Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar, F-35 savaş uçağından Türkiye’yi mahrum bırakmaya çalışmanın NATO’nun da savunmasını ve caydırıcılığını ciddi ölçüde azaltacağını belirtti.
Akar, NATO Savunma Bakanları Toplantısı kapsamında geldiği Brüksel’deki görüşme trafiğine toplantının ikinci gününde de devam etti.
Toplantının ikinci gün oturumuna katılan Akar, savunma bakanlarının katılımıyla gerçekleştirilen aile fotoğrafı çekiminin ardından ABD Savunma Bakan Vekili Mark Esper ile bir süre ayaküstü sohbet etti.
ABD’nin Suriye Özel Temsilcisi James Jeffrey ile NATO Karargahı’ndaki görüşmenin ardından Akar, AA muhabirinin sorularını da yanıtladı. ABD Savunma Bakan Vekili Mark Esper ile dün gerçekleştirdiği görüşmede Türkiye’nin S-400 ve F-35 savaş uçağı tedarikinin gündeme gelip gelmediğinin sorulması üzerine Akar, şunları söyledi:
“S-400 tedarikine ilişkin Rusya ile sözleşmeye bağlı yükümlülüklerimiz bulunmaktadır. Kısacası bu bitmiş bir alımdır. F-35 projesindeki iş birliğimizin engellenmesi ne Türkiye’nin ne ABD’nin ne de NATO’nun çıkarlarına hizmet edecektir. Türkiye sadece bir müşteri değil, F-35 Programı’nın yatırımcılarından ve üretim ortaklarından biridir. F-35 Programı’na ilişkin tüm yükümlülüklerimizi bugüne kadar yerine getirdik. Bu bir ticari anlaşmadır. Bu kapsamda her ortamda tüm haklarımızın sonuna kadar savunucusu olacağız.”
Akar, Türkiye ve ABD ilişkilerine de değinerek şöyle konuştu:
“Karşılıklı saygı ve dostluğa dayalı bir ilişki bekliyoruz. Bu konuda yapıcı bir yolda ilerlemek için çalışmaya devam edebileceğimizi ve uygun bir çözüm bulacağımızı umuyorum. F-35 uçağından Türkiye’yi mahrum bırakmaya çalışmak NATO’nun da savunmasını ve caydırıcılığını ciddi ölçüde azaltır. F-35 uçağı ve programının güvenliği, stratejik ortağımız ABD için olduğu kadar Türkiye için de çok büyük önem taşımaktadır. S-400 konusundaki ABD endişelerini ele almak üzere NATO’nun da katılımı ile bir çalışma grubu kurulması önerimiz de hala geçerlidir.”