Kaya, yazısında şu ifadeleri kullandı:
Pandemide kâr rekorları kırdılar.
Ekonomik krizde stokçuluk iddialarıyla gündeme gelen bazıları ise vatandaşın doğal olarak öfkesini kazandılar.
Market zincirlerinden söz ediyoruz.
Mali şartların ağırlaşmasından ötürü daha hassas davranmaları hususuna dikkat çekmek istiyoruz.
Bursa kökenli olmasalar da çeşitli kampanyalar ve sosyal sorumluluk projeleriyle hem kente hem de yurttaşa destek olanları ayrı tutuyoruz.
Yine şehrimizden çıkan duyarlılık sahibi marketleri de elbette eleştirmiyoruz.
Ancak şu konjonktürde para üstü bile vermekten imtina edenleri kendilerini gözden geçirmeye davet etmemiz gerektiğine inanıyoruz.
50 kuruşun altında para üstünü ödemeyenleri mutlaka uyarın, hakkınızı isteyin.
Her şeyden önce suç işlediklerini bilin.
Vatandaşlık bilinciyle hareket ederek mutlaka ilgili birimlere şikayet de edin.
Etiket oyunları, bayat ve çürük satılan ürünler, kredi kartından mükerrer çekimler…
Bunlara dair şikâyetleri internette çok okuduk da para üstü vermemeyi normalleştiren çalışanlara sahip marketlerin varlığına şaşırdık doğrusu.
Keşke otopark değnekçiliğine gösterdiğiniz ilginin birazını marketlerinizde bozuk para bulundurmaya da ayırsanız.
Böylelikle belki hakkını isteyen vatandaşa al sana 1 lira verelim deme aymazlığına kalkışmazsınız.
Piyasada kuruş bulmak zorsa fiyatları yukarı değil aşağı yönlü yuvarlayınız.
İnsanların çoğunun ay sonunu getiremediği bir zahmet aklınızdan çıkarmayınız.