Başbakan Binali Yıldırım partisinin Burdur 6. Olağan İl kongresinde yaptığı konuşmada, “Suriye’de devam eden 7 yılı bulan iç savaşı, karışıklıkları sona erdirmek için Rusya ile İran ile inisiyatif aldık ve çatışmasızlığı önemli ölçüde sağladık. Bundan sonraki adım, kalıcı barışa erişmek. Yani, Suriye’de teröre bulaşmamış olan bütün grupların, bütün etnik yapıların içinde yer alacağı bir Suriye’nin toprak bütünlüğünü gözeten yeni bir hükümetin kurulması, artık kalıcı barışın sağlanması.” dedi.
696 sayılı KHK’nın 121’inci maddesi
Başbakan Yıldırım KHK’nin 121. maddesine ilişkin, şunları söyledi:
“Son günlerde bir tartışma var, önüne gelen konuşuyor, neymiş? ‘Biz bir düzenleme yapmışız, vatandaşları korumaya almışız’. Ne yapacaktık? Darbeye karşı, alçakların karşısına hayatını koyan insanlara ‘Siz niye buraya geldiniz de bu darbeyi önlediniz’ mi diyecektik?
O darbecilerin üzerine giden, tankların üzerine çıkan darbecileri derdest edip emniyete teslim eden kahraman vatandaşlarımızı korumak için kanun çıkardık. Buna kim itiraz ediyorsa, bizim için darbecilerden farkı yoktur, bu kadar açık söylüyorum.
Neymiş efendim, ‘Darbeye direnen vatandaşları koruyan kanun çıkardınız’. Ne var bunda? Yani bir daha darbe girişimi olursa vatandaşlar sokağa çıkmasın mı, memlekete sahip çıkmasın mı? ‘Niye geldiniz, darbe olsaydı, başarılı olsaydı’ onu mu istiyorsunuz? Sayın Kılıçdaroğlu şunu iyi öğrenmen lazım, Türkiye’yi işgal etmek isteyenlere, Türkiye’nin anayasal düzenini ortadan kaldırmak, Meclis’i bombalamak, hükümeti alaşağı etmek, kurumları silah zoruyla ele geçirmek isteyenlere direnmek bir görevdir, meşru müdafaadır, Türk milleti de bunu en güzel şekilde yapmıştır.
Hukuki düzenlemede hiçbir sorun yok, hiçbir belirsizlik yok, düzeltmeyi gerektirecek bir durum da yok. Ama mesele iş yapmak, vatandaşın sorununu çözmek değil, vatandaş üzerinden polemik oluşturmak, siyaset yapmak. Böylece akılları sıra vatandaş bir daha darbe işine hiç karışmasın, darbecilerin ekmeğine yağ sürülsün. 81 milyon vatandaşımızın hukukuna sonuna kadar sahip çıkacağız, yağma yok.”