Yılmaz, yazısında şu ifadeleri kullandı:
Çağrıyı… 2002-2007 dönemi AK Parti Bursa Milletvekili olan, yazdığı tiyatro oyunları ve film senaryolarıyla milli duyguları kabartan Faruk Anbarcıoğlu yaptı.
Bir anlamda…
Geçmişin başarılı öğretmeni olarak, eğitimci sorumluluğuyla kenti uyardı:
Bir…
Bu noktada…
“Kestel ve Gürsu’daki sanayicilerle konuştum. Su sıkıntısından haftada 2-3 gün üretim yapamayanlar var” dedi ve şunu önerdi:
“Deliçay’ın suyunun boşa akmaması için üzerine küçük çaplı baraj ya da gölet yapılabilir. Hem tarımsal alanların sulanması sağlanır, hem sanayici su ihtiyacını karşılar.”
Kaygısını ortaya koydu:
“Kuyuların denetimi BUSKİ’de oluyor, ama yeraltından su çekenin yalnızca BUSKİ olmadığı da gerçek. Hatta, su sıkıntısı nedeniyle yeraltı suları kontrolsüzce kullanılıyor. Bu da Bursa için büyük tehlike.”
Şunu da anımsattı:
“Birkaç yıl önce Barakfakih’te obruk oluştuğunu unutmayalım. Konya ovasındaki obruk görüntülerinin Bursa ovasında da ortaya çıkmaması için dikkatli ve tedbirli olmak zorundayız.”
Ardından…
Yine bir Bursa gerçeğine işaret edip ikinci çağrıyı yaptı:
“Sularımızın boşa akmasını önlerken, kirli akmamasını da sağlamak zorundayız. Nilüfer Çayı’nın durumu ortada. Karacabey’de denize dökülen suyu hepimiz biliyoruz.”
İstediği şu:
“Deliçay hem boşa akmasın, hem kirli akmasın. Sularımız kirlenmesin, tarım alanlarında sebze-meyveler kirli ve zehirli sularla sulanmasın. Kirli ve zehirli suyla sulanan sebze-meyveleri yiyenler de hastalanmasın.”
Mesajı da şu:
“Temiz suya erişim ve suyun doğru kullanımı beka meselesidir. Gelin, Bursa’nın temiz suyuna sahip çıkalım, insanımızın sağlığını koruyalım.”
Olay Gazetesi Yazarı Ahmet Emin Yılmaz’ın yazısının tamamı için tıklayın…