Yılmaz, yazısında şu ifadeleri kullandı:
Bursa… En son 1855’te büyük deprem yaşadı. Tarihsel verilere göre, bu tür yıkıcı depremler 150 yılda bir tekrarlanıyor. Bursa’da büyük depremin üzerinden geçen süre ise 169 yılı buldu.
O bakımdan…
Yıkıcı bir depremin her an olabileceğini unutmamamız gerekiyor.
Bursa gibi plansız, karmaşık, yapı stoğu eski ve kaçaklarla sağlıksız büyümüş bir büyük kentte güvenli yaşam için hiç tartışmasız kentsel dönüşüm çok önemli.
Fakat…
Herkesin inanmasına karşın çeşitli nedenlerle dönüşüm istenilen hızda değil.
İşte…
“1999 depremi öncesi yapılan tüm yapılara, satılırken karot testi zorunluluğu getirilmeli.”
Nedenini şöyle açıkladı:
“Konutlara 2-4 milyon lira bandında fiyat isteniyor. Alıcı bu ödemeyi yaparken güvenli bir evde yaşamak istiyor. Güvenebileceği tek mekanizma ise alacağı evin sağlamlığının belgelenmesi. Bu da karot testiyle mümkün.”
Sistemin…
Belediyeler ve özel sektörce oluşturulabileceğine dikkat çekip şunu söyledi:
“Konut satışı sırasında karot testi zorunlu olursa, hem güvenli evde oturma duygusu artar, hem bu uygulama kentsel dönüşümü de hızlandırır. Çünkü binaların yenilenmesi inancı gelir.”
Bu noktada…
“Gerçi biz Bursa için konuşuyoruz, ama karot testi aslında Türkiye için önemli ve zorunlu” deyip şuna dikkat çekti:
“İnsanları kentsel dönüşüme teşvik etmek için önce ikna etmek gerekir. Yoksa kimse durduk yere oturduğu evin yeniden yapılması için masraf yapmak istemez. Karot testi zorunluluğu işte bunu sağlar.”
Nasıl olacağına dair düşüncesi de şu:
“Belediyeler kendi içlerinde birim oluşturup bina için satılabilir izni vermeli. İzin belgesiz satış yapılamayacağı için kentsel dönüşüm hızlanır.”
Şunu da ekledi:
“Konut satışında karot testi zorunluluğuyla Bursa kentsel dönüşümün merkezi olur.”
Olay Gazetesi Yazarı Ahmet Emin Yılmaz’ın yazısının tamamı için tıklayın…