Tarihi ve doğal güzellikleri bakımından zengin olan Bursa, sonbaharın gelmesiyle birlikte yaprakların sarı, kızıl ve turuncuya dönüştüğü bir renk cümbüşüne dönüşüyor.
Şehir; ‘hazan mevsimi’ olarak adlandırılan sonbaharda doğayla baş başa kalmak ve tarihi dokuyu keşfetmek isteyenler için de birçok seçenek sunarken, olay.com.tr muhabiri Sercan Yavuz, Bursa’da sonbaharın büyüleyici renkleriyle dolu harika rotaları sizler için derledi.
İşte Bursa’da sonbaharda gezilecek yerler:
Uludağ
1961’de Milli Park ilan edilen, Türkiye’nin kayak ve kış turizminin önemli merkezlerinden Uludağ, sonbaharda sarı ve yeşilin tonlarıyla muhteşem bir renk cümbüşü sunuyor.
Temiz hava eşliğinde yapılan yürüyüşler, ziyaretçilere huzurlu bir atmosfer sağlarken, ormanların sunduğu güzellikler fotoğraf tutkunları için eşsiz manzaralar oluşturuyor.
Hafta sonları, Uludağ, piknik ve doğa etkinlikleriyle dolup taşıyor, bu dağ sonbaharın tadını çıkarmak isteyenler için kaçırılmaması gereken bir destinasyon.
Soğanlı Botanik Parkı
Soğanlı Botanik Park, sonbaharın gelmesiyle birlikte oluşan renk cümbüşüyle ziyaretçileri kendine hayran bırakıyor. Şehir merkezine yakın bir konumda yer alan park, şehrin yeşil alan ihtiyacını karşılamak ve oksijen kaynağı oluşturmak amacıyla 1998 yılında Büyükşehir Belediyesi tarafından hayata geçiridi.
Tablo güzelliğindeki manzaralarıyla ziyaretçileri kendine çeken parkta; Japon, İngiliz ve Fransız bahçelerinin yanı sıra yürüyüş parkurları ve spor alanları da mevcut.
Hafta sonlarını doğa içinde değerlendirmek isteyenlerin tercih ettiği Botanik Park, hem spor hem de dinlenme imkanı sunuyor. Bu park aynı zamanda doğa fotoğrafçılarının da ilgi odağı haline gelmiş durumda.
Gölyazı
Nilüfer ilçesinde, Uluabat Gölü kıyısındaki Gölyazı Mahallesi, sonbaharın büyüleyici atmosferiyle ziyaretçilerini adeta kendine çekiyor. Küçük bir yarımada üzerinde yer alan bu tarih kokan mahalle, antik Yunan kenti “Apollonia Ad Rhyndacum” kalıntıları üzerine kurulmuş ve Türklerle Rumların ortak tarihine ışık tutan zengin bir geçmişe sahip.
SİT alanı ilan edilerek koruma altına alınan Gölyazı, Bursa’nın en önemli antik yerleşimlerinden biri olarak biliniyor. Özellikle hafta sonları yerli ve yabancı turistlerin yoğun ilgisiyle karşılaşan bu tarihi mahalle, ziyaretçilerine geçmiş ile günümüzü harmanlayan eşsiz bir yolculuk fırsatı sunuyor. Gölyazı, her adımda keşfedilmeyi bekleyen tarihiyle büyüleyici bir deneyim vadediyor.
Suuçtu Şelalesi
Mustafakemalpaşa ilçesinde, fay hattının kırılması sonucu oluşan Suuçtu Şelalesi, sonbaharda doğanın yeşil ve sarı tonlarına bürünerek ayrı bir güzellik sunuyor. Çataltepe mevkisinde, Karadere altındaki fay hattının çökmesiyle meydana gelen bu etkileyici doğa harikası, ilçe merkezine 22 kilometre, Bursa’ya ise 125 kilometre uzaklıkta bulunuyor.
38 metre yükseklikten, granit metamorfik kayalar üzerinden dökülen şelale, etkileyici sesi ve muhteşem manzarasıyla ziyaretçilerini kendine hayran bırakıyor. Tarım ve Orman Bakanlığı’na bağlı Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürlüğü’nün korumasındaki Suuçtu Tabiat Parkı, her mevsim yerli ve yabancı turistlerin ilgi odağı olmaya devam ediyor. Özellikle sonbaharda, kayın, meşe ve çam ağaçlarının oluşturduğu renk cümbüşüyle şelale, büyüleyici atmosferiyle doğaseverleri cezbetmeyi sürdürüyor.
Karacabey Longoz Ormanları
Karacabey ilçesinde, Marmara Denizi kıyısında yer alan Karacabey Longozu, sonbaharın büyüleyici renkleriyle doğaseverlere eşsiz manzaralar sunuyor. İlçe merkezine yaklaşık 25 kilometre mesafede bulunan ve Tarım ve Orman Bakanlığı Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürlüğü’nün koruması altında olan bu su basar ormanları, doğanın en güzel tonlarıyla ziyaretçilerini karşılıyor.
