Galatasaray’dan Çin’in Beijing Gouan takımına transfer olan Burak Yılmaz, yeni takımının kampına katılmak üzere Katar’a gitti. Yolculuk öncesi Atatürk Havalimanı Genel Havacılık Terminali’nde basın mensuplarının sorularını yanıtlayan yıldız oyuncu, çok farklı duygular içinde olduğunu belirterek, “Tabii öncelikle hayırlı olsun. Zannediyorum birazdan kulübüm de açıklamayı yapar. Benim için çok farklı bir duygu. Hem çok üzüntülüyüm hem de mutluyum. Karmaşık duygular ama kulübümden ayrıldığım için çok üzüntülüyüm, çok güzel şeyler yaşadığım kulüpten ayrıldığım için üzgünüm ama yeni bir macera yeni bir başlangıç. Ben orada Allah izin verirse çok güzel şeyler yaşanacağının, yeni bir hikayenin yaşanacağını düşünüyorum. O yüzden farklı duygular içerisindeyim hayırlısıyla gidiyoruz” dedi.
“KULÜBÜMÜN DURUMUNDAN DOLAYI GİTME KARARI ALDIM”
Burak Yılmaz, transferin iki tarafın da istemesi ile olacak bir şey olduğunu vurgulayarak, “Sadece benim istemem ya da sadece kulübümün isteği ile olacak şey değil. İki tarafın da kabul etmesiyle olacak bir şey ama eğer süreci soruyorsanız, kulübümün bulunduğu durumu da düşünerek bu sefer gitmekten yana bir tercih kullandım. Bana gelen teklifi tekrardan üzerine basarak söylüyorum; kulübümün bulunduğu durumdan dolayı gitmekten yana kullandım. O yüzden transfer gerçekleşti. Kesinlikle oyuncunun ya da sadece kulübün istemesiyle transfer gerçekleşmez. Burada gider ayak kimseyi zor durumda bırakmak istemiyorum. Çünkü bana böyle şeyler yakışmaz sizler beni tanıyorsunuz” açıklamalarında bulundu.
“ÇİN’E GİDEN OYUNCULARLA İLGİLİ BİLGİM YOK”
Burak Yılmaz, Çin’e transfer olan oyuncularla ilgili soruya ise, “Şu anda bu konuyla alakalı çok bilgim yok. Sadece giden oyuncuları basından takip ediyorum. Çok iyi ve büyük oyuncuların gittiği, yarışacağı bir yer. Bize de nasip oldu. Gidince her şeyi öğreneceğim ben de” şeklinde cevap verdi.
“TARAFTARLARIMIZA TEŞEKKÜR EDERİM”
Transferinde taraftarların etkisinin olup olmadığına da açıklık getiren milli oyuncu, “Taraftarımız her zaman güzel futbol, gol, kazanmak, kupa ister, bizim de her zaman onlara bunu verdiğimizi düşünüyorum. Kupa olarak, başarı olarak. Ama tabii zaman zaman tepkiler olacaktır. Bana da olmuştur. Ne yazık ki çok olmuştur. Bunlarla yaşamaya, oynamaya ve baskı altında hissetmeye alıştım. Tabii ki son dönemlerde biraz kırıldığı, üzüldüğüm olmuştu ama ben Galatasaray taraftarına gerek diğer oynadığım kulüplere teşekkür ederim. Diğer kulüplerde de emeğim olmuştur, mücadelem geçmiştir. Hepsi bana hakkını helal etsin ama Galatasaray taraftarına ayrı bir parantez açmak istiyorum; iyisi kötüsü, tepkisi desteği. Ben hepsine teşekkür ederim, Allah razı olsun. Ben onları her zaman güzel anılarla hatırlayacağım. Rize’de yüzüme çakmak atıldığında açtıkları pankart ile ya da basında çok eleştirildiğim pozisyonda bir hafta sonra verdikleri destek ile hatırlayacağım. Onlar da lütfen beni golü attıktan sonra ismimi bağırarak hatırlasınlar. Hiçbir zaman onları unutmayacağım. Şu dönem birlik destek dönemi, ben gidiyorum ama geride kalan arkadaşlarım var, onlara saygılarımı sevgilerimi iletirken ufak da bir isteğim olacak lütfen takım arkadaşlarımıza, takımımıza sahip çıkalım, destek olalım. Galatasaray taraftarı zor gününde oyuncuları ile birlikte takımı ayağa kaldırmış bir taraftar bunun örneklerini geçmişte hep beraber gördük. Benin kader arkadaşlarım var orada lütfen destek olsunlar” açıklamalarında bulundu.
“BONSERVİS KONUSU BENİM BİLECEĞİM BİR ŞEY DEĞİL”
Bonservisi konusunda da konuşan başarılı oyuncu, “O benim bileceğim bir iş değil, kulübümüzün, yönetimimizin taktiridir. Benim yorum yapma gibi bir şeyim yok. Onlar öyle doğru görmüşler öyle anlaşmışlar. Kendi bonservisimi de kendim belirleyemem herhalde” dedi.
“GALATASARAY FORMASINI GİYMEK BENİM İÇİN ONURDUR”
“Ben Galatasaray’ı yuvam olarak görüyorum” diyen Yılmaz, “İçimden bir parçanın eksildiğini hissediyorum giderken. Galatasaray bir oyuncusunu kaybediyor ama çok büyük bir taraftar kazanıyor. Bunu açık yüreklilikle söylüyorum. Daha gitmeden geri dönmeyi konuşmak kesinlikle olmaz. 4 senelik bir kontrat imzaladım ben her zaman emeğin karşılığını vermiş bir insanım orada da emeğimin karşılığını vereceğimi düşünüyorum ama tekrar Türkiye’ye gelip Galatasaray formasını giymek benim için onurdur. İnşallah böyle bir şey bana nasip olur ama ben gitmeden dönmeyi konuşmak istemiyorum” ifadelerini kullandı.
