Zafer Bulut, bu yıl 20. kuruluş yıldönümünü kutlayacak olan Özel Bursa Kültür Okulları’nda 242 adet 8. sınıf öğrencisinin LGS sınavına girdiğini aktardı. Bu öğrencilerden 30’u yüzde 1’lik dilime, 43’ü yüzde 2’lik dilime ve 54’ü de yüzde 3’lük dilime girdi. Okulun öğrencileri Nurhayat İnci Karasu ve Mehmet Emre Uzun, Bursa’da sınava giren 40.000 öğrenci arasından öne çıkarak ailelerine ve okullarına büyük gurur yaşattılar.
Özel Bursa Kültür Okulları Yönetim Kurulu Başkanı Zafer Bulut elde edilen başarıyla ilgili ayrıntılı bilgi verdi.
Sayın Zafer Bulut, okullarınızın kuruluşunun 20. yılında çok önemli başarılar elde ettiniz. Bu başarılardan biraz söz eder misiniz?
Öncelikle çok gururlu olduğumuzu söylemeliyim. Sekizinci sınıf öğrencilerimizden Nurhayat İnci Karasu ve Mehmet Emre Uzun LGS 2022 sınavında 90 sorunun tamamını doğru cevaplayarak 500 tam puan elde ettiler ve Türkiye birincisi oldular. Özel Bursa Kültür Okulları’nda, 246 öğrencimiz 8. sınıftan mezun oldu. Hepsi LGS sınavına girdiler ve büyük kısmı yüzde 1,2 ve 3’lük dilimde kümelendiler. Puan olarak söylemek gerekirse, Türkiye genelinde 1 milyon küsur öğrencinin yüzde 56’sı 200 puanla 299 puan arasında kümelendi. Bu yüzde 56’lık değer bizde 400 ile 500 puan arasında gerçekleşti. Bu, ülke ortalamasının iki katına denk gelen bir seviyedir. Bu bizim için çok keyifli bir hadise.
Birinci olan öğrenciler ne kadar süredir sizin okullarınızda okuyorlar?
Nurhayat İnci Karasu anaokulundan bu yana yani 6 yaşından beri bizim okullarımızda yetişti. Mehmet Emre Uzun da 4 yıldır okulumuzda. Bunlar anne babalarının kucağında okulumuza gelmiş yavrularımız. Şükürler olsun ki, kişiliklerinden ödün vermeden, örselenmeden, özgün kimliklerinden ödün vermeden bugünlere geldiler. Türkiye genelindeki 193 birinciden 6’sı Bursa’da’dır. Bu altı öğrenciden ikisi de Kültür Okulları öğrencisidir. Bursa’da LGS sınavına giren 40.000 öğrenciden 6 sı LGS’de birinci oldu ve ikisi de bizde.
‘Başarının sürekliliği’ kavramını vurgusunu sık sık yapıyorsunuz? Bu ne anlama geliyor?
Öncelikle pandemi döneminde okula gelinemezken bizler gerekli izinleri alarak öğrencilerimiz için yine sınıflardaydık. Yani öğretmenlerimiz evlerinden yayın yapmadı. Yine akıllı tahtalarımızın başındaydık. İşte bu sürekliliği sağlamak için gösterdiğimiz en önemli çabalardan biriydi. Eğitim zincirinin kırıldığı o dönemde bile asla durmadık. Kurs merkezlerimizden içi dolu dolu bir eğitim programını sürdürdük. Olumlu sonuçlar aldık ve Türkiye birincileri çıkardık. Başarı bununla da bitmedi. Yüzde birlik dilime giren öğrencilerimiz Kültür Fen Lisesi’ne kayıt yaptırdılar bile. Kısacası, kitlesel başarıda sürekliliği sağlamış olduk. Eğitim bir süreç işidir. Beş yılın ya da 9 yılın sonunda elde edilen başarılardan söz ediyoruz. Çok ter dökülen bir dönemler silsilesinden söz ediyoruz. Bizim asıl kitlesel misyonumuz başarının genele yayılmasıdır.
Okullarınızda kaç öğrenci var?
Özlüce kampüsümüz ve Bademli kampüsümüz dahil olmak üzere 2.500 civarında öğrencimiz var. Bu sene 8. sınıftan 15 şube mezun ettik. Öğrencilerimizin yüzde 60-70’i anaokulundan bu yana bizdeler. Kültürlü olmak öğrencilerimize çok iyi geliyor çünkü buradaki aura onları olumlu yönde etkiliyor. Busra’da standart eğitimin sembolü olan Özel Bursa Kültür Okulları’nda; başta ben ve Yönetim Kurulu Başkan Yardımıcısı dostum, yoldaşım Sayın Yıldırım Sırakaya olmak üzere, 16 PDR uzmanı arkadaşımız, 40’a yakın yöneticimiz, 350’nin üzerinde öğretmenimiz ve toplamda 600’e yakın insan çocuklarımız için çalışıyor. Okullarımızda öğrencilerimizi eğitim hizmeti alan mukaddes emanet olarak görüyoruz. Aslında başarının en önemli anahtarının da bu bakış açısı olduğuna inanıyoruz.
Sayın Zafer Bulut, son olarak LGS sınavına giren öğrencilerin ailelerine ne gibi tavsiyeleriniz olur?
Başarı oldukça uçucu ve geçici bir kavramdır. Ömrümüz boyunca sınavlardan geçiyoruz. Eğitim hayatında da öğrencilerimiz ilk engeli aştılar. LGS sınavından beklenen başarıyı elde etmemek, bundan sonra başarılı olunamayacağı anlamına asla gelmez. Örneğin biz bu sene 52 adet resmi LGS deneme sınavı yaptık. Yani çok pratik yaptık. Daha çok pratşk yapmak, bol bol antrenman yapmak yeni sınavlarda daha başarılı olunmasını sağlayacaktır. Asıl önemli olan asla vaz geçmemeyi öğretmektir. Aileler çocuklarıyla şefkat dolu bir iletişim kurmalıdır. Bu yaz boyunca öğrenciler güzelce dinelenmeli ama bir yandan da ders ve test pratiklerini köreltmeden her gün çalışmaya devam etmelidirler çünkü aşılacak engel çok. Türkiye 1’.si olan öğrencilerimizi ve yüzde 1,2 ve 3’lük dilimlere giren çocuklarımızı tekrar candan kutluyor ve aileleriyle birlikte başarılarının daim olmasını diliyorum.
Nurhayat İnci Karasu: (Türkiye 1.’si)
“Stres yapmamak başarının sırrı bence. Tavsiyem, rahat olsunlar ve aşırı soru çözmesinler. Lise seçiminde okulum Özel Bursa Kültür Okulları’nda kalmayı düşünüyorum…”
Mehmet Emre Uzun: (Türkiye 1.’si)
“500 tam puan yapacağımı anlamıştım. Sadece sorulara odaklandım. Yazılım mühendisi olmak istiyorum. İstanbul Erkek Lisesi’ne gitmeyi düşünüyorum…”