Yılmaz, yazısında şu ifadeleri kullandı:
Son dönem… Çeşitli nedenlerle konut, arazi ve otomobil yatırım aracına dönüştü. Yatırım amaçlı alımlara inşaattaki maliyet artışları eklenince de konut fiyatları çok yükseldi.
Dengenin bozulması…
İhtiyacı olanın konut alamamasını, inşaatı yapan müteahhitlerin de satışlarını olumsuz etkiledi.
İşte…
Özcan, 10 yıllık deneyimi ve gözlemleriyle sektör ve vatandaş yararına olacak önerisini şöyle tanımladı:
“İnsanımızın ev sahibi olma hayalini gerçeğe dönüştürebilmek için müteahhitlerin çabasıyla, inşaat sektöründe kalıcı iyileşme sağlayabilecek olan uygulanabilir ve sürdürülebilir çözüm yolu.”
Formül şu:
“Müteahhitler kooperatifleşmeli. İnşaat yaparken tükettikleri inşaat malzemelerini, her ilde kurulacak ve ortağı olacakları müteahhit tüketim kooperatifinden satın almalı.”
Avantajı vurguladı:
“Bayilik yöntemiyle, üyeleri adına toplu alım yapacak kooperatif, üretici firmaların indirim yapmalarını sağlar.”
Yansıması şu:
“Müteahhitlerin; sağlayacakları tasarrufun yarısı kadar konut fiyatında indirime gitmeleri vatandaş lehine kazanımlar sağlayabilir.”
Şunu da ekledi:
“Sağlanacak tasarrufun kalan yarısıyla da müteahhit kooperatifi, üyelerinin yapacakları kamu ya da özel tüm inşaat projelerinde Building Information Modeling, yani Yapı Bilgi Modellemesi kullanmalarını sağlar.”
O sistemi de anlattı:
“Kooperatif üyesi müteahhitlerin inşaatları; fiilen başlamadan mimari, statik, mekanik, elektrik projeleri alınarak, yapı sanal ortamda birleştirileceğinden, olası çakışma ve problemler, inşaat esnasında milyonlarca lira ve zaman kaybını önler.”
Kısacası…
Özcan hem müteahhidin, hem vatandaşın kazanacağı bir sistem öneriyor.
Yapı Bilgi Sistemi için Bakan Özhaseki’ye çağrı
Dedi ki:
“İngiltere, ABD ve bazı Kuzey Avrupa ülkelerinde kamu binalarında zorunlu hale getirilen Yapı Bilgi Modellemesi (B.I.M.) ülkemizde de zorunlu tutulursa, inşaat sektörü kazanımlar sağlar.”
Sistem…
Müteahhit kooperatiflerinin, satın alma yanında inşaat kalitesine katkısını sağlıyor.
Olay Gazetesi Yazarı Ahmet Emin Yılmaz’ın yazısının tamamı için tıklayın…