“SELÇUK DA GİDİŞİME ÜZÜLDÜ”
Milli oyuncu, takım arkadaşı Selçuk İnan hakkında da değerlendirmelerde bulundu. Burak Yılmaz, yakın arkadaşı hakkında, “Selçuk’a gelince tabii konuştuk kardeşi gidiyor öyle düşünmek lazım. O da üzüldü ama birbirimize her zaman oradan da olsa destek olacağız. Sadece onunla değil, bütün takım arkadaşlarımızla ama Selçuk’la ayrı bir hukukumuz var kardeşliğimiz var. O da üzüldü ama hayatımıza böyle devam edeceğiz 4 sene. Kendisine de bütün takım arkadaşlarıma da Lazio maçında başarılar diliyorum. İnanıyorum ki Lazio’yu eleyeceğiz” diye konuştu.
“BİR BABA KAZANDIM”
Başkan Dursun Özbek ile görüşmediğini belirten Yılmaz, “Ben başkanımızla hiç görüşmedim. Kendisiyle görüşme fırsatımız olmadı. Ama Mustafa hocamla görüştüm. Böyle bir teklif geldiğinde yanına gittiğim zaman bana çok uzun bir konuşma yaptı. Açıkçası böyle bir hocam olduğu için de çok minnettarım. Bana futbol dışında aileyle, hayatla, Avrupa Şampiyonası ile ailemle kendisinin ilgi alanı olmayan şeylerle çok özel bir konuşma yaptı. Açıkçası böyle bir hocam olduğu için çok minnettarım. Kendisine başarılar diliyorum. Bu dönemle çok kısa çalışma fırsatım oldu ama ben her zaman söylüyorum çok güzel bir insanı kazandım. Bir baba kazandım diyebilirim. Nasip oldu Türkiye’nin en büyük 3 hocasıyla çalışmak. Sadece Mustafa hocayla az çalışabildim. Ne olursa olsun Mustafa hocanın üstünde çok güzel etkiler bıraktığımı düşünüyorum, nasıl o benim üzerimde bıraktıysa. Sadece saha, futbolculuk olarak değil kişilik ve karakter anlamında da onu etkilediğimi düşünüyorum. Kendisine de başarılar diliyorum. Şu an zor bir dönemden geçiyoruz ama hep zor dönemlerin hocası olmuştur. Buradan da takımımızı ayağa kaldıracaktır. Lütfen sizler de hocamıza ve takımımıza destek olun” ifadelerini kullandı.
“GALATASARAY’IN HEDEFLERİNİN BİTMEDİĞİNİ DÜŞÜNÜYORUM”
Bir takımın ayağa kalkmasının sportif başarıdan geçtiğinin altını çizen başarılı oyuncu, “Hem maddi hem de gelir kaynağı olarak eğer sportif anlamda başarılıysanız, tekrardan kulübünüzü ayağa kaldırabilirsiniz. Ben Galatasaray’ın önündeki hedeflerin bitmediğini düşünüyorum. Avrupa Kupası, Türkiye Kupası önümüzdeki hedefler. Eğer bunlardan bir tanesinde ciddi olarak ilerlerse tekrardan ben kulübün ayağa kalkacağını düşünüyorum. Aylar öncesinde ligi, Türkiye Kupası’nı, Süper Kupa’yı almış bir takımın, bu kadar geriye düşmeye tabii ki de hakkı yoktur sportif açıdan ama ben hala önümüzde iki tane ciddi hedef olduğunu düşünüyorum. Eğer bunlardan birisine yaklaşırsak, ben tekrardan sportif, mali ve psikolojik olarak ayağa kalkacağımızı düşünüyorum” dedi.
“ARKADAŞLARIM GEREĞİNİ YAPAR”
Takımda çok golcü olduğuna dikkat çeken Yılmaz, “Takımda golcü çok. Umut var, Podolski var, Sneijder var, Selçuk, Yasin, Olcan, Emre var. Hepsi atacak gol, illa ki atacak. Ben olmadığım dönemlerde de sıkıntılı maçlar yaşıyorduk, bu normal hiçbirimiz robot değiliz. Her maç yüzde yüz ile oynayamayabiliriz. Arkadaşlarımın ben gereğini yapacağını düşünüyorum. Biraz desteğe, itilmeye ihtiyaçları var” şeklinde konuştu.
“MUTLAKA BİR PLAN YAPMIŞLARDIR”
Transfer sonrası Galatasaray’ın gol yollarındaki durumunun sorulması üzerine ise Burak Yılmaz, “Eğer transfer dönemi bittikten sonra ben transfer olduysam, bununla alakalı mutlaka bir şey düşünmüşlerdir. Ne düşündüklerini ben bilmiyorum ama mutlaka bir plan ve program yapılmıştır diye düşünüyorum. Bunu siz bilmiyorsanız emin olun ben de bilmiyorum. Mustafa hocanın demeçlerini dinliyorum, ‘kendi içimizden oluşturmalıyız’ diyor. Yönetimin ne düşündüğünü bilmiyorum ama Mustafa hocamızın düşündüklerini biliyorum. Kendi içinden alternatif oyuncuları orada oynatmak istediğini söyledi” dedi.
Burak Yılmaz, açıklamalarının ardından basın mensuplarına el sallayarak İstanbul’dan ayrıldı.