Kumlu yolları, geniş sazlıkları, devasa ağaçları, kuş cıvıltıları, su birikintileri ve Dalyan Gölü ile öne çıkan Karacabey Longozu, yılın her döneminde farklı bir cazibe taşıyor. Endemik bitki türleri, ilkbaharda açan nilüfer çiçekleri, yabani memeliler ve nadir kuş türlerine ev sahipliği yapan bu bölge, sonbaharda da huzur dolu atmosferi ve büyüleyici hazan renkleriyle ziyaretçilerini etkisi altına alıyor. Longoz, doğanın sunduğu bu görsel şölenle adeta kartpostal tadında bir deneyim sunuyor.
Sadağı Kanyonu
Orhaneli ve Büyükorhan ilçeleri sınırlarında yer alan Sadağı Kanyonu Tabiat Parkı, sonbaharda doğanın tüm renklerine bürünerek ziyaretçilerine büyüleyici bir atmosfer sunuyor. 2020 yılında Cumhurbaşkanlığı kararıyla “kesin korunacak hassas alan” ilan edilen kanyon, kent yaşamının stresinden uzaklaşmak isteyen doğa tutkunları için adeta bir kaçış noktası haline gelmiş durumda. Uludağ’ın tertemiz havasıyla çevrili olan kanyon, sarı, yeşil ve kahverengi tonlarına boyanmış doğasıyla fotoğraf tutkunlarını da cezbediyor.
Bursa şehir merkezine 47 kilometre, Orhaneli ilçesine ise 9 kilometre uzaklıkta bulunan Sadağı Kanyonu’nda, ziyaretçileri 70 metreyi bulan kayalıklar karşılıyor. Toplamda 12 kilometre uzunluğundaki kanyonda yer alan yaklaşık 1,7 kilometrelik yürüyüş parkuru, doğayla iç içe keyifli bir keşif imkânı sunuyor. Sonbaharın huzur veren atmosferinde kanyonu keşfetmek, doğaseverler için unutulmaz bir deneyim haline geliyor.
Oylat
Oylat Şelaleleri, doğanın büyüleyici güzelliklerini ve sonbaharın rengarenk tonlarını bir araya getirerek adeta bir görsel şölen sunuyor.
İnegöl ilçesine bağlı Oylat, kaplıcalarıyla sağlık arayanlara şifa sunarken, mağara ve şelaleleriyle de ziyaretçilerin ilgisini çekmeye devam ediyor.
Sonbaharın gelişiyle birlikte ağaçlar yeşilden sarı ve kırmızının farklı tonlarına bürünürken, büyüleyici manzaralar oluşturuyor.
Cumalıkızık
UNESCO Dünya Mirası Listesi’nde yer alan ve 700 yıllık Osmanlı sivil mimarisini bozulmadan günümüze taşıyan Cumalıkızık Mahallesi, her mevsim yoğun bir ziyaretçi ilgisiyle karşılaşıyor.
Yıldırım ilçesine bağlı bir köy iken mahalle statüsüne geçen, yaklaşık 700 kişilik nüfusa sahip bu yerleşim, tarihi, kültürel ve doğal değerlerini koruyarak özgün yapısını günümüze kadar ulaştırmayı başarmış.
Son yıllarda dizi ve filmlerin çekim mekanı olarak popülaritesi artan Cumalıkızık, ziyaretçilere tarihi Osmanlı evlerinin yanı sıra keyifli yürüyüş yolları, müzeler, çeşitli yeme-içme mekanları ve hediyelik eşya tezgahlarıyla dolu bir deneyim sunuyor. Uludağ’ın eteklerinde yer alan bu büyüleyici mahalleyi ziyaret eden yüzlerce kişi, hafta sonlarını tarihi evlerde kahvaltı yaparak ve mahalleyi keşfederek değerlendiriyor.
Misi
Nilüfer ilçesindeki Misi Köyü, tarihi dokusu ve doğal güzellikleriyle her mevsim olduğu gibi sonbaharda da ziyaretçilerin ilgisini çeken bir yerleşim alanıdır. Tarihi evleri, dar sokakları ve muhteşem doğasıyla öne çıkan Misi, şehir hayatının gürültüsünden uzaklaşmak isteyenler için huzurlu bir kaçış noktası.
Tarih boyunca birçok medeniyete ev sahipliği yapan Misi Köyü, zengin kültürel mirasıyla da dikkat çekiyor. Özellikle köydeki geleneksel el sanatları ve yerel lezzetler, ziyaretçilerin ilgisini çekiyor. Ayrıca, köyde yer alan kafe ve restoranlarda yöresel yemeklerin tadına bakmak mümkün.
Uludağ’ın eteklerinde, doğası ve tarihi atmosferiyle dikkat çeken Misi, hafta sonlarında özellikle aileler ve arkadaş grupları tarafından sıkça ziyaret edilen noktalardan biridir.