Bunun yanında yine tartışma konusu olan staj mağdurları olarak ifade edilen yaklaşık 1.5 milyon kişi ve Bağkur Tescil Mağdurları olarak nitelendirilen yaklaşık 500.000 kişi düşünüldüğünde tüm sorunların önümüzdeki süreçte tekrar sorun olarak karşımıza çıkmaması için birlikte değerlendirilmesi ve sağlıklı bir sonuç alınması son derece önemlidir.
EYT SORUNU NEDİR?
Sosyal Güvenlik Reformu ile hayata geçirilen 5510 Sayılı yasa öncesi 4447 Sayılı Kanunla emeklilikle ilgili önemli bir düzenleme yapılmış ve kademeli bir emeklilik sistemiöngörülmüştür.
8 Eylül1999 tarihinden önce işe başlayanlar yaş şartı aranmaksızın prim günü(5000 gün) ve sigortalılık süresi ile (Erkekler 25,Kadınlar 20)emekli olabilmekteydi.25.08.1999 tarih 4447 Sayılı Yasa ile prim günü yanında yaş şartı da getirilmiştir.(Kadınlar 40-58 arası Erkekler 44-60) arası.
Kazanılmış hak olarak görülen emeklilikte erkekler için 25 kadınlar için 20 yıl sigortalılık süresini kuralının daha sonra çıkan bir yasayla değiştirilmesi çok sayıda kişi açısından mağduriyet oluşturmuştur.
Aktüeryel Dengenin tesis edilmesi, her yıl artarak devam eden sosyal güvenlik açıklarının ortadan kaldırılması amacıyla 2000 yılında hayata geçirilen bu düzenlemenin haklı tarafları yanında, yukarıda ifade etmeye çalıştığımız kazanılmış haklardan geriye gidilmesi ve konunun milyonlarca kişiyi ilgilendirmesi bugüne kadar yapılan tartışmaları da beraberinde getirmiştir.
Kamuoyunda tartışılan bu kapsamdaki emeklilerin talebi ; Eylül 1999 tarihinden önce olduğu gibi yukarıda belirtilen 2 şartı doldurmuş olmaları halinde yaş şartı olmaksızın emekli olabilmelerinin sağlanmasıdır.
Bugün gelinen noktada; siyaset, sivil toplum kuruluşları, akademisyenler ve konunun muhatabı vatandaşlarımız tarafından yapılan tartışma ve değerlendirmeler de dikkate alınarak hukuki boyut ve dengelerin daha da bozulacağı gerçeğine rağmen, devlete finans maliyeti yükünü üstlenip hak kaybına uğrayan milyonlarca kişinin bu sorununu çözmek kaçınılmaz hale gelmiştir.
4447 Sayılı Yasanın çıkmasına müteakiben yapılan tartışmalar sonucu konu Anayasa Mahkemesine götürülmüş ve Anayasa Mahkemesi konuyu bütün boyutlarıyla değerlendirerek ülkeyi yönetme sorumluluğunda olan hükümetin gerekli gördüğü durumlarda yasal düzenleme yapabileceğini ve geçmiş dönemdeki düzenlemelere dayanılarak kişiler açısından bunun bir kazanılmış hak olarak görülemeyeceği yönünde idare lehine karar vermiştir
Ancak mahkemenin vermiş olduğu bu karar kamu vicdanı yönünden kabul edilmemiş ve bugüne kadar siyaset, sivil toplum kuruluşları, akademisyenler ve konunun muhatabı vatandaşlarımız tarafından yapılan mücadeleler sonucu bu noktaya gelinmiştir.
KİMLER EMEKLİ OLACAK?
Konuyla ilgili Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Sn.Vedat Bilgin’in yaptığı son açıklamalar dikkate alındığında; getirilmesi düşünülen düzenlemede 8.09.1999 öncesi işe başlayan ve bu tarih öncesi yasada yer alan şartları yerine getirilen sigortalıların emekli edilmesi yolu yaş şartı olmaksızın açılacaktır .(8 Eylül 1999 öncesinde sigortalı olanlar o zamanki şartlarda SSK’da 5000 gün prim ödeme şartı ile kadınlarda 20 erkeklerde 25 yıl sigortalı olma şartı, Bağ-Kur’lularda ise kadınlar 7.200 erkekler 9.000 gün prim ödemek durumunda olduğundan bu şartları yerine getirmiş olanlar yasa çıktığında emeklilik hakkını kazanmış olacaklar.)