bir kulübün bu bataktan çıkışı bir kaç kişinin çabasıyla olmaz.

Birilerinin hareketi başlatması gerek.

Birlik olmadan kimsenin kılını kıpırdatmaya niyeti yok çünkü.

Ya ağalar beyler bu kulübe sahip çıkacak ya da hep birlikte koca çınarın yok oluşunu seyredeceğiz.

Yani ya tarih olacağız ya da tarih yazacağız.

Her iki potansiyel de bu kentte var!

Olay Yazarı Ertan Erkuvvet’in yazısının tamamı için tıklayın…