Başbakan Binali Yıldırım, Ağrı’nın Doğubayazıt ilçesindeki Tendürek Dağı Gökçebulak köyü mevkisinde PKK’lı teröristlerce korucu noktalarına düzenlenen saldırıda şehit olan köy korucularının ailelerine yaptığı taziye ziyaretlerinin ardından gazetecilerin gündeme ilişkin sorularını yanıtladı.
Bir gazetecinin, konuşmalarında yaptığı dış güçlere ilişkin vurguyu biraz daha detaylandırmasını istemesi üzerine Başbakan Yıldırım, “Ülkemiz, uzun yıllardan beri terörle amansız bir mücadele yapıyor. Dönüp baktığımızda, bu mücadelenin gerisinde şehitlerimiz var, masum, günahsız binlerce insanımız var. Dolayısıyla terör hiçbir sorunumuzu çözmüyor. O halde çözüm ne? Çözüm terör örgütünü milletimizin arasından, Kürtlerin, Türklerin arasından çıkarıp, milletimizin kardeşliğini, birliğini, beraberliğini bozmaya çalışan bu alçak örgütü ve mensuplarını bu topraklardan tamamıyla temizlemek.” diye konuştu.
“Operasyonlar hız kesmeden devam edecek”
Yıldırım, bu doğrultuda devletin bütün imkanlarıyla yurdun her köşesinde terör örgütlerinin yuvalandığı yerlere operasyonlar yaptığını ve bu operasyonların kararlılıkla sürdürüleceğini vurgulayarak, “Operasyonlar hız kesmeden devam edecek. Ne kadar devam edecek? Bütün vatandaşlarımızın can ve mal güvenliği yüzde 100 temin edilinceye kadar devam edecek. Yine bu alçak terör örgütünün, bu canilerin korucularımıza, jandarmamıza, polisimize, askerimize yönelik saldırıları tamamen bitinceye kadar devam edecek. Bu konuda asla ve asla bir gevşeme, bir rehavet söz konusu olmayacak.” değerlendirmesinde bulundu.
“Terör örgütlerinin kumanda merkezi hep aynıdır, terör örgütlerinin kutsalı yoktur.” ifadesini kullanan Yıldırım, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Terör örgütleri kim parayı verirse ona hizmet ederler. İşte Kürtlerin sorunlarını, dertlerini halletmek için mücadele ettiğini söyleyenler, burada görüyorsunuz Kayakent’te, Gökçebudak’ta, Somkaya’da Kürt kardeşlerini kahpece katlediyorlar, şehit ediyorlar. Bu mudur Kürtlerin sorununu çözmek, bu mudur Kürtlerin hakkını, hukukunu aramak? Onları öldürmekle mi, onları şehit etmekle mi başaracaksınız? Bu bir oyundur, küresel bir oyundur. Nasıl Suriye’de, Irak’ta bir ulusu bir ülkeyi yok etmeye çalışıyorlarsa, Türkiye’de de aynı şeyi, aynı oyunu oynamaya çalışıyorlar. Bu oyunun farkındayız, Ağrı da bu oyunun farkında, Edirne de bu oyunun farkında, 79 milyon vatan evladı bu oyunun farkında. Ama bunların efendileri ve taşeronları, bu işe kim bulaşmışsa iyi bilsin ki bu sefer yanlış adresteler. Bu milleti tarihin hiçbir döneminde hiçbir alçak güruh yenemedi, bundan sonra da yenemeyecek. Kardeşliğimizi, birliğimizi, beraberliğimizi kimse bozamayacak. Bu gençlerimizin, bu fidanlarımızın geleceğini asla karartamayacaklardır.”
“Milletimizin huzurunu sağlayacağız”
Bir gazetecinin “Artık savunma değil taarruz” şeklindeki ifadesini hatırlatarak, ne gibi adımların atılacağı sorusuna Binali Yıldırım, “Gayet açık, yani burada açıklanacak bir şey yok. Terör örgütlerinin saldırılarını beklemeyecek, güvenlik güçlerimiz, onları neredeyse arayıp bulacak ve milletimizin güvenliğini sağlayacak her türlü tedbiri alacaklar. Bunların yuvalandıkları yerler bellidir, buna yönelik çalışmalar da devam ediyor. İnşallah bir yandan sınırlarımızın geçişlere karşı tam güvenliğini sağlarken, diğer yandan da topraklarımızda bulunan bu şer odaklarını birer birer ortadan kaldırıp milletimizin huzurunu sağlayacağız.” karşılığını verdi.
Taziye çadırını ziyaret etti
Yıldırım, Gökçebulak köyünde şehitler için kurulan taziye çadırında şehit ailelerine ve köy halkına başsağlığı diledi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın selam ve başsağlığı dileklerini getirdiğini söyleyen Yıldırım, ziyaretinin sebebini, “Tek bir amacı var, 79 milyonun sizinle dayanışmasını göstermek, 79 milyon milletimizin sizinle acılarınızı paylaştığını göstermek.” sözleriyle açıkladı.
Başbakan Yıldırım, terör örgütlerinin ülkeyi ve milleti bölmeye, parçalamaya ve birbirine düşürmeye asla gücünün yetmeyeceğini vurgulayarak, şöyle konuştu:
“Dışarıdan, içeriden, kimden, nereden destek alırsanız alın, bunların da hesabı teker teker sorulacak. Sizin gibi çokları bu ülkeyi, bu milleti bölmeye teşebbüs etti, gayret etti. Hepsi de dersini aldı. En yakın ibret 15 Temmuz’dur. 15 Temmuz gecesi Fetullahçı Terör Örgütü neler yapmaya çalıştı, gördünüz. Milletin tankını, milletin silahını, tayyaresini, helikopterini yine milletin üzerine kurşunlar yağdırmak suretiyle alçakça bir darbe girişimine kalkıştılar. Bunlar asker değil, bunlar beyinlerini kiraya vermiş, asker kıyafeti içerisindeki teröristlerdir. Ama milletini, vatanını bayrağını seven, bu ülke için, bu topraklar için, bu bayrak için canını seve seve veren askerlerimizle bunları karıştırmayın.”
Ülkenin bekası ve güvenliği için, milletin huzuru ve barışı için polis, asker ve korucuların azimle çalıştıklarının altını çizen Yıldırım, “Acımızı yüreğimize basacağız ama asla ve asla düşmanları sevindirmeyeceğiz. Dimdik duracağız. Dayanışma içinde, kardeşlik içinde birlik ve beraberliğimizi korursak aşamayacağımız hiçbir engel yok.” ifadesini kullandı.
Yıldırım, şehit Muhsin Zerek’in birkaç ay önce trafik kazasında yaralanan ve tedavileri evlerinde süren eşi Nefsicihan Zerek ve oğlu Mehmet Reşat Zerek’i de evlerinde ziyaret ederek hem taziyede bulundu hem de geçmiş olsun dileklerini iletti.